34. Bölüm

40K 2.2K 2K
                                    

İYİ OKUMALAR CANLARIM...

Kota : 900 oy 2000 yorum

İtalya'daki son gecelerini düşünmeyi bırakıp, oğlunun ve sevdiği kadının onlardan habersiz çektiği videosunu açıp seslerini hasretle dinlemeye daldı. Keşke her şey oğlunun güzel gülüşü kadar mutluluk verici olsaydı. Gözlerini kapatıp, Gökçe'nin ve oğlunun hayallerine daldı.

Çalan öbür telefonuyla küfür mırıldanarak gözlerini açtı. Güzel hayallerinden koparken Şahin'in onu aradığını anlamasıyla hızla yerinden doğrulup telefonu açtı.

"Efendim!"

"Abi bir ipucu bulduk hatta isme ulaştık."

Şahin'in verdiği güzel haberden sonra işte bu on günlük dur durak vermeden çalışmanın meyvesini almak süper olmuştu. Son günlerdeki en güzel haber diye aklından geçirdi. Şahin'in bu güzel habere rağmen endişeli sesini de hissetmişti.

"Sorun ne?"

"Sorun şu ki ifşa olduk peşimizde birileri var. Senin de olabilir."

"Neredesiniz?"

"Sana çok yaklaştık ama sen, bizi bekleme yerini değiştir."

Cihan kaşlarını çatarak etrafını kolaçan etmesiyle etrafında enteresan bir hareketlilik olmadığına emin oldu. Emniyet kemerini taktı. Gözlerini her yerde yeniden gezdirdikten sonra telefonu hiçbir şey demeden kapattı. Arabayı çalıştırdı. Taşlık alanda hem etrafı kolaçan ediyor hem de usul usul yola çıkmaya çalışıyordu.

Asfalt yola çıktığında ne tarafa gideceğini bilemedi. Burası ıssız bir dağ yoluydu. Vızır vızır araba geçen bir yer değildi. Camı açıp sesleri dinledi. Yakınlardan gelen bir seste duymadı. Sağa kırdı ve içgüdülerine güvenerek şehre doğru hız yapmaya başladı.

Yaklaşık 5 km dümdüz gittikten sonra dağ yoluna giden yönde döner kavşak dikkatini çekti. Tepeden baktığından yolun sağ tarafında beşn arabanın durduğunu gördü. Hareketlilikten arabanın dışında beklediklerini tahmin ettiğinde hızını düşürdü. Sol tarafı uçurum, sağ tarafı dağ olan yoldan kaçışı yoktu. İçinden siktir çekerken biraz daha yavaşladı. O ara telefon tekrar çaldı. Telefonu açıp tutucuya koydu.

"Abi çok yakınız! Demir de arkamda."

"Bana yetişin peşime üç araba düşecek. Hızımı arttırıyorum. Kulaklıklarınızı takın ve ortak konum haritamızı da açık tutun."

O da kendi kulaklığını taktığı sırada Demir'in sesi duyuldu.

"Bu yol çok virajlı ve senin araban büyük, ani dönüşlerinde takla atarsın."

"Yapacak bir şey yok! Denizin olduğu yere dek yetişmeyi umuyorum. Parçalanmak yerine derin sulara gömüleyim bari!"

Şahin ona mertebesini belirtmek ve ayağını denk almasını umarak "Komutanım!" diye bağırsa da Cihan hiç oralı değildi.

"Hadi, Şahin oyalama beni!"

Telefonu ekranından sadece ekibine ait olan konum özelliğini açıp onların nerede olduğunu anlamaya çalıştı.

"Abi, ben yeni bir konum belirledim hep birlikte oraya gideceğiz!" diyen Demir'di. O sırada kavşağa yaklaşık 100 m mesafe kaldığı tahmin ediyordu. Gazı kökleyip hızını 150 km'ye getirerek yolun ortasına dizilen turuncu trafik dubaları da umursamadan dört bir yana saçarak oradan uzaklaştı.

Arabanın birden hızlanmasını beklemeyen adamlar, arabaya bir kaç kez kurşun sıksalar da arabanın zırhlı araç olduğunu anlayarak hızla arabalarına binip telefonlarına sarıldılar. Cihan hızını kesmeden devam ederken aynadan üç aracın peşinde olduğunu görmesiyle önünün de kesileceğini anladı.

KALP AVUNTUSU Güzel Seven Kadınlar Serisi 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin