60.Bölüm

268 14 8
                                    

Merhabalar, yeni bir bölümle geldim. :)

Oy+yorum lütfen.

İyi okumalar.

***

Genç kız salondaki büyük koltukta, kız arkadaşlarıyla oturuyor ve öylece bir süredir düşünüyordu. Kocasıyla konuşmuştu az önce ve Aliberk ona, hâlâ yolda olduğunu söylemişti. Genç kız şimdi de onun için çok endişeleniyor ve onun, abisiyle bir an önce İstanbul' a geri dönmelerini istiyordu. Şimdi sadece endişesini azaltmak istiyordu. Onun yanında oturan Pelin ve diğer yanında oturan içine kapanık kız Ceren, onunla konuşup onun sakinleşmesini isterlerken, o, sadece Aliberk' i düşünüyor ve donuk bakan gözlerinden yaşlar süzülüp duruyordu. Onu çok seviyordu, ona bir şey olursa, dayanamayacağını düşünüyordu ve sadece onun gittiği yerden, kısa sürede geri gelmesini istiyordu.

Genç kız öylece dururken, Pelin onun yüzüne dokunup onu kendine çevirdi ve umutla konuştu. "Gül lütfen artık sadece iyi düşün ki, her şey iyi olsun arkadaşım."

Bir süre sessizce geçti ve kimse böyle üzgün bir durumda konuşmak istemedi.

Pelin her şeye rağmen sadece arkadaşına moral vermek ve onun iyi düşünmesini istiyordu.

Ceren de, arkadaş gibi gördüğü genç kızın elini ilk defa tutup onunla Pelin gibi, yakın bir gibi sonunda konuşmak isterken, utançla onun elini aniden tuttu ve konuştu. "Bence de Gül, hemen öyle umutsuz olma ve üzme kendine artık lütfen..."

Genç kız ikisine de yavaşca dönüp sırasıyla ve acı içindeki dolu gözleriyle bakarken, o an ağlamasını durduramadı ve Pelin ona sarılıp ağlarken, Ceren ise onun omzuna dokunup ona moral vermeye çalıştı.

"Ne olur üzülme artık." Dedi Pelin ve kendisinin de gözünden bir yaş akarken, onun omzuna başını koyan arkadaşı kendini durduramayıp aksine daha fazla ağlamaya başladı ve konuştu.

"Ben bunu yapamıyorum kızlar, Aliberk gelmeden yapamam bunu ben..."

Gül gözlerini sımsıkı kapatıp çok fena ağlarken, onun için endişelenen iki kız ona ilgiyle dokunup onu sakinleştirmeye çalıştılar ama o, hiç durmadan ağladı ve birden Pelin' in omzunda baygın hale gelince, iki kız bunu farkedince, telaşla ve korkuyla birlikte bağırıp onu kendine getirmeye çalıştılar ama o, ayılsa da, bir süre sonra onun kendi ricası ve arkadaşlarının yardımıyla gittiği banyoda, bir süre boyunca kusup tam iyi hissetmediğini anladıkları onu, kısa sürede ambulansı arayıp, hemen hastahaneye götürdüler.

Gül, bir süre sonra geldiği hastahanede sedyede taşınırken, görevliler kısa sürede onu doktorun odasına taşıdılar ve doktor odaya gelip biraz sonra odadan çıkınca, bir köşede telaşla bekleyen iki kıza yaklaşıp onlara genç kızın neden bayıldığını söyledi.

Bu bir müjdeli haberdi ve herkesi sevindirecek büyük bir mutluluk olacaktı!

Gül Ekimoğlu hamileydi ve bu büyük dileğinin gerçek olduğunu bilemeyen Aliberk Karadağ, baba olacaktı!

Gül, biraz önce hastahane odasında duyduğu haberden sonra, her şeye rağmen büyük bir mutlulukla gülümserken ve odaya sevinç çığlıklarıyla gelen Pelin ve onlara yabancı olsa da, iyi kalbi sayesinde çok mutlu görünen Ceren gelip onunla büyük mutlulukla ilgilenip onun ellerini sevgiyle tutarlarken, o, kendisine en içtenlikle hayırlı olsun dileğini dileyip ve kendisinin hafif kahveye de çalan siyah saçlarını sevgiyle okşaması yanında ellerini öpüp mutlulukla dolu bakan yakın arkadaşına o da büyük bir mutlulukla bakıp konuştu.

"Ben çok mutluyum Pelin, çünkü kocamın en büyük dileklerinden biri gerçek oluyor ve kocamla benim bir çocuğumuz olacak, çok mutluyum ben..."


BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin