21°Bölüm

161 7 1
                                    

Merhabalar en değerli dostlarım şimdi birkaç şey söyleyeceğim ardından bölüme geçeceğiz.

Bugün günlerden 6 Şubat 2024.
Tam bir yıl önceydi ve insanlar uyurken kırdıkları kalpleri düzeltemeyeceğini, kaba konulan yemeğin yarın yenilemeyeceğini bilmiyordu. On ilimizde yaşanan deprem felaketi sadece o illeri değil hepimizi etkiledi. Herkes yardımcı olmaya çalıştı.
Bizim birbirimize kenetlendiğimiz önemli bir gündü.
Bu anlar dün gibi aklımda ve bir yıl geçti...
Fakat herkes o günde bir yanını bıraktı.
İzledin geçeceğini zannediyoruz ama bu iz bizim beynimize koca bir damga bıraktı.
Allah, bize bir daha böyle felaket yaşatmasın. Güzel ülkemizi korusun.
Herkese çok çok geçmiş olsun, yaşamdan çekilen eller yaşama tekrardan dokunsun.
Unutmadık ve asla unutmayacağız!

Bugünle beraber bir haftadır bölüm atmadığını düşünürsek... Kusura bakmayın minik avukatlarım <3

Umarım bölümü beğenirsiniz, bu hafta okullar açıldı nasıl geçiyor?

İyi okumalar diliyorum hepinize sizi seviyorum

21° BÖLÜM

Hayatta yaşadığımız olumsuz şeylerden sonra asla eskisi gibi olamazdık.

Ne geriye döndüğümüzde o eski mutluluk ne de eskiden gelen o bağlılık kalırdı ortada.

Her ne kadar halledilen sorunlar olsa da kalpte bitmiyordu hiçbir şey. Belki de yeni başlıyordu...

Üç gün boyunca evdeydik.

İlk gün hastalığımdan dolayı büroya gitmemiş bütün randevuları iptal etmiştim, ikinci gün ilaçlar yüzünden bitap düşen vücudum buna izin vermemişti.

Bunu daha önceden de söylemiştim küçükken geçirdiğim bronşit yüzünden çok kolay hasta olabiliyordum, kolay kolay da geçmiyordu.

Üçüncü gün gitmek için erkenden alarm kurup uyandığımda Giray yanımda uyuyor ve bugünü evde geçirip iyice toparlanmam gerektiğini söylemişti.

Yani ilk iki gün bedensel, üçüncü gün Giraysal izinliydim.

Bu üç gün boyunca o da beni bu Koca evde yalnız bırakmaya hiç sıcak bakmamış ve benimle kalmıştı.

İşlerin biriktiğini, ertelenen müvekkillerle beraber daha dolu birkaç gün bizi bekliyordu.

Fakat bunu şuanlık dert edemiyordum.

Çünkü insanların ilişkisine bakarken kendi ilişkimi askıya almak yerine bence öncelik kendi ilişkime ait olmalıydı.

Yüzüğü bulamamıştım. Giray bu muhabbeti bir daha hiç açmamıştı ama yemek yerken gözlerini yüzük parmağıma bakarken yakalamıştım. İçimde vicdan azabı tohumları yavaş yavaş büyüyordu.

SAR AŞKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin