Merak ettiğinizi biliyorum, vote ve yorumları yine de unutmayın xosnxpq. Bölüm sonuna birkaç duyuru ekleyeceğim, okumayı unutmayın.
Keyifli okumalar..
~~
"Çilek!" Dedi. Ama sanki kendi içinden konuşmuş gibi kimse onu görmedi. Duymadı..
"Çilek.." O sırada koridorun ucundan başka birisinin daha sesi duyuldu, Gökhan'ın sesi..
Bağırışlar, ağlamaların arasından sarsak adımlarla, kolundaki serumun kanıyla sedyeye bakmaya çalışıyordu.
"Yüzünde çok fazla yara var hanımefendi! Bu şekilde görmemelisiniz! Lütfen izin verin!"
"Hayır, görmek istiyorum. Yalan söylemeyin." Diye bağırması herkesin onu görmesine sebep oldu.
"Yalan söylemiyoruz, bu hastanın uyandığında kendi istediği şey, yüzündeki yaraları odasına geçtiğinde kapatmamız lazım ve siz böyle görmeyin istiyor." Gökhan çarşafın altındaki ince bedene baktı.
"Lütfen işimizi yapalım." Daha fazla itiraz kabul etmeyen iki hemşire, Çilek'in sedyesiyle beraber hasta odasına girdiler.
"Gökhan senin burada ne işin var?" Talha hemen yanına gidip odasına kadar götürdü.
"Çilek miydi o?"
"Evet ama yüzünde yaralar var diye istemiş." Gökhan yatağına geri oturdu. Talha'nın çağırdığı hemşire odaya girip serumunu tekrar taktı.
"Onu görmem lazım."
"Uyanınca görürüz." Gökhan ilaçların etkisiyle uykuya dalmadan önce mırıldandı.
"Yanıma getirin.."
~~
Çilek yaraları sarılalı ve Gökhan'ın yanındaki yatağa getireli bir saat olmuştu. Yarı uykulu bir halde yanında yatan adama bakıyordu. Hemşire gelip Çilek'in yanında durdu.
"İyi misiniz?" Serumunu yenilerken konuşmaya başlamıştı. Daha genç olan ikilinin, aynı odada olmayı istemesinden ve Çilek'in uykusu olmasına rağmen Gökhan'ı izlemesinden anlamıştı birbirlerini sevdiğini.
"İyiyim sanırım, ne zaman uyanacak?" Gökhan'ı kastederek sormuştu.
"İlaçlarından dolayı uyuyor, durumu iyi. Doktorunu çağırıp geliyorum." Hemşire çıkınca Çilek yine karşısındaki yüze baktı.
Onda kendisi kadar yara yoktu, Çilek'in dudağı yüzüne gelen camlardan, kaşlarında ve gözüne yakın bir kısımda derin kesikler vardı. Ameliyathaneden çıkmadan önce kendine biraz olsa gelmişti, annesinin onu bu halde görürse kötü olacağını biliyordu. Üstelik hamileydi. Bu yüzden yüzünü göstermeden gitmek istedi, ameliyathaneden çıkarken yüzünde dikiş yoktu.
"Evet Çilek kız." Doktorunun kendisine böyle seslenmesi onu güldürdü. Daha önce de söylemişti. "Nasılız?"
"İyiyim."
"Biraz kontroller yapalım o zaman olur mu?" Çilek belli belirsiz kafasını salladı. Hemşire ikilinin arasındaki perdeyi kapatınca, onun yüzünü göremedi.
"Ağrın var mı, ayaklarında ağrı olabilir. Köşede sıkışmış olan sendin." Ellerine dokunup kontrol ediyordu.
"Ayaklarım mı? Hayır, ayaklarım.." Çilek ayaklarına baktı.
"Hissediyor musun?" Doktor ayağına dokundu.
"Hayır." Doktor bu sefer baldırına dokundu.
"Burayı hissediyor musun?" Çilek dolu gözlerinin arasında kafasını salladı. "Sadece dizlerinin altını mı hissetmiyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahveye Bayılırım ✔️ | Yarı Texting
Teen Fiction❝Tamamlandı.❞ Çilek: Seni kahveyi sevdiğim kadar seviyorum. Çilek: Ve ben kahveye bayılırım! Gökhan: Çilek sen misin? Çilek: Evet nasıl bildin ki? Gökhan: Profiline bakıp tanımak çok zor olmadı diyelim. Çilek: Benim profil fotoğrafım mı varmış ya? Ç...