YIKIM

157 9 2
                                    

   
 
     Nehirden.

Gözlerimi karşıdaki beyaz duvara dikmiş oturuyordum.
O evden nasıl çıktım nasıl geldim hastaneye bilmiyorum.
Saatlerdir bekliyoruz.
Annem ablama sıkıca sarılmış ağlıyordular.
Ben ise onların  karşısında oturmuşdum.
Sanki yabancı gibi bir süre onları izlemiş, sonra beyaz duvara dikmiştim gözümü.
Başımı duvara yaslamış doktorların çıkmasını ,bir şey söylemesini bekliyordum,bekliyorduk.

Bir az sonra doktor çıktı ameliyyat odasından.
Hepimiz hemen ayaklandık.
Annem hızlıca gözlerini silip"doktor hanım bize iyi haber verin nolur"dedi.
Doktor yüzündeki acıyan ifadeyle" ameliyat iyi geçti. Hastayı birazdan normal odaya alacağız.Ama önümüzdeki 24 saat kritik. Kalbi çok zayıf. İkinci bir krizi atlatamaya bilir.Geçmiş olsun "dedi.

Babam atlatmıştı.Beni bırakmamıştı.
Gülümseyerek ablama sarıldım.

*
Babamı normal odaya almışlardı.
Doktor yormamamız gerektiğini söyleyip içeriye almamıştı.
Yarım saattir bekliyorduk.
İçeriye giren hemşire uyandığını söylediğinde annem hemen içeriye girmek istedi.Ama izin vermemişlerdi.
Doktor geldiğinde içeriye geçti. Biz yine kapı önünde bekliyorduk.
Bir az sonra çıkan doktor babamı göre bileceğimizi söylediğinde doktora teşekkür ederek içeriye geçtik.
Babam gözlerini açmıştı.

Annem hemen gidip sarıldı.
Ablam yanında kalan küçük kısıma oturup elini tuttu,öptü yanağına bastırdı elini.
Ben yutkunarak baktım sadece ona.
Onu böyle görmek beni sinirlenmişti .

Annem geri çekildiğinde babam bana bakıp"Zeynep ben doğru mu görüyorum? Bizim Nehir ağlamış mı? Sanki gözleri kızarmış" dedi.
Kollarımı göğsümde birleştirip " Ne münasebet canım?neden ağlayacakmışım?" Dedim.
Babam güldü.
Hemen  gidip sarıldım.
"Demek ben yalnış görmüşüm.Haklısın Nehir Alaca gözyaşı nedir tanımaz. "Babam dan ayrıldığımda ellerimle yanaklarımı sildim"tanımamalı da"diyerek lafını bitirdi

Başımı salladım.
"Beni çok azıcık korkutmuş ola bilirsin ihtiyar"dedim sesimdeki hafif sitemle.
Kaşlarını çatıp " ihtiyar mı ? Sana taş çıkarırım ben"dediğinde hepimiz güldük.
"Evet kesin çıkarırsın. Doktor dedi kalbin çok yavaş atıyormuş. Hatta bundan önce de belirtiler olduğundan eminler. Bize söylememişsin bile "annem söylendi.
" İyiyim ben. Geçti "
Ben kalktığımda ablam sarıldı babama.
"Bir daha olmayacak değil mi?"ağlayak sordu ablam.
Babam bir şey demedi.

Hemşire gelip çıkmamazı istediğinde çıktık.

Narinden.

Duyduğum şeyin ağırlıyla  odama koşarak çıktım.
Ateş arkamdan seslense de umursamadım.
İçeriye geçip kapıyı kapattım.
Sırtımı kapıya yasladım. Ağlayarak yere çöktüm.
" Narin aç kapıyı" Ateşin sesini duyduğumda ağlamam şiddetlendi.

Ona bir çocuk veremeyecektim.

"Narin aç şu kapıyı yoksa kırmak zorunda kalacağım"
Sesindeki eminlik beni korkuttuğu için gözümdeki yaşları sildim. Kalkıp kapıyı açtım.
Yüzüne bakmak istemediğim için başımı kaldırmadan geri çekilip odanın ortasına doğru adımladım.
Ama bir adım atmıştım ki Ateş kolumdan tuttu.
Gözlerimi kapattım.
Yanağıma yeni bir yaş düştü.
Yaş süzülerek yanağımda kendine yol çizerken Ateş eliyle yaşı da çizdiği yolu da sildi.
Elleri yüzümü avuçladığında gözlerimi açtım.
"Sakın , o ahu gözlerinden yaş akmasın" dedi.
Dudaklarım titredi.
"Ateş"diyip hemen sarıldım ona.
O da bunu bekliyormuş gibi sıkıca sardı beni.
İçine hapsetmek ister gibi sarıldı bana.
Saçlarımı öptü.Ellerini saçlarımda gezdirdi. Rahatlatmak ister gibi okşadı saçlarımı.
Daha da sokuldum ona.

BİR SEVDANIN BErDELİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin