Bölüm 17- Takipçi

99 27 27
                                    

Berbat bir haftaydı. Yarı zamanlı bir çalışanken hafta sonları ya da akşamları ruhların peşinden koşturmak sandığım kadar kahramanca bir iş değildi. Sadece yorucuydu. Çok yorucu ve can sıkıcı.

Birilerine yardımcı olmak en azından yaşayan kimsenin zarar görmemesi için çabalarken aynı zamanda deli diye taşlanmamaya ya da polis şikayetlerinden kaçmaya da çalışıyorduk.

Sıklıkla Jisung'a nasıl bu işi senelerdir yaptığını soruyordum. Çünkü benim aksime o aynı zamanda onu fazla mesaiye kalmaya zorlayan bazen de oldukça yoğun dönemleri olan bir işte de çalışıyordu. "Çünkü ruh avlayıp günü kurtarmak para kazandırmıyor. Hala ödemem gereken faturalarım ve vergilerim var..." demişti.

Haftanın her günü birlikteydik yan yana gelmediğimiz günler oldukça nadirdi. Çoğunlukla Jisung'un peşine bir Garez takılıyor ve perişan bir halde beni buluyordu. Bazen boğuluyor bazen intihar ediyor bazen bıçaklanıyor kısacası ruh nasıl öldüyse tüm gün rahatsız edici bir şekilde o duruma ve acısına maruz kalıyordu. Üstelik ben onlarla konuşup neden intikam peşinde olduklarını anlayana kadar da bu döngü devam ediyordu.

Çoğunlukla öncesini düşünüyordum. Yani ben olmadan öncesini yanlız çalışırken. Tüm bu iğrenç acı döngüsünü yaşayıp aynı zamanda çalışıyor ve fiili olarak ruhun başına ne geldiğini öğrenmek için de araştırma mı yapıyordu?

Bu işin tek başına üstlenilen bir şey gibi durduğunu söylese de arkada büyük bir ekip olduğundan bahsetmişti. Hükümet tarafından desteklenen programlar paranormal olayların halkın galeyana gelmemesi içi örtbas edilmesi... Bazı kanalların özellikle de psişiklerin devlet tarafından kobay faresi gibi kapatılıp incelendiğini ya da daha büyük devlet meseleleri için kullanıldıklarını da söylemişti.

Bu "Grup" projesi de bunlardan biriydi. Bayan Jung psişiklerin uzun bir süre tek başına çalışmaya zorlandığını ve kanallara ihtiyaç duyulmayıp acımasız bir halde kendi başlarına bırakıldıklarını söylemişti. Psişiklerin tek başına çalışma durumlarının sağlıklı olmadığını öne süren fiziksel ve psikolojik durumlarını etkilediği ile ilgili bir saha araştırması yapıp üst makamlara sunan da oydu.

Oldukça yeni olan bu projenin aslında deney prototipleriydik. Yani bizim üzerimizde çalışırsa dünyanın diğer yerlerindeki kanallara ve psişiklere de aynı durum uygulanacaktı. Ekip böyle ilerliyordu. Benden önce halihazırda uzun süredir Grup projesi içerisinde bulunan ikili Hyunjin ve Jeongin'di.

Sadece adlarını biliyordum ve Jeongin'in bir kanal olduğuyla Hyunjin'in ise duyu psişiği olduğunu. Bunun haricinde ekiplerinde beyaz yaka bir siber güvenlik çalışanı olduğunu ve bilgiye ulaşmakta onlara yardımcı olduğunu da biliyordum. Birde Felix vardı tabii. Jisung'un koruyucu ruhu ama kendisine Yüce Felix dememizi tercih ediyordu. Jisung bu konuda ego problemleri olduğunu söylemişti.

Nasıl öldüğü ya da bu forma geçtiği onun bile hatırlamadığı bir durumdu. Ekibinde bildiği tek şey Garezler Lanetler ya da diğer tür kötü iyeler olduğu gibi tıpkı Felix gibi öldükten sonra korumak ya da iyileştirmek gibi farklı şekillerde geri gelen iyi ruhlarda olduğuydu.

Bir sebep aramak için sık sık düşünsem de aklım beyaz bir sayfa kadar boştu. Neler oluyor neden bunları yaşıyoruz hiçbir şeyi bilmiyordum. "Gözlerin açıldıktan önce ve sonra olarak hayatın ikiye bölünür." demişti Jisung. O da kendini önceki olduğu kişi gibi hissetmiyordu. Sanki diğer kişiliğimiz ölmüş ya da bildiği her şey değersizleşmişti.

Ama şu durumda ne değerli olabilirdi ki? Hayat kurtarmak mı? Yoksa kendi hayatta kalma konforumuzun bencilliği mi? Jisung sorgulamamayı seçerek bencil kalmayı tercih ediyordu. "Bu işi kendim için yapıyorum..." Amacı buydu ruhları kendinden uzak tutup artık her nereye gidiyorlarsa oraya yollamak.

Tatlı Kabuslar ✔️ (Minsung)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin