10

225 21 8
                                    

Merabalar.
Keyifli okumalar.
*******************************

Büyük malikanenin sessizliği bir bir ortaya ölüm yiyenlerle bozulurken,karanlık lord kendi düzenlediği bu toplantı için sabırsızca sandalyesinde oturmuştu. Şöminenin içinden çıkan ölüm yiyenler,asaları ile kendilerini temizlerken lordun önünde eğilmeyi de ihmal etmiyorlardı.

Nitekim,karanlık lordun kırmızı gözleri şöminenin içindeyken,birilerini beklediği aşikardı. Bellatrix bile sabırsız bir şekilde deri ayakkabısının ucunu yere vuruyordu.

Herkes üç soylu gencin,'kölelerini' getirmesini iple çekiyordu. Karanlık lord her ne kadar sır saklamayı iyi başarsa bile,dedikodunun çabuk yayılma gibi bir huyu vardı.

En sonunda,bütün o fısıldaşmaların ardından şömine ateşi parıldadı,sırayla iki erkek bir kız,kollarını sıkıca kavradıkları gençleri büyük salona doğru ilerleterek karanlık lorda gösterdi.

"Lordum." Asil bir tavırla eğilip,saygılarını bellirtiler,karanlık lord ise oralı bile olmadan yüzüne yerleştirdiği büyük,sadist bir gülümsemeyle zorla ayakta tutulan gençlere bakıyordu.

Harry,kafasını kaldırarak iki arkadaşına baktı. Ron,zar zor ayakta duruyordu. Her tarafı eski püskü,yırtık ve yıpranmış kıyafetlerinden gördüğü kadarıyla yaralıydı. Kolundaki sargı,yeni kanadığını belli edercesine koyu kırmızıya boyanmış,gencin halini ortaya çıkarmıştı. Yüzü de pek iyi değildi.

Hermione ise berbat haldeydi. Siyah saçlı cadının sert tutuşu arasında,sanki her an düşüp bayılacak gibiydi. Solmuş ince dusakları kuruyarak aralanmıştı,gözleri bayık bakıyordu. Kıyafetleri kan içindeydi,muhtemelen kısa süreli bir büyü altında bilinci açılmıştı.

Kendisi ise Hermione'nin aksine biraz daha iyi sayılırdı. Evet,dün baya bir işkenceye maruz kalmıştı. Ancak,Narcissa merhamet ederek yaralarının bir kısmını hissetmemesini sağlamıştı. Uyuduğu yatağın komforu ve Hermione ile Ron'un aksine nazik ve kibarca tutuluşu ise ayakta kalmasına yardım ediyordu.

Karanlık lord memnunca gülümsedi "İyi,çok iyi bir iş çıkardınız! Güvenim boşa çıkmadı." Ellerini arkasında birleştirerek salonda yürüyerek üçlünün önüne geldi "Seçilmiş çocuk,ölümden beter." diyerek yalandan acımış gibi yüzünü buruşturdu.

Harry'nin öfke ile parlayan yeşil gözleri ile kahkaha atarak "Bu haini iyi bir hale sokmuşsun Draco!" diyerek üstünü ve halini işaret etti,ardından arkasını dönüp,masaya baktı.

Bütün ölüm yiyenler,zevkle gülümsüyordu. Sadece bir kişinin suratında ifadesiz bir hal vardı. Woods ailesinin geride kalan tek varisi,Ava. Ava Woods,kardeşi Josephine Alien Woods'un aksine karanlık lord'a sadık kalarak ölüm yiyen armasını layikiyle taşımıştı. Savaşta çok işe yarayan Ava,kardeşi Josephine yargılanırken,öldürülmemesini asil kanı ile alakanlıdırarak durdurmuş,Azkaban'a gitmesini sağlamıştı. Ancak,ne olduysa Josephine bir şekilde köle olmak üzere geri getirilmişti.

"Ava,Woods'ların son asil varisi." Ava çatık kaşlarıyla kafasını kaldırarak lordun kırmızı gözlerine baktı "Emredin lordum." Lord gülümsedi "Hain kardeşin Josephine de aynen böyle,biliyorsun." Ava uzun tırnaklı elini sıktı "O artık benim kardeşim değil,lordum." Lord kısa bir gülmenin ardından "İşaretimi sonuna kadar hak eden sayılı kişilerdensin." diyerek yerine oturdu.

"Zaferimizin şerefine!" diyerek asasını salladı Lord,masaya yemek ve şaraplar gelirken,bütün ölüm yiyenler "Şerefe!" diyerek kadeh kaldırdılar. Ava ise,hala üçlüye bakıyordu.

******************************

Bölüm sonu.

Ne düşünüyorsunuz bakalım?

Beklentilerinizi karşılayabilecek kadar şaşırtıcı mıydı bilmiyorum,ama işte.

Adios.

MoranaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin