SAKLIMDASIN

31.KARA HABER

Zaman su misali akıp giderken Merve'nin korktuğu gün gelmişti.
Çiğköfteci Özcan abi bugün evleniyordu.

Bir taraftan ahlanıp vahlanan ve depresyona girme eğilimi gösteren kızı el birliğiyle sakinleştirmeye çalışıyor diğer taraftan ise iki saat sonraki düğün için hazırlanıyorduk.

" Yok ya ben dayanamıyorum. Bırakın beni," diyen ve harekete geçen kızı annem yeniden kolundan tutup sandalyeye oturttu.

" Delenme kız yine ! Bak valla kendimi çok zor tutuyorum. Terliğim ayağımdan çıktı çıkacak."

Merve kollarını göğsünde bağlayıp kaşlarını çattı. Sanki mahallenin çiğköftecisi değilde sevdiği adam evleniyormuşçasına tiriplere girmişti.

" Favori çiğköftecim damat olmuş gidiyor farkında mısınız ? Ben burada acı çekiyorum. Siz giyinip süslenmiş makyaj yapıyorsunuz. Pes ya !"

Omzuna destek olurcasına elimi koydum. " Üzülme ikiz. Medeni hali garanti başka çiğköfteciler buluruz sana."

Cennet'in kıkırtısının ardından elimi Merve'nin omzundan çektim. Oflayan ikizime gülmemek adına dudaklarımı birbirine bastırıp yeniden ayna karşısına geçtim.

" Ben aşağıya iniyorum. Sizde fazla oyalanmayın. Bir saate evden çıkacağız."

Sözlerinin ardından odadan çıktı Leyla sultan. Merve de fırsattan istifade edip bedenini sırt üstü yatağa bıraktı. Yalandan ağlar gibi sesler çıkartmasıyla beraber yüzümü buruşturdum.

Cennet daha fazla dayanamamış olacak ki " Yeter," diyerek sesini yükselti. "Senin sızlanmaların yüzünden konsantre olamıyorum. Allah aşkına iki dakika susta şu eyelineri düzgün çekeyim."

Merve uzandığı yerden doğruldu. Avuç içlerini bastırdığı yataktan destek alarak ayağa kalktı. Ellerini gri eşofmanın ceplerine yerleştirdikten sonra gözlerini kısıp kınayıcı bakışlarıyla hem beni hem de Cennet'i süzdü.

" Ucube gibi olmuşsunuz. Göz zevkimi daha fazla bozmanıza izin veremem. Ben gidiyorum ne haliniz varsa görün."

Omuzları dik bir şekilde kapıdan çıkan kızın arkasından şaşkınca bakmayı bırakan Cennet bana doğru döndü.

" Ucube mi dedi o ?"

Eğer Merve'nin morali bozuksa ve dert yandığı insanlar onu umursamıyorsa aşırı pisleşirdi. Ağzından çıkan kelimeler sarsıcı olabilirdi. Cennet onunla tanıştığından beri ilk kez bu tarafına denk geldiği için şoke olmuştu.

" Boşver sen onu. Hırsından öyle dedi."

Sol gözü eyelinersiz kalan kızı kendine getirmek amacıyla kolundan tutup yanıma çektim. Aynadaki yansımalarımız karşımızdayken
"Baksana," dedim. " Fıstık gibi olmuşuz. Kırk bir kere maşallah be !"

Beğeni dolu bakışlarımızın ardından kaldığımız yerden hazırlanmaya devam ettik. Odadaki işimiz bitince çantalarımızı ve telefonlarımızı alıp aşağıya indik.

" Anne telefonun çalıyor !" diye bağırdım. Ortalıkta gözükmeyen validem beni duymamış olacak ki telefonu çalmaya devam etti. Merve kolunu uzatsa telefona yetişecek ve arayan kişinin kim olduğuna bakabilecek mesafedeydi fakat o, kumandaya düğmelerini yerinden sökercesine bastı.

Kapanmak üzere olan telefona koşar adım yetişip aramaya cevap verdim.

" Efendim Perihan teyze ?"

" Kızım hazır mısınız ?"

Eşofman altıyla oturmaya devam eden Merve'yi görmezden gelerek
"Evet," dedim.