47: SUÇLU VE CEZASI

16.7K 309 250
                                    

"Yağız, sağa çek."

"Noldu birtanem?" Nasıl bu kadar kolay alışabiliyor bu herif!

"Birtane'n değilim! İnmek istiyorum."

Ani fren yapmıştı ve az önce onu her ne olsun affedeceğim diyen dudaklarımdan öfke çıkınca şaşırmıştı. Kolay kolay affetmeyeceğim, düşündükçe yaptığı şey mantıksız gelmeye başladı.

Ne hissettiğimi unutup, ne hak ettiğimi hatırlayınca, korkak ve suçlu olan Yağız'dı.

"Aylin?"

"Bir daha sakın karşıma çıkma."

"Noldu iki dakikada?"

"Gitmen için mantıklı bir sebep yoktu çünkü! Hâlâ anlamış değilim gitmeni!"

"En düzgün zamanda anlataca-"

"Bir daha sakın sözümü kesme!"

Kaşlarını çatmıştı, az önce ki masum halimden eser kalmamıştı çünkü.

"Ben sanki izin vermeyeceğim senin kızının yanına gitmene! Senin derdin kızın değil! Hazal'la yattın mı?!"

Cevap vermedi. Reddetmedi bile. Karşı çıkmadı 'saçmalama Altınsoy' demedi. Yapmış. Yapmış. Kıymış bana.

"Biliyordum... Acınacak haldesin, ama tebrik ediyorum. İyi rol yaptınız. Kız ortalığı ayağa kaldırdı. Bana saldırdı lan! Barlas ve Yaman zor aldı elinden! Abine yediğin bokları atıp ölmüş gibi yapıp siktir olup sikiştin değil mi Hazal'la!"

"Konuşacağız tamam mı? Bağırma."

"Kes lan! Sana hemen inanıp affedende kabahat! Senden intikam alacağım küçük korkak Derenoğlu! Sözlerimi unutma. Sakın!"

Cevap vermesini beklemeden ağlamamak için kendimi zor tutarak arabadan inmiştim. Arkamdan seslenmişti; koşmamıştı, kolumdan tutup 'son kez dinle beni' demedi.

Zihnimde ki iğrenç düşünceleri susturmam lazımdı, kulaklığımı takıp son şarkı dinleyerek ağlamaya başladım.

Niye böyle birşey yaptı ki? Yetersiz miydim? İki yıl önce o bar'a gidip Yaman'la yakınlaşmasaydım bunlar olmayacaktı. Hâlâ aklımdaydı o 'beni her ne olursa olsun affeder misin' diyen meleksi sözleri.

O mezarda ki kişi kimdi? O morgda olan beden? Neden gitti? Aldattı mı? Beni izliyor muydu? Bana deli gözüyle baktıkları zaman nerdeydi? O sandığım kişiler Yağız mıydı?

Suç bende değil artık, kendimi suçlamayacağım. Tamam yıllar önce yediğim haltlar var ama hiç biri Yağız'ın bu yaptığı ile kıyaslanamaz.

Ama eğer benim hatalarım yüzümden bunu yaptıysa... Bu kadarını yapmamalıydı. Bu kadar ileriye gidecek bişey yapmadım çünkü.

Ve şimdi hâlâ bitiremediğim ilişkim vardı, Meriç'i Yağız'la karşılaştırdım; beni sevmediğini biliyorum ama özür borcum vardı. Böyle bir anda gelip hiç bir şey olmamış gibi hayatıma aptal sebeplerle geri gelen birisini, yıllardır iyileştirmeye çalışan birisine değişmem.

Acı çektirdiyse; aynısını o da çekecek.
Ölümle çektiremem acısını ama, ölümle eş değer şeyi yapmak zorunda bırakıyordu.

Eğer mantıklı sebebi yoksa asla affetmem, olsa bile geç affedeceğim gibi. Beni en korktuğum şeyle tehdit edecek kadar cesareti varsa; İzmir'e onsuz yaşamaya hatta evliliğe adım attığımı izlemeye de cesareti vardı.

Mafya Tutsağı +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin