26. Bir Meleğin İntikamı

253 55 13
                                    

   "Sen nereden bilebilirsin ki, hiç çizilmemiş dizlerin."

  Ela minik öğrencilerinin yanına gittiğinde benim yolum da farklı bir yöne düşmüştü.

   "Bu sefer ağzından bir laf al."

   Hastanenin önünde öylece dikilmiş, yüksek mimarisini izlerken bir kadın geldi. Elindeki bastonu ile bacağıma vurdu ve aksi bir bakış attı.

   "Gösteriş yapmaya mı geldin?" diye bir de bağırınca anlamayarak kırışmış yüzüne baktım.

    "Ne diyorsun teyze?"

    "Duymuyorum seni! Bağır!"

     "Ne diyorsun teyze!?" diye bağırdığımda çevredeki insanlar bir anda bize döndü. Herkesin suratına yargılayıcı bir ifade oluştu anında. Yanlış anlaşıldığımı fark ederek doğruldum ve kulağımı gösterdim. "Duymuyor! Duymuyor!" dedim izah etmeye çalışarak.

   "Bence bahane şimdi sizi videoya çekeceğim. Nasıl eziyet ettiğinizi tüm dünya görecek!" diyen kadın ile dönüp teyzeye sonra gözüme soktuğu beş kameralı telefona baktım.

   "Neden videoya çektiğini anlamadım." dediğim sırada yanına bir adam geldi ve kadına garip garip kafa salladı.

   "Benim 233 takipçim var. Ben paylaşırım videoyu. Siz hiç dert etmeyin."

    Kadın tam yaşlı teyzeyi videoya çekeceği sıra teyze bastonu öfkeyle savurdu.

  "Fısıldaşmayın!"

   Bir anda vurduğu telefon yere düşecekken hızla eğildim ve havada yakaladım. Bozulmuş paltomun eteklerini tutup doğrulduğumda kadınla göz göze geldik.
 
   "Teşekkür ederim." dedi şaşkınca.

    "Önemi yok. Teyze sağır. Dikkat edin."

    Arkamı dönüp aralarından sıvıştım ve hızla oradan uzaklaştım.

    "İnsanlar cidden zıvanadan çıktı."

     Ellerimi ceplerime soktuğum esnada geçen yalakalık yapan elemanı gördüm. Sessizce peşi sıra yürümeye başladım. Birkaç kişi ile birlikte koridorda geziniyordu.

   "Anlamıyorum." dedi isyan edercesine. "Her hafta sonu gidiyor ve inatla beni götürmüyor."

    Yanındaki gözlüklü kız kafasını itina ile salladı.

   "Evet. Bence seni bilerek götürmüyor." dediğinde genç dönüp ona ters bir bakış attı.

  "Farkındayım, dile getirmene gerek yok."

   Gözlüklerini geriye ittiren kız yüzünü başka bir tarafa çevirmişti.

   "Sen neden oraya gitmek istiyorsun ki? Ormanın ortası. Hiçbir eğlencesi yok. Senlik değil Emre."

   Demek problemli insancığın adı Emre'ydi.

   "Madem bu kadar sıradan bir yer ben niye gidemiyorum abi?" dediği esnada gözlüklü kız tek kaşını havaya kaldırdı.

  "Orada genelde komadaki hastalar oluyor. Yıl dönünce bazı hastaların şehir hastanelerinden oraya taşıyorlar. Çok büyük aksiyon dönmüyor. Şehir hastanelerinin hasta sayısını bu şekilde belli bir seviyede tutuyorlar." dedikten sonra alt dudağını ısırdı. "Oraya gelen hasta yakınları biraz problemli oluyorlar. Sonuçta yakınları ne ölü ne de yaşıyor." dediğinde hepsi sessizleşti.

   "Buradaki sebebi anlayamadım ama Betül." dedi Emre inatla. "Ben de görmek istiyorum."

   "Şu kız yüzünden olabilir mi acaba?" dedi uzun boylu erkek.

Bir Meleğin İntikamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin