21. Bir Meleğin İntikamı

262 65 38
                                    

"Yapraklarım savrulur diye korkarken dallarım kırıldı..."

Yatağın ucuna yaklaştı biraz daha. Gözlerini gözlerime dikmişti. Kadrajıma girmeye çalıştığını anlayabiliyordum ama bakamıyordum.

"Neyden korkuyorsun?"

Gözlerimi kapattım.

"Bana olan düşüncelerini bilmekten." dedikten sonra derin bir nefes aldım. "Zaten yeterince ortada. Duymak istemiyorum."

Soğuk zemin alkolün etkisini bedenimden yavaş yavaş silerken ufak bir ayak sesi işittim. Çıplak ayağını zemine koyduğunu anladığım esnada kapalı gözlerimin üzerine elini koydu. Nefesimi tuttum. Hayır, göğsümdeki bu ağrı ondan kaynaklı değil.

"Ben de korkuyorum." dediğinde kaşlarım çatıldı.

"Ben bunu duymamak için düşüncelerini okumuyorum." dedim sinirle. " Sense bana gelmiş fiilen söylüyorsun."

Ellerimi yumruk yaptığım esnada alnıma değen tüy gibi bir şey kapalı gözlerimi açma isteği uyandırdı. Elimi başımın altından kaldıracağım sıra durdu beni.

"Okur musun?" dedi sesi çok yakından geliyordu. Paniklememe sebep oldu. Gerildim.

"Hayır."

"Lütfen."

Dişlerimi birbirine bastırdım.

İstemesem bile sanırım ilk kez benden bir konuda ricada bulunuyordu. Bu konu olması ne kadar can sıkıcı olsa da.

Nefesimi tuttum ve ısrarla kapalı tuttuğum zihnimi açtım.

"Korkuyorum..."

Sinirle elimi gözümdeki eline attığımda bir sonraki cümle beni durdurmuştu.

"...ya başım bu istek yüzünden belaya girerse?"

İstek?

Dudaklarımın üzerine değen tedirgin dudaklar. Göğsüm hızla inip kalkarken dudaklarımı araladım. Hayır...hayır...bunu yapmamalıyım. Hayır... hayır...

"Yine de yapmalıyım."

Duyduğum fısıltı ile kafamı kaldırdım ve biraz daha ona yaklaştım. Elimi ensesine attığımda hafifçe geri çekilmek istemişti. Engelledim. Bunu o başlatmıştı. Buna o sebep olmuştu. Şimdi kaçamazdı. Yattığım yerden hızla doğrulup da oturur bir hal aldığımda geri çekildi. Gözlerimin üstündeki eli aramıza düşmüştü ama ben gözlerimi açmaya henüz cesaret edememiştim.

"Benimle oynama."

Sözler benden izinsiz çıkıyordu ağzımdan. Sanki çok korkuyordum. Çok korkuyordum tekrardan yüz çevirilmekten. Öyle çok korkuyordum ki...

"Yeniden sana bel bağlayamam."

"Sence ne kadar mantıklı Alp?" dediğinde gözlerimi açtım ve onun solgun yüzüne baktım. "Ölmüş ve dirilmiş bir adama ilgi duymak..." diyerek kendi sözünü kesti ve sesli bir nefes alıp gözlerime baktı. "Dış kapıdan çıkıp banyodan içeri giriyorsun. Zihnimi okuyabiliyorsun, ışınlanabiliyorsun..." kafasını iki yana sallarken yüzünü buruşturdu. "Ne kadar korkunç olduğunu bir düşünsene. Hiç kimsenin tanımadığı bir adamı bir tek ben tanıyorum."

Gözlerimi gözlerinde gezdirirken kaşları çatıldı.

"Ayrıca...." dedi şüpheci bir tavırla "...seni hatırladığım için mi bana yaklaştın?"

Gözlerim arkasındaki dolaba kaydığında oturduğu yerden kalkmaya niyetlendi. Ellerimi beline koydum ve yere sabitledim.

Bir Meleğin İntikamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin