Jayda Oma ile tokalaşırken kız da umursamaz bir edayla yanlarına geldi. Yüzündeki beyaz izler boynundan kıyafetinin içine doğru devam ediyordu. Vücudu kadar narin görünen elini isteksizce Jayda'ya uzattı.
"Neko."
Oma ve Neko. Bunlar muhtemelen takma adları olmalıydı. Jayda gazeteye haber verdiği zamanlarda farklı yatırımcılarının ya da ufak birliklerin de böyle, anlaması zor adlar kullandığına şahit olmuştu. Ki gerçek adlarını gizliyor olmaları Jayda'nın onlara bir kaçak muamelesi yapmasını destekleyen bir durumdu. Yeni tanıştığı bu ikiliye güvenmese de içinden bir ses onların kendisini yarı yolda bırakmayacağını söylüyordu. Yine de istediğini alana kadar bu ikiliye arkasını dönmeyecekti. Onların da, özellikle Neko'nun, Jayda'yı göz hizasından ayırmak istemedikleri belliydi.
"Jayda." Neko'nun yumuşak elini sıkarken soğuktan ve ağaçlara tırmanmaktan aşınmış ve nasır bağlamış elinin sertliğini daha çok hissetmişti.
Soyadını bilerek söylememişti. Zaten kulübe gittiklerinde öğrenme olasılıkları vardı ve onlara verdiği sözü yerine getirdikten sonra bir daha karşılaşmayacaklarından emindi. Yine de ortamda havadan kaynaklanmayan soğuk bir rüzgar esiyordu. Biri kendisini takip edip evinin camından içeri atlasa ve bir de bu dövüşü kazansa Jayda da öfkeli olurdu. Ufak da olsa Neko denilen kızın kalbini kazanması gerekecekti. Oma ise kendisine çoktan takım arkadaşlarıymışlar gibi bir samimiyetle bakıyordu. Jayda onlara sözünü tutacağı konusunda güven hissettirmeliydi. Gerginliği almak ve gerçekten merak ettiği bir şeyi öğrenmek için soru sorarak Neko'yu takım kaptanı gibi hissettirmeye ve bu sayede kızın egosunu okşamaya karar verdi. Zaten onları yarı yolda bırakmayacağım. Sadece onları da buna ikna etmem lazım.
"İçeri nasıl gireceğiz?" Belgeyi alacakları kasanın nerede olduğu ya da oraya nasıl gidecekleri konusunda hiçbir ipucu yakalayamamıştı.
"Onu ben hallederim." yanıt Neko'dan gelmişti. Kıstığı kahverengi gözleri bizi yarı yolda bırakmasan iyi edersin der gibi bakıyordu. "Sen kasaya bak yeter." Jayda'nın içeri atladığı açık pencereyi işaret ederek devam etti. "Ben ön kapıdan gireceğim. Sen tırmanarak gireceksin." İkna denemesi buraya kadarmış. Jayda kolay pes eden biri olduğunu düşünmüyordu ama kızın gülümsemesinin ardına sakladığı iğneli konuşma tarzına karşı sakin kalmak için dişlerini daha ne kadar sıkabileceğinden emin değildi. Acaba ben de dışarıdan böyle mi görünüyorum?
Binadan dışarı çıktıklarında yüzüne vuran serin hava Jayda'nın artan öfkesiyle kızarmış yanaklarına iyi gelmişti. Şimdi çok daha sakin hissediyordu kendisini. Simsiyah gökyüzünde esintiyle yer değiştiren sis tabakası binaların arasından süzülüyor, saatin geç olmasıyla boşalan sokakları ürkütücü bir hale sokuyordu. Jayda yüzünü örtmeye gerek duymamıştı. Kuzeyden gelen bu kış rüzgarının taşıdığı çam kokusunu içine çekmek istiyordu. Gün içinde caddelerde dolaşan askerleri ve şehir muhafızlarını görse de şimdi sokakların tek hakimi kediler olmuş gibiydi. Jayda, Uglen'de fareleri önlemek için sokak kedilerinin olduğunu ve onlara bakıldığını duymuştu ama bir tanesini görmeyi beklemiyordu. Gün içinde kalabalıktan fark etmediği, bazı kapıların önüne yerleştirilmiş mama kaplarını şimdi görüyordu. Sokağı aydınlatan lambaların altında ve girişi mumlarla süslenmiş kapıların kenarında ufak su kapları ve ağzına kadar doldurulmuş mama kapları vardı. Onlar yanlarından geçerken birkaçı kafasını kaldırıp baksa da çoğu istifini bozmadan uyuklamaya devam etmişti.
Geçtikleri çoğu sokak taş kaldırıma çarpan botlarının sesi dışında çıt çıkmayan yollardı. Onlar yürüdükçe sis daha çok çökmeye başlamıştı. Çoğunlukla yan yana ilerleseler bile sokaklar daraldığında Jayda'yı aralarına alacak şekilde tek sıra ilerlemeleri gerekiyordu. Jayda gibi onların da kendisine arkalarını dönmek istemedikleri açıktı. Bazen de Jayda'yı gözlerinin önünde tutacak şekilde birbirlerine yaklaşıp aralarında bir şeyler fısıldaşıyorlardı. Jayda ormanda avlandığı zamanların avantajıyla ne dediklerini duysa da anladığını belli etmeden, çevresindeki tuğla duvarlı binalara bakarak yürümeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASSULON 1 | SORİN KARDEŞLER
FantasyKraliyete karşı çıkışları ile tanınan KarKıranlar çetesinin ünlü liderleri Sorin kardeşlerden birinin kaçırılması hem topluluklarındaki hem de saraydaki köklü değişikliklerin temelini oluşturacak bir kurtarma operasyonunu başlatır.