ŞEHNAZ & GÜLŞEN
KADINLAR MÜZESİ
ÖNSÖZ
Çırpındı...
Çırpındı...
Çırpındı ve kaçtığı harabede cansız bedenine rastladı; çırılçıplaktı...
Kalbinden kan yerine katran karası akıyordu. Bu hangi bedenin ölüsüydü? Yerde yatan kadın hayatı dolusuyla seven Grace miydi? Satıldığı labirentin yıldırıcı izlerini taşıyan buna rağmen kurtulmak için direnen Aury miydi?
Onu izleyen bedense bu beden kime aitti? Kaçan ruhsa, yatan bedenin sızısını içinde hisseden ruh kime aitti?
Bu çılgınlıktı.
Mavi harelerini yakan sahne gerçek dışıydı, kalbinden akan katran illüzyondan ibaretti. Gerçekliğini çarpıtabilirdi. Yerde yatan cansız bedenine doğru yürüdü. Yürüdükçe cansız bedene yaklaşmak yerine uzaklaşıyordu.
Kadın vazgeçmedi. Kalbinden akan katranı kendi elleriyle temizleyecekti, cesedine ulaşmalıydı.
Yürüdü, ulaşamadı...
Koştu, cansız bedeni kayboldu...
Harabenin sonunda kendini buldu. O çok merak ettiği ufuk çizgisinin ardını gördü kadın.
Ölüm kadınlar müzesi için kaçınılmazdı.
⁞⁞⁞
Hoş geldin...
Yarası sarılamayan kadınların yaşamına şahitlik edeceksin. Metanetini koru...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADINLAR MÜZESİ
Fiksi UmumMeşru yaşamların ötesinde, kuytuların en dibinde dalaverelerle iş çeviren yobaz çetesinin nezdinde, hüküm süren eziyetin birer aracı onlar. Kim mi? Kadınlar! Fahişe kadınlar! Çaresiz kadınlar! Antika kadar değerli kadınlar! Ama asla satılık mal ola...