31| Kalp Atışlarım 78 BPM

45 10 0
                                    

—-
"Hyung!" Jeongin, Hyunjin'i gelsin diye çağırırken heyecandan yerinde duramıyordu.

Dışarıdaydılar ve birlikte çok eğleniyorlardı.

"Geliyorum Jeong." Hyunjin ne kadar unutmuş görünse de unutmamıştı. Henüz hiçbir şey sonlanmamıştı.

Ama Jeongin'i böylesine mutlu görmek onu rahatlatıyordu. Sahil kenardında taşların üzerinde yürüyordu.

Düşmesin diye elinden tuttu.

"Yuna ve Yeji Noona da geleceklerdi değil mi?"

"Hm. Gelmelerini istedin gelecekler tabiki. Ama Jeongin sana bir şey söylemem gerek."

Jeongin olduğu yerde durdu. Taşlardan birine oturdu.

"Dinliyorum."

"Yuna... seni kabullenemeyebilir. Öğrendiği şeylerden sonra kendini suçlamıştır. O yüzden dikkatli olmalısın. Ne de olsa kardeşin."

"Haklısın. Elimden geleni yapmam gerekiyor. Abi olmam gerekiyor değil mi?"

Hyunjin gülümsedi. Hala elini tuttuğu çocuğun yanına oturdu.

"Öğle için ne yemek istiyorsun? Yongbok'un yemekleri kadar olmasa da buraların yemekleri de güzeldir."

"Bilmiyorum. Bana ne önerirsin? Ne yemeliyim?"

"Deniz ürünü?"

"Olur."

Aynı anda ayağa kalktılar.

"Gidelim!" Eğlenerek birlikte hayatın tadını çıkarıyorlardı. Hyunjin uzaklaşması için onu başka bir şehre getirmişti.

İşe de yarıyordu. Jeongin sanki her şeyi unutmuş gibiydi. Hastaneden çıkalı bir hafta olmuştu.

Hyunjin de bir haftadır ne Minho'yu ne de diğerlerini görmemişti. Seungmin'in ifadesinin alınmasının ardından taburcu edilmişti ve Changbinle beraber kalıyordu. Ailesinin yanına dönmemişti.

Neler olup bittiği hakkında bir fikri yoktu kısaca. Sadece kendi içinde çözmeye çalıştığı şeylerle beraberdi.

"İlerideki restorana girebiliriz."

"Olur."

Birlikte geldikleri restoran kalabalık denebilecek seviyedeydi. Oturacak yer vardı ancak Jeongin'in burada iyi olup olmayacağını bilemiyordu.

"Başka bir yere gidelim,"

"Sorun yok. Kalabiliriz." Jeongin gülümseyerek boş masaya oturdu. Hyunjin de sakince karşısına oturdu.

"Siparişlerinizi alabilir miyim?"

Hyunjin dönüp Jeongin'e baktı. Önerilere açıktı sonuçta.

"Balık köftesi ve 12 numaraki çiğ balığı istiyoruz. Yanına da fırın somon."

"Tamamdır. Başka bir şey isterseniz buradayım."

"Hyung." Hyunjin hızla döndü.

"Efendim?"

"İstediğim şeyleri sorabileceğimi söylemiştin. Merak ettiğim bir şey var." Hyunjin gülümseyerek ona bakarken neyi merak ettiği konusunda iyimser düşünüyordu.

Masum küçük bir çocuktu sadece.

"Evet."

"Bir gün beni terk edeceksin değil mi?"

Hyunjin'in gülümsemesi soldu ve gözlerini indirdi. Buna cevap verebilirdi. Onu bırakmak konusunda çok düşünmüştü.

Yutkundu. İstemiyordu aslında. Nedense onunla birlikte olmak bir çeşit terapi yoluydu. Yeniden ilham kaynağı bulmuş gibi hissettiriyordu.

And God Create Death,,HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin