Mehir'in anlatımıyla...Gözlerimi açtığımda yanımda beni izleyen Barlas'ı gördüm. Kendime gelir gelmez yaşananlar aklıma geldi. Silah sesleri tekrardan beynimde yankılandı. Vücüdüm sanki o âna geri dönmüş gibi buz kesmişti. Gözlerimi kapattım geçmesini bekledim fakat olmadı...
Barlas yatakta oturur pozisyona gelip benide aynı şekilde o pozisyona getirdi bir elim boğazımda diğer elim düşmemek için yatağa bastırmış destek alıyor durumdaydım. Barlas ellerinden birini yanağıma koydu. Gözlerim kapalıydı.
"Mehir...bak bana." dedi. Gözlerimi derin nefeslerim içinde zar zor açtım,
"İyi misin ?"diye sordu başımı sağa ve sola hayır anlamında çevirdim. Yanağındaki eli sertleşmiş ve beni kendine doğru çekti başımı göğsüne doğru yasladı diğer elini saçlarıma bir diğer elinide belime indirdi.
"İyisin...Sakin ol güzelim...artık geçti ben buradayım." dedi onun her kelimesinde nefeslerim düzene girdi. Başımı göğsünden çektim. Zorluklada olsa konuştum
"Onlar...kimdi?" Dedim, Tek hedeflerinin ben olduğuma emindim. Barlas yutkundu, gözlerimin içine değil en derinine baktı...
"Söyle...Barlas benden ne istiyorlar ?"dedim gözlerimden bir damla yaş süzüldü. Barlas derin bir nefes aldı.
"Senden bir şey istemiyorlar dertleri benimle. "dedi gözümden bir yaş daha süzüldü.
"Neden beni öldürmek istediler peki ?"dedim çatallaşan sesimle.
"Çünkü benim canımı yakmak istediler." gözlerinde bana bakan yumuşak ifade kalktı yerini öfkeye bıraktı...
Anlamıştım sanırım. Barlas'ın canını yakmak için bana zarar vereceklerdi, fakat verseler kaç yazardı yaşadığım hayat cehennemden öte değildi.
Barlas'ın ellerini yumruk yaptığını belimdeki elinin küçülmesinden anladım, başımı eğdim göz temasını kestim.
"Tekrar gelirler mi?" diye sordum başım duvara boş bir şekilde bakıyordu.
Hiç bir şey söylemedi sanırım oda bilmiyordu, hatta emin olduğum tek bir şey vardı Barlas başıma bir şeyin geleceğini biliyordu fakat ne zaman geleceğini zamana bırakacaktı, oda bende...
Beni kucağına alıp yine lavaboya götürdü biraz dışarıda bekledikten sonra tekrar beni alıp odaya götürdü gözlerimi uykusuzluktan açamıyordum. Beni tekrar yatağa bırakıp ne yapacağını izledim giyinme odasından bir çift takım çıkardı ve bana doğru uzattı. Odadan çıkarken de "Giyindikten sonra seslen." dedi ve kapının önünde beklemeye başladı, verdiği şey tulumdu zaten sadece üstümü giyerken ve tulumu çekerken zorlanmıştım.
"Barlas."diye çağırdığımda üstüme bakınca hafif tebessüm etti,
"Aşağı inelim." dedi ve beni kucağına alıp mutfağa doğru ilerledi, dün olduğu gibi yine sandalyeyi ayağıyla çekip beni oturttu, fakat bu sefer kahvaltı hazır değildi. Barlas telefonuyla bir şeyler yazarak kapattı ve yanımdaki sandalyeye oturttu."Kahvaltı geliyor. "dedi Tamam anlamında başımı salladım.
"Kahvaltı gelene kadar sana bir şey göstermek istiyorum. "dedi anlamaz gözlerle ona baktığımda beni tekrar kucağına aldı kendi odasına götürdü beni yatağa bırakarak dolabını yana doğru itti. Gördüğüm şeyle baya şaşırmıştım
Dolabın arkasından başka bir odaya geçit vardı. Ona baktığımda "Girmek istermisin ?"diye sordu merak ettiğim için başımı aşağı doğru salladım gelip tekrar kucağına aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHUMDAKİ KARANLIK
Teen FictionSiz hiç kayboldunuz mu? Ben kayboldum hemde kendi yarattığım karanlıkta... -Mehir AKSÖZ Eskiden karanlıktan korkardım, korkumu yenmek için bende karanlık oldum. Korktuğum ne varsa ona dönüştüm... ...