Jayda erken saatte uyanmış, bir süre çadırında yatarak dışarıdan gelen sabah kuşlarının seslerini dinlemişti. Ardından giyinmiş ve ormanda kısa bir yürüyüşe çıkmıştı. Geri döndüğünde kamplarının ortasında dün gece söndürdükleri ateşi yeniden yakmış ve çay demlemişti. Diğerleri de erken kalkmış ve kahvaltılık yemeklerin hazırlanmasına yardım etmişti. Llarm ve KarKıranlardan üç kişi kahvaltılarını yaptıktan sonra pusu alanına gitmişlerdi. Jayda alev kapanının çevresine yerleştirdikleri minderlerden birinin üstünde oturup çayını yudumluyordu. Üç dilim ekmek ve biraz da peynirden oluşan kahvaltısını çoktan etmişti. Darfin hafif bir esinti yaratarak yanındaki mindere oturdu.
"Günaydın."
"Günaydın." Jayda, Darfin'in yanına geldiğini gördüğü için çayla doldurduğu diğer kupayı ona uzattı.
"Teşekkür ederim." Darfin çayından bir yudum aldı. "Umarım Haldir seni çok yormamıştır. Çok fazla..." Bir sonraki kelimesini doğru seçmeye çalıştığı belliydi. "Fikirleri olan bir çocuk."
Jayda kafasını sallarken güldü. "Hayır hiç yormadı." Bakışlarını Darfin'den kupasını tutan ellerine çevirdi. Ellerinin belli bölgelerinde nasırlar belirmiş ve soğuktan çatlamıştı. "Kesinlikle çok fazla teorisi var, ama keyifli bir sohbetti."
"Sevindim." Darfin rahatlamış bir gülümseme takındı. "Yoksa seni biraz rahat bırakması için uyarmam gerekecekti."
"Buna hiç gerek yok, hatta başka teorileri de olursa dinlemek isterim."
"Ona söylediğimde çok sevinecek. Ama baştan uyarayım seni esir alabililir." Tek kaşını kaldırdı. "Bundan emin misin?"
"Eminim."
Jayda pusu sabahı pozitif hissediyor olmasına şaşırmıştı. Genelde vaktini stresli ve bir köşede sessizce oturarak geçirirdi.
Haldir de yanlarına geldiğinde Darfin'in yanına geçip, elinde tuttuğu tabaktaki ekmek ve kurutulmuş etleri sandviç yaparak yemeye başlamıştı. Jayda önündeki çaydanlıktan boş bir bardağa çay doldurup ona uzattığında yarı utanmış yarı uykulu bir teşekkür ederim aldı.
"Bugün için heyecanlı mısın Haldir?"
Soru Darfin'den gelmişti. Babacan bir bakışla Haldir'i izliyordu.
"Şu an." Ağzındaki lokmayı yuttu. "Gerginim sanırım."
"Herkes ilk pusularında gergin olur. Bu normal."
Haldir Darfin'e kafa sallayıp çayından bir yudum aldı. Jayda stresini gizlemekte başarılı olduğunu düşünürdü, en azından ikizi ya da Verna dışında kimse ona bunu fark ettiklerini belli etmemişti ama şu an Haldir'in çayı tutan ellerinin titremesinin soğuktan olduğunu sanmıyordu.
Jayda her pususundan önce gerilirdi. Ama saldırılarını gerçekleştirmeye başladıkları an tüm hareketler vücudundan akardı. Hiç düşünmeden, tamamen doğal bir şekilde. O anlar Jayda için rahatlatıcı bile sayılabilirdi.
―
Akşama doğru sekizi de pusu alanında hazır bir şekilde bekliyorlardı. Önden giden Llarm, Fin, Ingor ve Tobru mekanı yeniden kontrol etmişler, Jayda'lar da geldikten sonra onları karşılamışlardı. Herkes çoktan konumunu almış, harekete geçmeleri için gelecek sinyale dikkat kesilmişti. Sinyali Jayda verecekti bu yüzden beklediği yer diğerlerine göre görüşü en geniş olandı.
Jayda elini koyduğu ağacın soğuk gövdesini hissedebiliyordu. Sert kabuklu, uzun ağaçların en tepesine çıkmıştı. Aşağı baktığında saray arabalarının geçeceği toprak yolun üstündeki çukurları ve çamurlaşmış zeminini seçebiliyordu. Bulunduğu ağaç diğerlerinin bulundukları yerlerin merkezinde kalıyordu, Jayda'nın işareti verdiğinde hızla aşağı inmesi ve saldırı pozisyonunu alması gerekecekti. Neyse ki tırmanmak konusunda bir sorunum yok. Jayda için ağaçtan hızla aşağı inmek birkaç saniye sürecekti muhtemelen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASSULON 1 | SORİN KARDEŞLER
FantasyKraliyete karşı çıkışları ile tanınan KarKıranlar çetesinin ünlü liderleri Sorin kardeşlerden birinin kaçırılması hem topluluklarındaki hem de saraydaki köklü değişikliklerin temelini oluşturacak bir kurtarma operasyonunu başlatır.