FAHİŞENİN AŞKI
YAZAR: ŞEHNAZ & GÜLŞEN
BÖLÜM-23 (Kaçamak Bakışmalar.)
"Ve sanırım kendime hâkim olmayacağım!" diyerek şehvetle o kırmızı dolgunluklara kapanmıştı. Bir bedeni bu kadar istediğini hatırlamıyordu Ronald Rawson!
Uzun bir süredir bu dudakların özlemini çekiyordu. En son ne zaman öpmüştü hatırlamıyordu.
Bir dizini koltuğun üzerine, genç kadının bacağının arasına koyup üzerine doğru eğildi. Onu koltuğa yapıştırıp dudaklarına iyice gömüldü.
Özlemin tadını bu dudaklarda bulmuştu en sonunda. Yıllar önce özlem nedir sevgili karısı öğretmiş lakin sonrasında bezdirmişti.
Yılların tecrübesi kadınları daha iyi tanımasına olanak sağlamıştı. Dahası artık neler olacağını önceden kestirebiliyordu. Fakat söz konusu Grace Campbell olduğunda mantığı devre dışıydı. Tıpkı şimdiki hareketi gibi.
Dudaklarından sadece bir öpücük alıp geri çekildi zorlukla. Derin bir bağa düşmeden, kendini tutmalıydı.
"Sen-evlisin!" nefes nefese acı gerçeği dile getirdi.
"Evet." Yanağını parmağının tersiyle sevdi.
"Sen karını sevmesen de evlisin." Kaşlarını çattı. Mavimsi gri gözleri suçlayarak bakıyordu.
"Ve bana aşkını itiraf ettin." Hatırlatırcasına kafasını salladı. Ne yazık ki o günün güzelliğini kendi elleriyle mahvetmişti.
"Çünkü evli olduğunu bilmiyordum." Suçlayıcı ifadesi derinleşti ve Rawson o gözlerde kırgınlık gördü.
"Olabilir. Ben kendimi bilerek geldim senin yanına."
"Ama ben seni bilmiyorum."
"Bilmediğin bir adama âşıksın!"
Grace derin bir nefes verdi. "Kahretsin." Fısıldadı tükürürcesine. Yaptığının yeni yeni idrakine varıyordu.
Rawson gülümsedi. Geri çekilerek elini uzattı. "Hadi gidelim."
"Nereye?"
"Carter'in evine."
"Neden? Ben burada kalmak istiyorum."
Eğilerek genç kadının kulağına fısıldadı. "Ayıp şeyler yapacağız, burada mı olsun istersin?"
Göğsünden iterek kendinden uzaklaştırdı. Diklenen tavrıyla "Ben seninle hiçbir şey yapmayacağım." Reddetti sertçe..
Ronald küçük bir kahkaha attı. "Ah Grace... Bana karşılık vermeni söylediğim anları özlediğini biliyorum."
Grace acı dolu bir alayla güldü. "Özlemlerimiz ne kadar farklı Ronald."
Ronald'ın yüzündeki alay silindi. Gözbebekleri karanlığa büründü ve yüzü ifadesizleşti. En azından Grace ifadesiz gördü.
Genç kadını saniyeler içinde duvara yapıştırmış, ellerini başının üstünde sabitlemişti. "Evet Grace..özlemlerimiz çok farklı." Sesi kısık ve boğuktu.
Grace yüzüne bakamadı. Bir kapı sesi duydu ve kendini geriye düşerken buldu. Bu odaya geldi geleli kendisine ne yapıldığını anlamadı.
Kıvrak bir hareketle belinden yakalayıp, odasının içindeki özel odasına sokup kapıyı ayağıyla kapattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADINLAR MÜZESİ
General FictionMeşru yaşamların ötesinde, kuytuların en dibinde dalaverelerle iş çeviren yobaz çetesinin nezdinde, hüküm süren eziyetin birer aracı onlar. Kim mi? Kadınlar! Fahişe kadınlar! Çaresiz kadınlar! Antika kadar değerli kadınlar! Ama asla satılık mal ola...