Telefonu alttan tutmuş ve çıplak kalçalarını iki eliyle ayırıp kadraja almıştı. Dışarıda parti sesi son ses yükseliyordu ve gündüzden içki mesaisine başlamış olan Yakup'un sarsıntılı başı her bass vurduğunda daha da çalkantıyla savruluyordu. Telefonun öbür ucundaki tutkulu adamı istiyordu. Kendini banyoya kilitlemişti. Günlük kiraladığı villanın bahçesinde ve havuz kısmında parti son gaz devam ediyor,dışarıdan gürültü patırtı eksik olmuyordu. Tuvalet kapısında sıraya giren sarhoşlar kendileri için kusacak yerler arıyorlar ve sıkışanlar üçüncü katın tuvaletine zar zor koşturuyordu.
Bununla birlikte Yakup'un pantolonu dizlerine kadar inmişti zira canlı yayınında kendini parmaklaması ve adama zevk vermesi gerekliydi.
"Üçüncü parmağı da yolla."
Yakup üçüncü parmağıyla kendi deliğini genişletirken nefes nefese gözlerini yumuyordu. Dün geceyi hayal ediyor,onun sıcaklığı ve kokusunu tekrar istiyordu. Bu gece kesinlikle onun kollarında olmak istiyordu. "Gece gelsene."diye mırıldandı Yakup kendini parmaklarken. "Beni al,seninle sevişelim dün gece kaldığımız yerden devam ederiz."
"Yüzünü göster."
Yakup kızarmış ve terlemiş yüzüyle kocaman bir tebessüm sunarken dilini kameraya doğru uzattı.
"Geliyorum,ağzını öyle tutmaya devam et...."
Ona yeniden zevk vermiş olmanın gevşemesiyle kendine dokunmuş ve boğuk bir iniltiyle klozetin kenarına doğru attırmıştı. Kapının durmadan yumruklanması ve dışarıdan gelen canhıraş seslerle birlikte Yakup tatlı bir orgazm sarhoşluğuyla savrulmuş hissediyordu.
"Çok güzeldin."
"Kapatmam lazım."dedi Yakup gözlerini kırpıştırıp. "Bir şey dönüyor partide ,geleceğim sonra..."
Yakup telaşla pantolonunu bağlamış ve banyodan fırlamıştı. Kapısında sıra bekleyen sarhoş kızlar onun "atmığının" üzerine ellerini yaslayarak kafalarını klozete göme göme kusmaya başladığında makyaj tazelemek için bekleyen diğer kızlar epeyce söylenmişti. Havuzun kenarında beyaz perde gibi ya da slayt gibi bir şey görünce Yakup kaşlarını çatmıştı.Planları arasında DJ performansı vardı ancak slayt cart curt gibi saçmalıklar yoktu. Muhtemelen diğer arkadaşları Karmen'e özel bir şeyler hazırlamak istemişlerdi.
Okula ilk geldiği günden beri kendini apansız bir sidik yarışına sokmuş olan Başak'ın Karmen için slayt hazırlaması tuhaf ve irrite ediciydi. Yakup kontrolü dışında gerçekleşen bu olaya o kadar sinirlenmişti ki canhıraş biçimde bahçeye doğru adımlamıştı.Karmen'in kötü çıktığı tüm anlar geçidi gibiydi. Vesikalık e-okul fotoğrafından biraz fazla kilosu olduğu ilk ergenlik dönemlerine dek olan pek de "hatırlanması" istenilmeyen fotoğraflar geçidi de denebilirdi.
"Noluyor burada?"dedi Yakup sinirle. "Bu fotoğraflar ne."
"Okul birincisi güzel arkadaşımızı üniversiteye uğurlamak için slayt hazırladık. Kalbimiz kadar beyaz bir ekrandan yansıtmak istedik."dedi Başak denen kız sevimli bir gülüşle. Sarhoş olduğu her halinden belli kız apansız sidik yarışını o denli içinde kişisel hale getirmişti ki Karmen'e obsesif bir biçimde haset duyuyordu. Onu buraya davet etmek en başından aptallıktı.
Bu geceyi hafızasında barındıramayacak kadar sarhoş olanlar kikir kikir resimlere gülüyor ya da dansına devam ediyordu. İçkisini tazelemek için duraksayanlar komik sayılabilecek "tombul" yanaklı kızın hallerine yüz ekşitiyor ve "Evrim değil,devrim..."diye mırıldanarak es geçiyorlardı.
"Kapat şunu!"diye gürledi Yakup hırsla.
"Seni yolarım ben orospu!"
Adil sevgilisinin yakasından tutmaya çabalasa da kız çoktan Başak denen kızın saçlarından kavramıştı. "Kız kavgası!"naraları eşliğinde araya giren fırsatçı ergen oğlanlar kızları ayırma bahanesiyle mevzuya giriyorlardı. Daha da fenası kızın arkadaş grubuyla diğer arkadaşlar arasında durduk yere bir husumet patlak vermiş,ufak gruplar halinde sözlü sataşma da yükselmişti.
Karmen ise donakalmış bir ifadeyle hala "Domuzcuk Dünya Güzeli" yazısına bakıyordu.
Yakup beyaz fontu savurmak için uzansa da Tuğkan ondan önce davranmış,tek darbeyle savurup attığı fontu ve cihazı patlatmıştı.
"Karmen..."dedi Yakup telaşla. "Özür dilerim."
"Yanımda bile değildin."dedi kız sessizce.
"Karmen,özür dilerim böyle bir salaklık yapacaklarını bilse davet edilmezlerdi. Kıskanıyorlar işte..."
"Yanımda değilsin Yakup."diye fısıldadı Karmen hüzünle. "Uzun süredir yanımızda değilsin,tuvaletteydin."
"Midem.."
"Çıplak fotoğraflarını atmak için tuvaletteydin değil mi?"dedi kız kırgın bir tınıyla. "Bizimle eğlenmek yerine orada onu eğlendiriyordun."
"Seni eve bırakacağım."diye mırıldandı Yakup.
Arkalarından sinirle gelen Tuğkan ise Yakup'a bir omuz darbesi çarpıp,kızın koluna uzanmıştı. "Karmen,arabaya geç geliyorum."
"Sen kimi kimin yanından alıp götürüyorsun ?"dedi Yakup oğlanın üzerine yürürken.
"Parti bitti."diye gürledi Tuğkan. "Senin partinde arkadaşına saldırıyorlar,sen daha sikko partilerine devam etme bence."
"Sen kimsin!"diye gürledi Yakup.
Adil arkadaşının kolundan tutarken "Abi,dur bi.."diye araya girmeye çabalasa da Yakup zaten kendi kendine bile ayakta duramayacak kadar sarhoştu.
"Karmen,in onun arabasından!"diye gürledi Yakup sinirle. "Uzun süredir peşinde dolanıyor belli ki kendisi kurgulattı bunu. Aklı sıra sana teselli verecek,yakınlaşacak seninle..."
"Aptal."diye gürledi arabadaki kız hıçkırarak. "Her şeyi mahvettin! Her şeyi bok ettin. Benden değili,senden hoşlanıyor o! Her gün seni ne kadar sevdiğini bana anlatırken senin yaptıklarını bilmek can yakıyor!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Onlyfans
Romance"Yani sadece bir kaç fotoğrafımı sana atmam için binlerce dolar mı? Yanlış mı anladım." "Sadece bir kaç fotoğraf ve ne istersen o bebeğim." diye yanıtladı karşısındaki adam. Ve ekledi. "Sadece bana özel fotoğraflar."