Aşk Acıtır-mış (Düzenleniyor)

29.Bölüm

Mabel matiz - Numaracı
Köfn -al aramızdan

Nalan 'dan
Karşıdaki uçak indiğinde ilk olarak Anıl sonra Sema ve Yağız binmişti etrafa gitmeden önce son bir kez daha bakıp bende bindim.

Uçakta sol tarafında toplam dört koltuk vardı 2 tane önde 2 tane ise arkadaydı Yağız "Nalan Sema siz öne otrun biz de arkaya geçelim " dedi
"Yağız biz beraber otursak "
"Neden" dedi
"Ben uçaktan korkuyorum "

Tabi ki de korkmuyorum çoğu kez binmiştim

"Öyle mi " dedi Yağız da kaşlarını yukarı kaldırırken
"Öyle öyle" dedim öndeki koltuklardan cam kenarına geçerken yanımda ki koltuğa elimle vurup "Hadi gel " dedim Yağız da bunu dememle yanıma oturdu.

Sema ve Anıl'ı yan yana oturtmak için yapmıştım bütün bunları.
Sema da benim arkamaki koltuğa oturduğunda Anıl yanına geçti.
Ben de zafer gülümsemem ile kemerimi bağladım pilot uçağı sürmeye başladığında Yağız'ın elini tuttum.

Yazar'dan
Sema kaç gündür yine uyuyamıyordu. Ama şimdi üstüne büyük bir uyku çökmüştü.
Kulaklıklarını çıkartıp kulağına taktı telefon ile de bağlantıyı kurduğunda rastgele bir şarkı açtı.
Ama şarkı daha da çok uykusunu getirmişti uykuya yenik düştüğünde başı da Anılın omzuna düştü.

Anıl ise ne yapacağını bilemez olmuştu. Böyle şeyler çok yabancıydı ona. Sema iyice uykuya geçtiğinde Anıl da hareketsiz kaldı bir süre.
Daha sonra ise gözü omzundaki uyuyan güzele çarptı.
Çenesinin altında biten sarı saçları, hafif küçük kalkık bir burnu ve ne çok ince ne de çok dolgun bir dudağı vardı kızın.
Tabi göz kapaklarının ardında kalan yemyeşil gözleri unutmamak gerekirdi.

Anıl da kulaklığını çıkartıp telefonuna bağladı ve bir tane şarkı açtı
Anıl hissettiği yabancı his ile yerinde rahatsızca kıpırdadı.
Anılın kıpırdaması ile Sema da kaşlarını hafifçe çatmisti.
Anıl da semayı rahatsız etmemek amacı ile İtalya ya kadar yerinden kıpırdamama kararı aldı.

Nalan omzunun üstünden arka tarafa baktığında gördüğü görüntü ile yüzünde bir gülümseme oluşmuştu. Anıl ile göz göze geldiklerinde imâlı bir bakış atıp önüne döndü .

Anıl ise bu imalı bakışa anlam vermeyerek kaşlarını çatmıştı.
Yoksa Nalan şu anki durumu yanlış mı anlamıştı alt tarafı omzunda uyumuştu ne vardı canım bunda Anıl ise fazla düşünmemek için içinden şarkıya eşlik etti .

Nalan ile Yağız kitap okumaya başladılar .
Nalan'ın ayracı Yağız'ın resmiydi Yağız'ın ayracı ise Nalan'ın resmiydi.

Saatler sonra uçak iniş yaptı.
Eşyalarını toplayıp uçaktan iniş yaptılar.

Nalan'dan
Şaka gibiydi ama İtalya'ya ya gelmiştik.
Uçaktan inmiş etrafa boş boş bakıyordum.
Hava yeni aydınlanmış kuş cıvıltıları bozuyordu sessizliği.

Önümüzde siyah bir araba durmuş içinden adam indiğinde ceketini ilikleyip Anıl'ın karşısında durdu.
Yarı İngilizce Yarı İtalyanca konuşuyorlardı.

Anıl elini cebine attığında adama vermek amacı ile para çıkarttı.
Dolar mı lan o .
Vay anasını dolar verdi ya la

Adama parayı verdiğinde adam gitmiş bizde arabaya oturmuştuk.
Anıl arabayı sürüyordu onun yanında ise Yağız vardı.
Sema ve ben arkaya oturmuştuk.
Yanımıza eşya almamıştı çünkü yaşayacağımız evde her şey hazırda bizi bekliyor olacaktı. yarım saat geçtiğinde Sema "benim canım sıkıldı" dedi
"Benim benimde "dedim.