Büyümüştüm, büyümüştük. Hayat her seferinde yeni şeyler öğretmişti.
En önemlisi de sabır ve kıymet bilmeyi öğretmişti...Barlasla artık ayları değil yılları devirmiştik. illa tartışmalarımız kıskançlık krizlerimiz ve de anlaşamadığımız bir çok konu olmuştu ama işin sonunda yine biz olmuştuk. İkimizde kendimizi öfkemizi inatçılığımızı törpülemiştik. Daha doğrusu sağlıklı bir ilişki için törpülemek zorunda kalmıştı.
Ben üniversiteden mezun olurken Barlas hâlâ okuyordu beşinci sınıf tıp öğrencisiydi, ben ise avukattım babamlar ne kadar şirkette çalışmamı isteselerse kabul etmemiştim. Mira şirketin avukatlığını yaparken ben normal bir şekilde davalarla ilgileniyordum ve itiraf etmek gerekirse oldukça dişli bir avukattım.
Ahh ben size neler kazandığımızı söyleyeyim.Barlas ve Emir aynı üniversitede tıp kazanmışlardı. (Berk'le aynı üniversitedeydiler.)
Sezer psikoloji kazanmıştı Ecem ise onunla aynı üniversitede güzel sanatlar moda tasarım kazanmıştı.
Berat ve Sinan da aynı üniversitede İngilizce öğretmenliği kazanmışlardı.
Ben ve Mira aynı üniversitede hukuk kazanmıştık
Seda güzel sanatlar tasarım kazanmıştı Aselde onunla aynı üniversitede okul öncesi öğretmenliği kazanmıştı.
Hepimiz hayatımızı düzene sokmuştuk. Mutluyduk ve bu zaman dedikleri şey bizlerin arasındaki bağı dahada güçlendirmişti. Hep birlikte dosyasıya eğleniyor depresyona da gidiyorduk anlamıştık ki bizden başka kimseye güven olmazdı.
"Ne düşünüyorsun?" diyen Ecemle daldığım düşüncelerden kurtulup ona baktım.
"Zaman... Çok hızlı geçiyor ve ben evlenmek için Barlas'ı bekliyorum." dememle gülmüştü. Hepsi evlenmişlerdi. Yarında Berk ve Afra'nın düğünü vardı geriye ben ve Barlas tek kalmıştık. Hatta Barlas ne kadar diğerlerini evlenmesine mani olmaya çalışsada ilk ben evlenecem diye tuttursada maalesef bir işe yaramamıştı. Takdir edersiniz ki ilk evlenen çiftimiz Seda ve Berat olmuştu.
"Tarih daha belirlemediniz mi?" demesiyle başımı iki yana salladım. Allah'dan kız isteme olmuş nişanlanmıştık. Tabi kız istemeden olaylı olmuştu babam iki kere beni vermemiş artık üçüncüde benim ağlamalarıma kıyamayıp kabul etmişti.
"Yok yani Barlas'a göre her gün olur dünden razı ama babam yine inat tuttu mezun olup işinin başına geçene kadar evlilik yok dedi." dememle gülmüştü. Cidden neredeyse artık tüm ülkenin sorunu olmuştuk. Babama dünyanın en kıskanç babası ödülü verilmeliydi.
"En azından nişanlısın öyle düşün."
"Böyle nişanlılık mı olur adam Barlas'la konuştuğumu anladığı an beni çağırıyor konuşmama izin vermiyor." dememle daha çok gülmüştü.
"Sırf Barlas'ı bana yavrum dediğini duydu diye evi birbirine kattı. Yok serseriymiş o kim oluyorda bana yavrum diyor bilmem ne de bilmem ne."
"İşin zor valla yawrum ne diyeyim hayır yanı sizde Barlas'ı ve ailesini seviyor sevmezse Allah bilir ne yapacak."
"Aynen Barlas'ı kızımın yanında görmediğim sürece dünyanın bir numarası diyor aslına bakarsan iki tek olunca gayet iyi anlaşıyorlar. Bak mesela ben annemle mutfaktayım Barlas ve babam içeride maç izliyorlar gülme yorum sesleri geliyor ben içeriye girdiğim an Barlas'ın bana baktığı an babamda devreler yanıyor."
"Emre peder ikondur."
"Tabi tabi." dememle diğer kızlarda gelmişti onların işi uzun sürdüğü için gecikmişlerdi. Hep birlikte sıkıca sarılıp oturarak yeni siparişleri vermiştik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adin #Texting
Novela JuvenilBir anda gelişti bir anda tanıdım ve bı anda sevdim aşk dedikleri şey bu muydu¿ Tamamlandı. #Lise #Olay #14 Grup (05.03.2024) #1 Wp (15.05.2024)