Pazartesi günü;
Büyük gün resme gelip çatmıştı
"Çok ağrın olursa Emir'e söyle bana haber versin. Hemen gelir seni alıp hastaneye gideriz, tamam mı babacım?"
"Tamam tamam merak etme iyiyim."
"Tamam telefonu açmayı unutma sınıfa girer girmez aç ve sakın evde seni üzgün görmeyeyim kimsenin seni üzmesine izin verme sınavı düşünme benim için önemli olan senin mutluluğun." demesiyle başımı sallayıp sıkıca ona sarıldım.
"Teşekkür ederim baba iyi varsın."
"Sende prensesin sende hadi in bakalım işe geç kalıyorum." demesiyle gülüp arabadan inmiştim. Okul binasına girmemle kalp atışım hızlanmış elimin terlediğini hile hissetmişti.
Onunla konuşacak mıydım?
_Bilmiyorum.O benimle konuşacak mıydı?
_Onu da bilmiyorum.Biz olacak mıydık?
_Maalesef bunu da bilmiyordum.Aslında her şeyi ona bırakmıştım çünkü Barlas'a karşı bir şeyler hissettiğimin farkındaydım daha önce hiç tatmadığım heyecan verici duygulardı... Eğer Barlas gerçekten bir şeyleri aşmak isterse 'biz' olmak isterse tabikide kabul edecektim ama ondan önce aşmamız gereken sorunlarımız vardı.
Kantine girip her zamanki masamıza göz atarak oraya ilerledim. Hepsi bir bir aradaydı beni ilk gören Barlas daha sonrada Berat olmuştu.
"Waaay kardeşim!" diye bağırsak yanıma gelip bana sarılmasıyla hafifçe sendelemiş gülmüştüm. Herkesin bakışları bize dönmüştü Barlas'a baktım yüzünde hiç bir mimik yoktu. Eskisi gibi biz bakıyordu. Sakince yerinden kalkıp kantinden çıkıp gitmesiyle arkasından bakakalmıştım.
"Ne oluyor lan." diyen Berat ile bilmiyorum anlamında dudak büzüp bizimkilerin yanına gittim. Hepsiyle teker teker sarıldıktan sonra Barlas'ın kalktığı sandalyeye oturdum.
"Niye gitti?" diyerek Berat masaya soru yöneltmişti.
Emir "Bilmiyorum." demişti.
Sezer ise "Ben bi gidip bakayım." deyip kalkmasıyla tepki vermedim.
Normalde kızların şu an beni soru yağmuruna tutup içimden geçenleri gerekiyordu onlarda benim için büyük bir şey olduğunu anlamış olmalılar ki soru sormamışlardı.
"Bakmayın şöyle iyiyim gündemde ne var?" dememle bana inanmasalarda son bir kaç günü anlatmışlardı.
Çalan zille yerimden kalktım sınıfa gitsem iyi olacaktı.
"Ben sınıfa kaçar." diyerek bir şey söylemelerine izin vermeden kantinden çıktım.
Okulun binasına girmemizle sol taraf kantin alanıydı benim kantintinden çıkmamla okulun içine Barlas girmişti tek başınaydı yüzüme bakmamasıyla bende yüzümü önüme dönüp merdivenlere doğru ilerledim o da arkamdan geliyordu kalp atışlarım hızlanmış bildiğiniz ayaklarım titremeye başlamıştı. Merdivenleri dikkatli dikkatli çıkmaya çalışıyordum hint dizilerdeki gibi bi olay yaşanmaması için.
Çok şükür ki üçüncü kata hiç bir sorun olmadan ulaşmıştım Barlas'da hâlâ arkamdaydı hâlbuki benden daha hızlı çıkabilirdi. Üçüncüsü katın son merdivenine gelmiştim ki ayağımın son basamağı takılmasıyla dengemi kaybetmem bir olmuştu.
Barlas direkt belimde tutmasıyla son basamağında çıkamam yardım etmişti. Sanki kalbim ağzımdan çıkacak gibiydi. Merdivenleri bitmesine rağmen Barlas geri çekilmemiş tam tersi burnunu saçlarımda hissetmiştim kokumu içinde çekmişti.
Ellerini belimden çekmesiyle ona döndüm tam teşekkür edecektim ki yüzüme bakmadan gitmedi bir olmuştu. Bende hızlıca sınıfıma geçip yerime oturarak kapalı olan telefonumu açmıştım.
Barlas ile konuşma sohbetine girmememle yüzlerce mesaj vardı gerçekten şaka yapmıyorum 138 mesaj vardı ama hepsini silmişti biri hariç o mesajıda bugün sabah saat 05.47'de atmıştı.
Barlas: Senden uzak duracam.
diye bir mesajdı.
&&&&
Tenefüste kızlarla birlikte bahçeye çıkıp onlara sadece o gün sabah Barlas ile kötü bir şekilde tartıştığımızı öğle arası bir anda öpüştüğümüzü ayrılırken o an ki heycanla kaçtığımı söylemiş detaya yani beni kucağına almasına onun çıplak oluşuna vs değinmemiştim. Zaten aklıma geldikçe midemde kelebekler uçuşuyor midem kasılıyordu.
Kızlar ise onunla konuşup kendimi ifade etmem gerektiğini söylemişlerdi. Zaten Barlas ile aramızda ki çekimi herkes fark etmişti.
"Ama onun konuşmasıyla gerekiyor bide attığı mesajların hepsini silmişti bir tane tek bırakmış mesaj onda da 'Senden uzak duracam.' demiş." dedim tüm mızmızlığımla.
Mira "Kızım belkide senden adım bekliyordur."
Asel "E yani bırakıp çocuğu kaçmışsın bildiğim o da senin için öyle bi mesaj atmıştır."
Seda "Bencede seni düşündüğü için o mesajı atmış."
"Bende ondan adım bekliyorum gelsin sorunlarımızı halledelim."
Mira "Ne sorunlarınız var ki?"
"Var işte boşver."
Asel "Adin zaten hislerindem eminsin git konuş işte ne olacak böyle daha mı iyi?"
"Ya utanıyorum nasıl konuşacam ne konuşacam asla yapamam ben." dedim cidden yapmazdım bu konuda olmaz yani.
Seda "Ya kızım manyak mısın git çocuğu öp demiyoruz 'Konuşmamız gereken şeyler var.' diceksim zaten devamı gelir."
"Eğer beni gerçekten sevseydi gelir kendisi konuşurdu." dedim itiraz edercesine.
Mira'nın elini kalbine koyup bağırmasıyla ödüm koşmuştu. "Ay bu kız valla da kabine indirecek. Ya kızım nesini anlamıyorsun çocuk senin için senden uzak duruyor sana zarar verdiğini düşünüyor ki Barlas'dan bahsediyoruz çocuk düz duvar ölse bile gelip ben ölüyorum demez." demesiyle elimi yüzünü koydum.
"Valla ağlayacam artık yaa!"
Seda ''Ağla ağla sen acı çekmek istiyorsun."
"Sus be zaten her şey senin yüzünden öldü." dememle hafifçe saçımı çekmişti.
Seda "Aptal mısın ve ben ne yaptım kızım."
"Biz senle Berat'ın konusunu konulurken tartıştık sonra zaten devamı geldi eğer sizi konuşmasıydık şu an bu durumda olmazdık." dememle Asel'le Mira gülmüşlerdi, pislikler.
Seda'nın "A-a manyağa bak be ben mi dedim git sevdiğin çocukla benim ilişkimi konuş diye." demesiyle omuz silktim.
"Ben gidiyorum siz çok üstüme geldiniz." deyip ayağa kalkmıştım.
Bugünde ağlayacaz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adin #Texting
Teen FictionBir anda gelişti bir anda tanıdım ve bı anda sevdim aşk dedikleri şey bu muydu¿ Tamamlandı. #Lise #Olay #14 Grup (05.03.2024) #1 Wp (15.05.2024)