BİR SEVDANIN BErDELİ

SÜPRİZ

   Buğulu gözlerle Ateşe bakıyorken onun gözleri dudaklarımdaydı. Nasıl hissettiyimle ilgili hiç bir fikrim yoktu. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi.
Ateş alnını alnıma yasladı.
" Çok güzelsin, tarif edemiyeceğim kadar güzelsin " dedi sıcak nefesi dudaklarıma çarparken.
  Söyledikleri nerdeyse bayılmama neden olacaktı. Bu adama ne oluyordu.
Derince yutkundum. Alkış seslerini duyunca  bir birimizden uzaklaştık.
  Ateş elimden tutarak masamıza doğru götürdü beni.
   Aslının yüzündeki imalı sırıtışı görünce yanaklarım ısınmaya başladı.
  Bu küçük cadı başından beri bizi izliyordu değil mi?.
 

   *
   Düğünde gerçekten çok eğlenmiş ayrıca çok da yorulmuştuk.
Aslının  sızlanarak odasına gitmesi işime gelmişti aslında.
  Havin anne kızının haline başını sallayıp güldü.
" İyi geceler " Selin somurtarak yanımızdan geçip gitdi.
  Havin anne bize dönüp
" Hadi iyi geceler hepimize " dedi.
"İyi geceler " diyerek Ateşle birlikte odamıza geçtik.
  Odaya geçer geçmez hemen banyoya koştum. Ateşin yüzüne nasıl bakacaktım bilmiyorum. Neden böyle bi şey yapmıştı ki sanki.
Banyoda işlerimi hallettikten sonra odaya geçtim. Ateş yatakta bir eli  başının altında diğer eli karnının  üstünde olmakla sırtüstü uzanmış tavanı izliyordu.
  Bi şeyler düşünüyordu ama şuan soramazdım.
Ürkek adımlarla yatağa yaklaşıp yatağın boş tarafına uzandım. Sırtım Ateşe dönüktü. Gözlerimi sıkıca kapattım. Hemen uyumam gerekiyordu. Ve en az 1 hafta Ateşle konuşmamam .
" Narin?"
Al işte.
"Pişman mısın?"

"Ne?" Ateşe döndüm.
" Öptüğüm için pişman mısın?"
Beni mi düşünüyordu?.
" Ateş bak sana karşı dürüst olucam biz seninle AteşKes yaptığımızdan beri biliyorsun ki aramız daha iyi ama bu bizim ya da belki de benim her şeyi çabuk kabul edeceğim anlamına gelmiyor , her şeyden önce bir birimizin fikrine saygı duymalıyız değil mi ? Yani orda yaptığın şey yalnışdı , biz daha o -"
"Anladım özür dilerim bi daha olmayacak " dedi sert bi şekilde.
" Ateş" mırıldandım. Gözlerini gözlerime dikti.
" Ben eski Ateş olmanı istemiyorum, eskiden çok soğuktun yanına yaklaşmama izin vermiyordun , şuan iyiyiz ama gerçek evliler gibi davranman hem de birden bire böyle yapman çok tuhaf geldi,anlıyormusun yani aramızda "
Elini yanağıma koydu.
"Anladım ahu gözlüm" kalbim yerinden fırlayacak gibi oldu. Ben bu adama ne anlatıyorum bu ne yapıyor , acaba Ateş de benden hoşlanıyor ola bilir mi?
Birden elini hemen geri çekti.
"Yarın seni bi yere götüreceğim" dedi yeni aklına gelmiş gibi.
" Nereye?ayrıca şirket?" Dedim telaşla.
" Bi gün de şirkete gitmeyi veririm batacak değil ya"
Şaşkın gözlerle Ateşe baktım. Ciddiydi. Bu adam tatil günleri bile çalışma odasından çıkmazken şimdi neden böyle söyledi?.
"Tamam "dedim uzatmadan.
"Güzel iyi geceler o karıcığım "
"İyi geceler "
Kendimi uykunun kollarına bıraktım.

*
  Ah gerçekten mi en son kendimi uykunun kollarına bırakmıştım. Ne ara Ateşin kollarına geçiş yapmıştım ben. Hiç bi fikrim yok. Başım Ateşin göğüsündeydi. Kollarımı beline sarmıştım. Bu inanılmaz. Yavaşça başımı kaldırdım. En azından uyuyordu. Beni bu halde görsün istemezdim. Kalkacağım sırada gözlerim dudaklarına kaydı.
Utançla hemen gözlerimi kapattım. Dün geceyi hatırlayınca bütün kan sanki yanaklarıma toplanmıştı.  Kıpırdanma hissedince gözlerimi açtım. Ateş uyanmış sırıtıyordu. Ne yani uyanıkmıydı en başından beri.
Uzaklaştım hemen. Gözlerim bütün odada gezdikten sonra Ateşin gözlerinde durdu. Yutkundum.
Dalga geçer gibi bi ifade vardı yüzünde.
Ama şaşırtarak bi şey demedi. Eliyle yüzüme gelen saçları kulağım ardına topladı.
  " Günaydın "dedi sakin bi  sesle.
"Günaydın "
" Banyoya sen mi girersin yoksa önce ben mi gideyim?"
Alay mı ediyordu.
" ben ,ben gidiyorum hemen " diye atladım. Ardından koşarak banyoya girdim.

 
  
*  Feride hala ve Havin anne bahçede oturmuş bi şeyler konuşuyorlardı. Feride halayla aramız artık iyiydi. O gün yaptıklarından sonra pişman olup özürler dilemişti. Aslında onu suçlamıyordum. Sonuçta ben daha yeni katıldım aileye hem de o fotograf yalnış anlaşılmaya aşırı müsaitti ki zaten amaçları da oydu. Neyse ki  o meseleleri Ateşler halletmişlerdi. Göndereni bulmuş ve onu kendi yöntemleriyle cezalandırmışdı. Ateşin tersinden bu yüzden çok korkuyorum.
 
"Yenge bana ilaç versene başım çatlıyor ya " Asaf mutfak kapısında durarak seslenmişti.
"Tamam yengeciğim"
  İlaç ve suyu alıp Asafa uzattım.
"İyimisin Asaf ?"
Asaf ilacı içtikten sonra bardağı bana uzatıp başını sağa sola salladı.
" Değilim yenge hiç iyi değilim "
Kaşlarımı çattığımı görünce "ama olucam" diyerek devam etti.
"Asaf istersen anlata bilirsin biliyorsun değil mi?"
"Biliyorum yenge hanım ama merak etme büyük bir şey yok" dedi tebessüm ederek.
"Tamam sen bilirsin "
Gülümseyip bahçeye doğru yürüdü.

Asaf üniversite son sınıfdı. Arada Ateş ve babamla şirkete gider onlarla işleri öğrenir. Üniversteyi bitirdikten sonra  şirkette çalışıcak o da.

  Mutfaktaki işleri halledip odaya çıktım. Bi' kaç dakika sonra Ateş odaya girdi.
" Ama karıcığım sen hazır değilsin "dedi sitemle. Nedense bu hali çok tatlı gelmişti.
"Ne ?"
" E Narin dedim ya bu gün seni bi yere götüreceğim"
"Evet ama sen çıkınca ben iptal ettin sandım"dedim masumca.
" Hazırlan bakalım güzelim o zaman , ben sadece süpriz için çıkmıştım "
Şimdi güzelin miyim diye sormak vardı da neyse.
"Süpriz mi?"
"Narin hanım artık hazırlanır mısınız?"
"Tamam "dedim uzatarak.

Bi süre sonra hazırlanmıştım. Nereye gideceğimizi bilmediğim için çok abartılı bi şey yapmamıştım.
Ateş hazır olduğumu görünce yataktan kalktı.
"Yine çok güzel olmuşsun " elini uzatınca elini tuttum . Bana her güzel dediğinde heyecanlanıyordum ve bu karşısı alınmaz bi şeydi.
Birlikte odadan çıktık.

"Oo nereye böyle çifte kumrular?" Aslı sırıtarak sordu.
"Ben de bilmiyorum Aslı"dedim sakince.Ateşin elini sıktım istemsizce.
" Oğlum ? Nereye?" Havin anne bizi baştan sona hayranlıkla süzdü.
" Bu akşam dışarıda olucaz anne siz bizi beklemeyin"
" Tamam oğlum" dedi annem gülümseyerek.
  Aslının bakışlarının hedefi olmuş şekilde evden çıktık.
Arabanın kapısını açacağım sırada Ateş elimi tuttu.
"Bana bırak" şaşırmıştım.
Ateş kapımı açınca ön koltukta yerimi tuttum.
Bu sırada Asafın arabası geldi. Asaf düşünceli halde içeri girdi.
Ateş de sürücü koltuğunda oturdu.
"Nesi var bunun? Bu gün şirkete de gelmedi?"
"Bilmiyorum baş ağrısı vardı en son "
Asaf için endişelenmiştik. Bizi  görmemişti bile. Başka zaman olsa Aslı gibi o da imalı bakışlar atar bi şeyler söylerdi.

* Nereye gidiyoruz bilmiyordum ama evden çok uzaklaşmıştık. Hava artık daha da kararmıştı.
Yolculuk boyu hiç bir şey konuşmamıştık. Arada Ateşle bir birimize kaçamak bakışlar atıyorduk.
  
Bir süre sonra araba durdu.
" Geldik " dedi Ateş sonunda.
Arabadan indik .
"Birazcık daha yürüyeceğiz Narin"
"Tamam "dedim sorun yok der gibi.
  Yan yana bi şekilde kumsala doğru yürüdük.
  Biraz sonra karşımıza çıkan manzarayla gözlerimi kırpıştırtım.
Ateş mi hazırlamıştı bunu?
"Evet" Ateş soru dolu bakışlarımı görünce merakımı anlayarak cevaplamıştı.
"Gel "dedi elini uzatarak elini tuttum. Birlikte yürüdük. Elini tutmaya artık alışmıştım. Ama her zaman kalbimi hızlandırıyordu.
Ah evet Ateşle ilgili her şey beni heyecanlandırıyordu.
  
" Bu gün bir şeyleri konuşmak için seni buraya getirdim. Söyleyeceklerim benim için önemli olduğu için böyle bi şey yaptım. Özel olsun istedim "
Yutkundum. Ne söyleyecekti ki. Aklıma bi şeyler geliyor ama hazır deyilim ki .