2.4

2.7K 163 9
                                    

"My self chose to hold on to you the day I passed away, what happens if you are not here now?"

(Ben benden gectiğim gün sana tutunmayı seçti benliğim, şimdi sende olmazsan ne olur?)

______________________________________

Dışardan gelen sesler beni rahatsız ederken sadece beş dakika daha uyumak istemiştim bulunduğum ortam resmen beni uykuya çekerken dışardaki seslerin sahibinin gırtlağına çökmek istiyordum yanımda hisettiğim sıcaklığa biraz daha sokulunca sesler artmaya başlamıştı

-Susun lan çıkın odamdan getirtmeyin beni oraya sıpalar!

-Aşk olsun baba buldun kızını sattın oğularını hadi bunu anlarım evlat olsa sevilmez ki öyle, bana nasıl bunu yaparsın?!

Mert'in sesini duymak resmen kulaklarıma işkence gibi gelmişti sesini inceltmiş olması resmen kulak tırmalıyıcıydı ve olan uykumu açmaya yetmişti seslere daha çok odaklanınca odada başkalarınında olduğunu anladım küçük bir kargaşa sesleri geliyordu

-Ne oluyor burda babam daha uyanmadı mı?

Han'ın sesini duydum ama tek değildi birinin adımları buraya doğru geliyordu durunca bir kaç saniye sesizlik oldu

-Ben hayal mi görüyorum?

Sesi şaşkın çıkmıştı ne gördü bilmiyorum ama gördüğü şey onu şaşırtmışa benziyordu

-Hayır hayatım doğru görüyorsun

Selim'in sesini duyunca Han'la beraber gelenin o olduğunu anladım

-Sizin benim uykumla ne alıp veremediğiniz ne lan bir uyutmadınız AMK!

Daha fazla uyuyamayacağımı bunlarında başımdan ayrılmayacağını anlayınca mecburiyetten gözümü açtım doğrulmak isterken belime sarılı kollar yüzünden kalkamadım

-Babaya günaydın demeden nereye küçük hanım

Babamın sesiyle ona döndüm sinsice gülümsüyordu ama gözleri resmen ışıl ışıldı bende onu taklit edip gülümsedim

-Kolarından kurtulmam beni hiç zorlamaz biliyorsun dimi? Hani unutuysan hatırlatayım ben bir askerim

Sonlara doğru gösümü kabartarak konuşmamla yüzü düştü ellerini belimden ayırdı bende fırsattan istifade doğruludum babamda benimle doğruldu

-Günaydın, günaydın asma suratını

Bir anlık cesaretle yanağımdan öptüp komidinin üstündeki telefonumu alarak koşarak odadan kaçtım arkamda bana gülerek bakan babam veya şaşkın bir şekilde bakan Arel,Han, Selin ve Mert'i umursamadım

Odama gelince ilk işim komidinin üstünde olan saate baktım saat sekize geliyordu ve ben harika bir uyku uyumuştum yıllar sonra ilk defa kabus görmemiştim

Banyoya girip kısa bir duş aldıktan sonra üstümü giyindim ve yemek odasına gitmeye başladım

Bu gün pazar olduğu için tüm ev halkı burdaydı bende boş bulduğum yere Aras ve Arel'in arasına oturdum masanın başında babam sağında Buğra yanında Mert onun yanındaki sandalye boş sonrakinde ise Selin vardı

Babamın solunda Arel yanında ben benim yanımda Aras onun yanındaki iki sandalye boş du masanın diğer başınada Han oturuyordu kucağında ise İnci vardı Atlas ve Can yoktu

-Atlas ve Can nerde?

-Kursları var okula gittiler kahvatılarını okulda yapacaklarmış güzelim

Kurşuni TılsımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin