25. Bölüm

26.3K 1.2K 141
                                    

Bu ara her gün bölüm atamıyorum. Demiştim size okul açılana kadar bir şeyler yazıp, okul açıldığı zaman yayınlamak istiyorum diye.

Vote vermeyi unutmayın, 2K için teşekkür ederim.

Keyifli okumalar diliyorum.

~~

"Size ne oldu?" Bilal'in sorusunu duymazdan gelip önümdeki kahveyi tek yudumda bitirdim. Kollarımı göğsümde çapraz bağlayıp, bacak bacak üstüne atmış oturuyordum.

Kantindeydik, sınavdan çıkmıştık ve Gökhan'la konuşmuyorduk. En azından ben konuşmuyordum.

"Ne olmuş?" Dedi Gökhan. Benim neden böyle yaptığımı anlamamış olabilirdi, anlamalıydı. Çıkma teklifi edilmeden sevgili mi olunur ya?

"Yüzünüzden düşen bin parça, özellikle Çilek. Bugün bayağı sessizsin." Talha ikimize de sorgularcasına bakıyordu.

"Metin'le Derya'da kavga etmişler, tartışmışlar sanırım. Çocuklarım tek tek küsüyor gibi hissettim, aman evlerden ırak." Bilal yumruk yaptığı eliyle masaya vurdu.

"Neden tartışmışlar?" Bu sefer ben konuşmuştum.

"Bilmiyorum." Bende bilmiyordum, zaten hem akşam hem de sabah Derya'yla konuşmamıştık. Sınıfta da ben moralim bozuk olduğu için dikkat etmeden hemen uyumuştum.

"Ben onunla konuşurum." Bilal kafasını salladı.

"Size ne oldu, önce onu söyleyin." Tekrar aynı soru gelince yine sustum.

"Sevgili misiniz siz?" Talha'nın sorusuna ben kafamı olumsuz anlamda sallarken, Gökhan gülümseyerek kafasını aşağı yukarı salladı. Benim onaylamadığımı görünce anında bana döndü.

"Sevgili misiniz, değil misiniz? Bu ne yaman çelişki." Gökhan elini havaya kaldırıp Bilal'i susturdu.

"Bir dakika, bir dakika. Ne demek sevgili değiliz? Eğlenilecek adam mıyım ben?" Dediğine gülmek istesem de anında ciddiyetimi toparladım.

"Ben bir çıkma teklifi vesaire almadım, sizin haberiniz var mı?" Diyerek Bilal ve Talha'ya baktım. Sessiz kaldılar. "Yokmuş. Neyse ya, ben Derya'nın yanına gidiyorum. Görüşürüz." Karton kahve bardağını alarak kantinden çıktım, giderken çöpe atmıştım.

Biraz ben naz yapayım da, burnu sürtsün.

Sınıfa girdiğimde Derya sıramızda oturmuş telefonuyla bir şeyler yapıyordu.

"Bebeğimsu, ne oldu sana?" Yanına oturduğumda hemen bana baktı.

"Sana artık anlatabilirim." Kafamı sallayıp dinlemeye başladım.

~~

Derya'dan

"Ee neredesin şimdi eve mi gidiyorsun?" Telefonum kulağımdayken yatağıma oturdum.

"Evdeyim bebeğim, Eda'yı mecburen gezdirmek zorunda kaldım. Çocukmuş gibi peşimden dolaşıyor neyse ki düğün meselesi bitince gidecekler." Sesi rahatlamış geliyordu.

Kahveye Bayılırım ✔️ | Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin