Yaklaşık 1,5 saat süren uçak yolculuğunun bitmesine fazla bir şey kalmamıştı.Amber,"Sadece 2 ay kadar önce İstanbul'dan ayrılırken nasıldım,bir de şimdiki halime bak!"
diye aklından geçirirken,bakışlarını ilk olarak yanında mışıl mışıl uyuyan Derin'e,bir kaç saniye sonra da Sinâ'ya kaydırdı.Küçük kız,tıpkı bir meleğe benziyor,genç adam üzerine giydiği siyah eşofman altı,haki polo yaka tişört,siyah mevsimlik hırka ve yine siyah spor ayakkabılarıyla çok yakışıklı görünüyordu.Hâl böyle olunca
"İlişkimizdeki uyum,kıyafetlerimize de yansıdı sanırım."
diye mırıldanırken buldu kendini.Aynı anda onun bir şeyler mırıldandığını fark eden,ancak ne dediğini tam olarak anlayamayan Sinâ'nın muzip sesi duyulmuştu.
"Neler geçiyor aklından güzelim?"
Genç kadının karşılığı hiç bekletmeden geldi.
"Hiç canım,2 ayda hayatımda ne kadar büyük değişimler olduğunu düşünüyordum.Göcek'e gelirken biri bana orada çok eski bir dosta rastlayacağımı,dahası ona aşık olacağımı söylese,"Sen delisin!"der geçerdim.Oysa şu halimize bak!"
Amber,söylediklerinde gerçekten çok haklıydı.Bazen genç adam da şu kısa sürede yaşadıklarına inanamıyordu.
"Ben de senden farklı değilim aşkım,inan.Bazen bir rüyada olduğumu düşünüyorum ve eğer öyleyse,o rüya hiç bitmesin istiyorum."
diyerek gülümseyip,muzipçe göz kırparak devam etti.
"Şu üzerindeki eşofman-tişört kombineyle bile,aklımı nasıl başımdan aldığını bir bilsen?"
Duydukları sonrasında Amber çok mutlu olmuştu.Yüzü utançtan hafifçe pembeleşirken
"Şiştttt!Biraz daha böyle devam edersen Derin uyanıp bizi duyacak."
diye kıkırdayıp ekledi.
"Ama söylemeden duramayacağım,sen de çok yakışıklı görünüyorsun aşkım."
"Bak bunu duyduğuma çok sevindim bebeğim."
demiş,birazdan ineceklerini anons eden pilotun sesi duyulunca da Derin'in saçlarını hafifçe okşayarak devam etmişti genç adam.
"Hadi babacım,geldik sayılır.Uyan artık."
Küçük kız
"Immmm,tamam babacım!"
diyerek gözlerini açtı,önce Sinâ'yı,ardından da Amber'i öptü.Mavileri,büyükanne ve büyükbabasını görecek olmasının sevinciyle ışıl ışıl parlıyordu.
Aradan yarım saat geçtiğinde,havaalanındaki işlerini bitirmiş,taksiyle Amber'in evine doğru yola çıkmışlardı.Hava,Göcek'in aksine oldukça serin ve kasvetli olduğu halde genç kadının keyfi yerindeydi.Hem halasını,hem de elinde büyüdüğü yardımcıları Figen hanımı çok özlemişti çünkü.
O sırada genç çiftin aralarında oturan Derin pencereden etrafına bakınıyor,bir yandan da heyecanlı heyecanlı bir babasına,bir Amber Ablası'na
"Şimdi neredeyiz babacım?"
"Nevin halanın evine daha ne kadar kaldı Amber Abla'cım?"
gibi sorular soruyordu.Havaalanından çıkarken gelmelerine hiç gerek olmadığını,kendisinin gidebileceğini söylediğini hatırladı genç kadın.Oysa şimdi böyle yolculuk yapmaktan çok memnundu.Sinâ iyi ki onu dinlememişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AMBER
FanfictionEski polis Sinâ,küçük kızı Derin ve güzel doktor Amber'in hikayesi...Kapak için @selinhantol arkadaşımıza çok çok teşekkür ederim ♥️