Merabalar.
Keyifli okumalar.
*******************************Karanlık malikane yine insanlarla dolmaya başlarken,lord burnundan soluyordu. Sadık yandaşı Bellatrix bile konuşmaya çekinirken,kocası Rodolphus deli karısına göz kulak oluyordu. Onlara karı koca diyemezdiniz,kıvırcık cadı ona deli gibi aşık kocasına karşı hiç bir duygu göstermemişti. Gözü karanlık lord ile kör olmuş,takıntılı hale gelmişti.
Şöminenin içinden çıkan sarışın yeğeni ile kocaman sırıttı Bellatrix "Draco!" Draco teyzesinin sesi ile irkilerek ona döndü "Efendim teyze?" Bellatrix eteklerini kaldırıp yeğeninin yanına koştu "Lord bana Woods'a işkence etme hakkı verecek!" diyerek ellerini bir birine çırptı. Hala kocaman sırıtıyordu.
Draco kaşlarını çattı "Josephine Blaise'in sorumlulığunda Bella." Bellatrix göz devirdi "Küçük Woods değil, büyük olan." Draco'nun gözleri korku ve endişeyle parladı "Ne demeye çalışıyorsun?" Bellatrix tam bir şey diyecekken Rodolphus "Bellatrix!" diyerek karısına yanına gelmesini işaret etti. Bellatrix göz devirerek eylencesi yarıda kalmış gibi sinirle yürüyerek gitti.
O sırada kendisi gibi apar topar çağırılmış olan arkadaşları görüş alanına girdi,ikisininde üstünde aceleyle geldiklerini gösteren bir ifade vardı,Pansy'nin ruju taşmış,Blaise'in paltosu elinde kalmıştı. Siyah saçlı ve siyahi genç arkadaşlarını görür görmez ona doğru koştular "Draco,neler oluyor?" Draco endişeyle ikisine baktı "Lord Ava için hiç iyi şeyler planlamıyor."
İkisinin de yüzünde korku baş gösterirken,lordun yandaşları herkesi masa başına çağırdı. Ölüm yiyenler,ölüm masasına otururken,tekrar bir sessizlik hakimdi. Herkes karanlık lordun konuşmasını bekliyordu korku ve sabırla.
Lord gözlerini bütün ölüm yiyenlerinde gezindirdi,en son Pansy'den geçirip,sinirli bir nefesle "Woods nerede?" diye sordu tehditkarca. Kimseden ses çıkmazken,Blaise,Draco ve Pansy ebeveynleri ile göz göze geldiler. Nymeria ve Narcissa bir birlerine baktılar. Yoksa,geçmişte bir şeyler ters gitmiş,ve Avianna yakalanmış mıydı?
Akıllarından bin bir türlü düşünce ve senaryo geçerken,lord asasını sıkıca kavradı. "O kendini bilmez,çağrılarıma yanıt vermemekle birlikte ortalıkta yoktu!" diyerek şüpheli bir tavırla masanın ucunda oturan yaşlı adama baktı.
Sessizlik devam ederken,kim ne demesi gerektiğini bilemiyordu. Lord planlarını öğrenirse,işin sonu hiç iyi olmazdı. "O kızı bulup,bana getirin!" diye emir verdi lord,sinirden gözü dönmüştü. Ava'ya en onurlu yandaşlarımdan demişti,ama Ava ortalıkta yoktu ve karanlık işareti nerede olduğunu saplayamıyordu.
☾︎
Üçlü hızlı adımlarla Malfoy malikanesine gelip içeriye geçtiler. Harry,Hermione ve Ron onları burada bekliyorlardı. Üçü telaşla gelince Hermione kaşlarını çattı "Ne oldu?" Pansy telaşlı bir şekilde "Lord'un planımızı öğrenmesi an meselesi!" diyerek volta atmaya başladı.
Draco ellerini platin sarısı saçlarına attı "Ava ortalıkta yok,lord şüpheli." diyerek kafası karışan üçlüye bir açıklama yaptı. Ron yüzünün beyazladığını hissetti "Ne yapacağız?" Blaise "Bizde bunu anlamaya çalışıyoruz." diyerek kendini koltuğa attı. Bir şekilde Ava'yı kurtarmalı ve lordun bir daha onu aramamasını sağlamalılardı. Ama nasıl?
*******************************
Bölüm sonu.
Ne düşünüyorsunuz bakalım?
Sizce ne yapacaklar?
Bu arada sanki olay örgülerini fazla Ava'nın etrafında çeviriyormuşum gibi geliyor,sizce de öyle mi?
(Maalesef bu bölüm medya yok.)
Adios.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Morana
أدب الهواةFelaket zilleri çalsın,Lord Voldemort kazandı!-Blairon,Pansymione,Drarry Not-Hikaye Va-t'en isimli kurgumla birleşiktir.