10.BÖLÜM: YAĞMURLU BİR ŞEHİR (düzenlendi)

7.2K 399 173
                                    

Herkese selammmmm bu bölümü 3.000 kelime yapmak istiyorum yaa umarım başarabilirim. BU ARADA
Bu kitabı elimde tutmak çoook isterim ama sizinde yardımınız gerekiyor.

1)Kitabımıza edit yaparak paylaşabilirsiniz !
2)Yakınlarınıza tavsiye edebilirsiniz !
3)Oy verip yorum yaparak büyümesini sağlayabilirsiniz !

Elinizden bu kadar gelebilir , hikayemizin büyümesinde sizinde yardımınıza ihtiyacım var eğer kitabımız büyük bir hızla istediğim yerlere gelirse bölümler 10.000 kelime bile olur yeterki BÜYÜYELİM♡♡♡♡♡

000 kelime bile olur yeterki BÜYÜYELİM♡♡♡♡♡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Temsili)

Her neyse bölümü begenmeniz dileğiyle

İYİ OKUMALAR DİLİYORUM 🤍🖤....

Mehir'in anlatımıyla...

"Benim mi....Barlas...BARLAS DEVRİM"

Nisa'nın söyledikleri Beynimin içinde yankılanıyordu. Barlas'ın soy adını bilmiyordum fakat bıçaklanması, adının Barlas olması tesadüf olamazdı bir an önce buradan gitmem gerekiyordu.

Yutkundum.

"Eee benim gitmem gerekiyor,sonra görüşürüz! "dedim ve büyük adımlar atarak uzaklaştım bir yerden sonrada koşmaya başladım. Barlas'ın kızkardeşi olduğunu tahmin ettiğim Nisa arkamdan;

"Mehir!"diye bağırsada arkama bakmadan koştum. Yeterince uzaklaştığımı düşündüm.

Şuan istanbulun karanlık sokaklarından birinde tek başımaydım. Korkuyordum artık karanlıktan korkuyordum artık şiddet görmekten, hep mutsuz olmaktan yorulmuştum. Yorgunluk sadece bedenime değil ruhumuda etkilemişti. Aklımdan geçenler şunlardı. Bu hayata hiç gelmemiş olmayı tercih ederdim. Eğer bir şansım olsaydı tam şuan ölmek isterdim.

Sonbahardaydık yerler ıslaktı yağmur hafif hafif yağıyordu. Vurulan yaram soğuktan ağrımaya başladı, gözlerim doldu kocaman sokakta bir başımaydım, hâlimi sadece 3 kelime ile anlatsam bunlar ;

Çaresizlik , korku ve nefret

Beni anlatan 3 kelime olurdu.

Yağmur git gide şiddetlendi. Üzerimde mont ve kazakta olsa ıslanıyordum. Bir apartmanın merdivenlerine oturdum. Yağmurun yağışını izledim çok...çok güzel yağıyordu.

Hiç durmadan, hiç azalmadan sadece yağıyordu...

Üşümeye başlamıştım canım acıyordu hem fiziksel hem ruhsal bitik bir haldeydim. Gözlerimi saldım her zamanki gibi ağlamaya başladım Neden mi ? çünkü elimden başka bir şey gelmiyordu. Ne yapabilirdim hayatın bana çıkardığı şeylere isyan mı etmeliydim?

RUHUMDAKİ KARANLIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin