17.BÖLÜM: GEÇMİŞİN KALINTILARI (düzenlendi)

3.9K 221 27
                                    

Bu bölümü kitap yazdığım halde yanımdan kovduğum halde yanımda duran son ses film açıp bütün kelimeleri yanlış yazmamı sağlayan ablama ve anneme armağan ediyorum ;

Yıl 1994...(Barlas'ın çocukluk günlerinden) Yazar'ın anlatımıyla...

"Anne." dedi küçük Barlas kapalı kaldığı oda karanlık olmaya başlamıştı, 7 saat olmuştu fakat kapıyı açan olmamıştı.

"Anne sıkıldım artık korkuyorum." dedi gözleri dolu dolu yine kapıyı açan olmadı.

Çöktü o kapının dibine çekti dizlerini kendine daha 4 yaşındaydı Barlas, yaşadığı hayatı hak etmiyordu. Her çocuk gibi oyun oynamak en büyük hayaliydi onun.

Belki herşeyden çok isterdi ama olmadı, kapı zili duyuldu Barlas hemen ayağa kalktı kapıya sert vurmaya başladı minik elleriyle.

"Baba...baba....Baba geç oldu beni buradan çıkartırmısın?"dedi minik elleriyle elinden geldiğince daha sert vurmaya başladı. Kapı açıldı karşısında babası,

"Oğlum..."dedi. Barlas'ın yüzü aydınlandı minicik kollarını iki yana açtı,

"Babam!" dedi, babası yere eğilerek oğluna sarıldı.

"Bu kim Baba?" diye sordu Barlas babasının yanında oldukça açık edepsiz giyinmiş pis sırıtışıyla duran kadını işaret etti Barlas'ın babası derin bir nefes aldı.

"O abla benim bir arkadaşım oğlum." dedi Barlas başını salladı,

"Baba..."dedi hüzünlü bir şekilde gözleri anında doldu.

"Efendim oğlum. "

"Annem Niye hergün ağlıyor? beni buraya kapatıyor kapılara yumruklar atıyor annem ne istiyor Baba?" dedi sorar gibi başını sağa doğru yatırdı.

Babası "Annen..."dedi devamını getiremedi. Yüzü kızardı babasının göğsünde bir yumru oluştu.

"O bir ilaç istiyor oğlum o yüzden iyi değil."dedi derken koca malikanede içeri koşar adımlarla giren birde 7 8 yaşlarında bir çocuk göründü "Anne!" dedi babasının yanındaki o kadına. Kadın yapmacık bir şekilde gülümseyerek oğluna baktı "Efendim oğlum." dedi Barlas onları uzaktan dudakları büzülmüş bir şekilde izledi.

RUHUMDAKİ KARANLIK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin