16°Bölüm

153 6 0
                                    

Hızlı büyüyoruz sanırım,, 700 okunmayı geride bıraktık. Sizi seviyorum. Bu sevgim gün geçtikçe artıyor minik avukatlarım.

En büyük teşekkürüm sizlere <3

İyi okumalaaar

16°BÖLÜM

Eve gelirken, kafamdaki sesleri düşündüğüm gibi susturmak pek mümkün olmamıştı.
Bu yüzden yeşil ışık yandığında daldığım yerden uyanmakta çok zordu.

Arkadamdaki arabalar korna basmasa o düşüncelerden hiç uyanmazdım ama neyse artık.

Eve geldiğimde ilk işim elimi yüzümü yıkayıp pijamalarımı giymek olmuştu.
Hayat çok garipti, sabah bu evden bir hışımla çıkmıştım. Sımsıcak olan ev bana Antartika soğuğunu hissettirmişti.
Onun olmadığı bir sabahta ev sessizdi, normal oda spreyi kokuyordu.

Ama şimdi aşağıdan Giray'ın açtığı şarkı sesi etrafı dolanıyor, gelen yemeklerin zarif kokusu burnuma doluyordu.

Yaşam aslında kan dolaşımı devam eden bir vücut değildi.
Yaşam, mutluluğu hissederek yaşamaktı, bu mutlulukta yalnız kalmamaktı. Sevmek, sevebilmek. Birkaç duyguyu yaşamasını bilmek.

Şanslıydım.
Onun sayesinde.

Aşağıya ikişerli ikişerli indikten sonra mutfağa girdim.
Dışardan söylediği yemekler çoktan gelmişti hatta tabaklara bile koymuştu.

Makarna salatasını tabağıma alıp kattığı içecekten yudumlamayı hayal ederken masaya oturmadan önce ona sarıldım. O da kollarını belime dolayıp alnımdan öptü.

"Hoşgeldin güzelim."

"Hoşbuldum, çok açım. Hadi yemek yiyelim."

Gülerek başını salladığında birbirimize çapraz olarak oturduk.

Giray'dan

Doğduğum günden bu yana bir çocuk olarak yaşadığımı düşünürdüm.
Annem yanaklarımı sıkar, yaptığı yemekleri ağzıma doldururken tek yapmak istediğim annemin mesleğini devam ettirmekti. Küçükken babama özensem de bu düşünce çok saçmaydı.

Babamın yaptığı iş saçmaydı.

Bir şirketi yönetmek ve bu şirkette masum insanların haklarını gözetmeyi göz ardı etmek hiç benlik değildi.
Belki de bu yüzden avukat olmuştum.

Sınavı kazanıp artık eğitimi almak için gitmeye başladığım üniversite, hukuk fakültesindeydim.

Arkadaşlarımın bazıları şehir dışında, mühendislik okumaya, bazıları yurt dışına tıp okumaya bazıları sanayiye gitmişti.

Bazıları da buradaydı fakat ilk günün stresiyle hiçbiriyle iletişime geçmemişti.
Amfiden çıkıp kalabalık sayılacak koridorda kafeteryaya adımlarken bir elimde telefonuma gelen mesajlara bakıyordum.

SAR AŞKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin