Ya kimse duarsa?
Kimse duyamaz...~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Yalnızlaığa alışmış bir insanı sevmek,
meşakkatlidir...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~Yemekhane aramız geldiğinde, Nisayla beraber yemekhaneye indik. Yemekte kuru fasulye, bulgur vardı. Kuru fasulye, pilav dururken, bu neyin nesiydi şimdi?
Yemeklerimizi aldıktan sonra masamıza doğru ilerlerken Ali'yi gördüm. Yemek yiyordu ama yalnız da değildi. Yanında bizim sınıfta gördüğüm turuncu saçlı bir erkek, bir de siyah saçlı kız vardı. Beraber yemek yiyorlardı. Bir de anlaşılan keyifleri yerindeydi. Kahkaha atıyorlardı.
Biz kendi masamıza oturup yemeğimizi yemeye başladık. "Biliyormusun?" Dedi Nisa. Gözlerimi Ali'den çekip, Nisaya çevirmek zorunda kaldım. "Aleyna bugün okula cropla gelmiş. Yani sabah üstünde gömlek vardı ama şimdi crop var. Sürekli Ali'nin yanlarında dolaşıyor."
"Şu kız kim?" Yazdım deftere. Ve Nisaya gösterdim.
Ali'nin yanındaki kıza göstererek. "O mu?" Dedi. "Yan sınıftan biri. Onlar öyle takılıyor. Bu her sene böyle"Yine yazmaya koyuldum. "Ama, onlar dün yoktu"
"Vardı, yani kız vardı. Yanındaki Ayaz yoktu."
"Kızın ismi ne?" Yazdım.
"Işık" dedi. "Hatta sabah yağızla kavga ederken ayırmaya çalışıyordu."
Ben neden hiç fark etmedim?
Ali'yle göz göze geldiğimizde dona kaldım. Bana gülümseyip göz kırptığında karşısındaki ışık'da bana doğru baktı. Önüme dönüp görmezlikten geldim ve yemeğimi yemeye devam ettim.
...
Çok güzel doymuş bir vaziyette merdivenlerden sınıfa doğru çıkıyorduk. "Ali ceza aldı mı acaba?" Dedi.
Ceza mı?
"Her sene uzaklaştırma alıyor. Kesin şimdi de aldı"
Lan! Daha bir hafta bile olmadı ki...
Elimde tuttuğum defterimd zorlukla yazmaya başladım. "Neden ceza alsın ki? Hem onlar neden kavga ettiler?"
Defterime Nisaya okuttum. "Nedenini bilmiyorum ama, yağız fena hâlede yaralanmış. Yani uzaklaştırma alır"
Of ladıım. Sınıfa girsiğimizde sıramıza oturduk. Daha dersin başlamasına vardı. Arkamızdan kahkahalarla gelen Ali ve Ayaz'ı gördük. İkisi de bizim arkamıza Ali'nin sırasına oturdu. Ali beni dürttü. "Bak bu Ayaz. En iyi arkadaşım. Tanışmak istermisiniz?"
Nisayla birbirimize bakıp gözlerimizle işaret verdik. Başımla onayladım. Ali beni gösterip "bu Zeynep, zaten biliyorsun"
"Biliyorum tabii ki de. Aynı sınıftayız lan neyin kafasını yaşiıyorsun?"
Nisa atılıp "beni de biliyorsun o zaman"
"Nisa" dedi ayaz.
Ayaz bize baktı. "Ben de sosyete olma uğrunda ilerliyordum" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kimse duyamaz...
Adventurebabasının ateşler içinde bedenini gören zeynep. artık hiç konuşamaz olmuştur. bakalım zeynep hayatının geri kalanını sessiz bir sekilde nasıl devam ettirecek?