Bir gün süren yolculuklarının ardından Jayden ve Tobin sonunda Tustad'a varmışlardı. Atlarını her zaman kullandıkları bir hanın ahırına bırakmışlardı bu yüzden geri kalan yolu yürüyerek gideceklerdi. Alışverişlerini bir günde halledebileceklerini düşündüğü için hana yalnızca atları için altın vermişlerdi. Jayden'ın heyecanı Tobin'in yanında zamlara yönelik şikayet etmesine rağmen gözle görülür şekilde artmıştı bile. "Son gelişimize kıyasla üç kat artmış! Sadece iki atın dinlenmesi için! Tek bir gün!" Atlarının güvenilir bir yerde dinlenmesi önemliydi ve hanın sahibini tanıdıkları için kendilerine daimi müşteri indirimi uygulanmıştı ama Jayden da bu artıştan pek hoşlanmamıştı. Kendilerini ele vermeyeceğine güvendiği için o an ses çıkarmamıştı sadece.
Öğlene doğru kasabaya gelmelerinden dolayı ısınan havayla Jayden omuzlarına dökülen kahverengi gür saçlarını topladı. Limanlarından dolayı su kenti olarak da anılan Tustad'ın neminden kıvırcık saçlarının kabarmaya başladığını o an fark etti. Saçlarını uzatmak için verdiği o kadar çabanın ardından çirkin durma olasılığından hoşlanmamıştı. Üzüntüsünü dile getirircesine içli bir nefes vererek artık şikayet etmeyi kesmiş Tobin'e döndü. O da üstündeki montu çoktan beline bağlamış, beyaz tenli olmasına rağmen zayıf ve kemikli yüzüne renk gelmişti. Isınmış olmanın verdiği keyifle çevrelerindeki binalara yerleştirilmeye başlanmış süslemelere bakmaya başlamıştı.
Jayden Tustad'ın endüstriyel binalarını çevreleyen devasa duvarların dibine kadar giden ufak binaların içine girip çıkan veya sokaklarda yürüyen insanları izledi. Arandıkları için tetiktelerdi fakat kimse daha önce o ünlü Sorin Kardeşlerin yüzünü görmediği için ve Tobin'i tanımadıklarından kendilerini gizlemeye gerek duymamışlardı. Jayden kılıcını montunu çıkardığında gömleğinin altına saklamış, Tobin de silahının üstünü ceketiyle örtmüştü. Zaten insanlar evlerinin önünü süslemekle o kadar meşgullerdi ki yanlarından prens geçse fark etmezlerdi.
"Şuraya bak!" Jayden Tobin'in parmağıyla işaret ettiği evin önündeki süslemelere baktı. Yol boyunca geçtikleri kasabalara kıyasla şehir içindeki binalar kesinlikle çok daha güzel süslenmişti. Daha Tustad'a girmeden bu kadar görkemli ışıklandırmalar yapıldıysa kentin içi çok daha heyecan verici olmalıydı. Şehrin fazla içine girmeyecekleri için üzüntü duymaktan kendilerini alamadılar. Tüm bu hazırlıklar yaklaşan Runi Dayanışma Günü'ne yönelik yapılıyordu. Göçmen işçiler adına düzenlenen bir gündü ve eski bir din olan Runi dininden adını alan şölen için şehirler farklı renklerde çiçeklerle, evlerin kapılarına ve camlarına asılan ışıklarla süslenir ve kış dönümünde başlayacak kutlamalar için hazırlıklar yapılırdı. Jayden bu dönemlerde kalabalıklaşan kentlerde farklı tiyatro ve opera gibi gösterilerin, davetlerin yapıldığını duymuştu.
Bir süre daha şehrin ara sokaklarında ilerlemeye devam ettiler. Atlarını bıraktıkları handa öğlen yemeğini yemişler, yol yorgunluğunu üstlerinden az da olsa atmışlardı.
"Senden beklenmeyecek kadar sessizsin. Yol boyunca da fazla konuşmadın."
Tobin ile aralarında biraz şakalaştıktan sonra Jayden gerçekten fazla konuşmamıştı. Jayda olsa kafasını dinlemiş olmaktan memnun kalırdı büyük ihtimalle. Yapacağı teklif için gergindi, Verna'nın tepkisinden değil ikizinin tepkisinden korkuyordu. Bugün sahilde konuşurlarken kardeşine söyleyip söylememek konusunda kararsız kalmıştı ama Jayda'nın diyeceklerini tahmin edebiliyordu. 'Daha çok erken!' 'Ne yani bu yaşam standartlarında çocuk mu büyütmek istiyorsunuz?' 'Emin misin?' Jayden kardeşinin kendisini yargılamasından çekinmişti ama haklı olabileceğinden de korkmuştu. Ona söyleyememesinin esas sebebi buydu. Yaşadıkları dünya aile kurmak için uygun koşullara sahip değildi. Henüz. Bunu düzelteceğim. Düzelteceğiz. Bu işte tek olmaması ve yanında Jayda'nın olması rahatlatıcıydı. Sabah da kardeşi kendisine gözlerini kısarak yine ne işler peşinde olduğunu sorduğunda ona söylemek istemişti. En yakınıyla paylaşmak. Bir anlığına dilinin ucuna gelse bile kendisini tutmaya karar vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASSULON 1 | SORİN KARDEŞLER
FantasíaKraliyete karşı çıkışları ile tanınan KarKıranlar çetesinin ünlü liderleri Sorin kardeşlerden birinin kaçırılması hem topluluklarındaki hem de saraydaki köklü değişikliklerin temelini oluşturacak bir kurtarma operasyonunu başlatır.