Bölüm 9

158 16 24
                                    

Diğer bölümlere göre daha kısa bir bölüm. Onuncu bölümde kelime sayısı fazla olduğu için bu bölümü kısa tuttum. İyi okumalar.

Oy vermeyi unutmayın 🤍



Helikopter indiğimde bizi Kabus timi, Burak komutan ve Tolga albay karşıladı. Hepimiz hazır olda sıraya girdik.

"Görev vukaatsız olarak başarıyla tamamlanmıştır komutanım. Görevde ele başlarından bir tanesi olan Cengiz DAĞDELEN elinden yaralanarak ele geçirilmiştir."

"Teşekkürler Yüzbaşım," dedi Tolga albay.

Önce bana baktı. Yüzümdeki yaraları gördü. "Asena iyi misin kızım?" diyerek yanıma geldi.

"İyiyim komutanım. Plana sadık kalmak amacıyla birkaç yumruk. Önemli bir şey değiller," diyerek içini rahatlattım.

Benden sonra üsteğmenlerin yanına gitti. Onların yüzü uzun süre dayak yedikleri için daha kötüydü.

"Kızım siz de iyi misiniz, isterseni bir revire gidin?" dedi onlara da.

Feris komutan "İyiyiz komutanım. Onların vurdukları yumruklar bize sinek ısırığı gibi gelir. Teşekkür ederiz," dedi.

Gördüğüm en güzel, gururlu, dayanıklı ve güçlü kadın askerlerimizden sadece bir tanesiydi Feris komutan. Laçin komutan çok konuşmuyordu. Ama konuştuğu kelimeler dikkate alınması gereken kelimeler oluyordu çoğunlukla. Küfürleri hariç tabii.

Poyraz komutan hiç hasar almadı denilebilirdi. Yalnızca patlamanın etkisiyle kollarında biraz çizikler ve çok derin olmayan yaralar vardı.

Tolga albay karşımıza geçti. "Hepinize geçmiş olsun. Tebrik ediyorum sizleri. Bir pisliği daha aldınız. 1 hafta izinlisiniz. Şimdi istirahat edebilirsiniz."

"Poyraz, Feris ve Laçin siz de artık buradasınız. Tayininiz burada. Artık bizimle devam edeceksiniz."

"Sağol" dedi üçüde. Ardından albay gitti. İlk önce Burak komutanın yanına gittim ve ona sarıldım.

Burak komutan "İyisin değil mi güzelim?" diye sordu. "İyiyim komutanım. Hiçbir şeyim yok. Kurt gibiyim," dediğimde güldü.

Ardından "Benim işlerim var güzelim. istediğin zaman odama gelebilirsin," dedi ve ayrıldı. Burak komutandan sonra Görkem'in yanına koştum.

Ona da sıkıca sarıldım. Kokusunu içime çektim. Dünyanın en güzel kokusuydu sanki. Ardından Eren'e sarıldım.

Eren gerçekten bir abi gibiydi. Ardından timdeki diğerlerine de sarıldıktan sonra tekrar Görkem'in yanına gittim.

"Serhat abiyi uğurladınız mı?" diye sordum. Yüzü düştü. Evet anlamında başını salladı. "Gidip bir göreyim. Hem intikamını aldık. Söyleyelim. Kanı yerde kalmadı bilsin."

"Ben de geliyim mi?" diye sordu.

"Komutana soru sorup uğraşmayalım şimdi. Ben tek gidersem hem daha iyi olur."

Üzerinde durmadı çünkü o da oldukça yorgundu. "Komutan çıkış izin izin verirse eve git ve uyu. Çok yorgunsun. Ben üzerimi değiştirip çıkacağım. Seni seviyorum," dedim ve yanağına küçük bir öpücük kondurarak yanından ayrıldım.

DOLUNAY ZİRVESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin