SESSİZ YANKI 18+

zirvelerde yaşayan

Gözleri dudaklarıma inmişti.
"Sikeyim böyle işi, bunu burada yapmayı göze alacak kadar özledim be yavrum." Uzanıp saçlarımı geriye doğru itti. "Yoksa biliyorsun, rahat bir yerde olman önceliğim."

Sözünü keserek dudaklarına uzanmıştım. Onu öpmeye başladığımda gömleğinin düğmelerini açmaya çalışan ellerime yardım etmeye başladı. Kalan düğmeleri açarken dudaklarıma karşılık veren dudakları alt dudağımı emerek benden uzaklaştı. Düğmelerini açtığı gömleğini çıkardı. Çıplak vücuduna uzunca baktım. Ellerimi göğsüne götürüp dudaklarımı tam da kalbinin üzerine bastırdığımda bu öpücükten hoşlanmış gibiydi. Birkaç kere daha öptüm. Yaramaz bir şekilde ellerimi karın kaslarına doğru kaydırdığımda oturduğum yerde dikleşerek dudaklarımı boynuna götürmüştüm. Boynunu öptüm. Dudaklarımın arasından çıkardığım dilimi nazikçe tenine sürttüğümde küfretti.

Ellerimi karnından pantolonuna taşıdım. Kemerinin önünü açmaya çalışırken beni durdurmuştu. Üzerimdeki elbisenin varlığından rahatsız olmuş gibi uzanıp fermuarını açtı. Omuzlarımdan aşağı indirdiği askılarıyla beraber açığa çıkardığı göğüslerimden birine uzandığında boynundan uzaklaşmak zorunda kalmıştım. Hissettiğim eliyle beraber geriye yaslanarak ona izin verdim. Parmakları nazikçe tuttuğu göğüs ucumu okşuyordu. "Seni burada bağırtmak istiyorum kelebek... Herkesin gözü üzerimizdeyken ya duyan olursa diye korkmadan ellerimi değil de bizzat dudaklarımı üzerinde kullanmak istiyorum... Çığlıklarını duymayı, adımı inlerken kendinden geçmeni özledim."

Söylediklerini düşündükçe daha da hevesleniyordum. Oturduğum yerde öne doğru çıkarak "Yapalım..." diye konuşsam da bunu düşünmeden söylediğim için pek de ciddiye almamıştı. Yüzüme doğru eğildi. "Başka bir gün..." Sanki bahsettiği günü düşünüyormuş gibi güldü. "Sana söz çok daha sert olacağım güzelim. Ama bu gece kendimi biraz daha tutmalıyım."

Pantolonunun kemerine uzandı. Açtı. Fermuarını indirdi. Ben merakla onu seyrediyorken o önünü açmıştı. Sertleşmiş erkekliğini gördüğümde sızlayan kasıklarımı anımsadım. Bacaklarımı iki yana aralayarak elbisemi yukarıya doğru çektim. Kalçamı ona doğru kaydırdım. Sabırsız olan elleri beni doğruca kucağına alarak daha rahat olmamız için yere oturmuştu.

Elbisenin kumaşı arasından bacaklarıma değen parmakları çoktan ıslanmış olan külodumu buldu. Islaklığıma dokunduğunu hissetmiştim. Başımı geriye doğru attım. "Çağıl.. Mmm..."

İç çamaşırımı nazikçe aşağıya doğru çekti. Kalçamı kucağından kaldırarak ona yardımcı oldum. Kalçamı tutup beni doğruca erkekliğinin üzerine oturtan ise yine o olmuştu. İnlemek üzereydim. Neredeyse çığlık atacaktım. Son anda dudaklarıma yapışan dudakları sesimi örttü. Elleri sıkı sıkıya tuttuğu kalçalarımı okşarken beni rahatlatmak istiyormuş gibi hiç olmadığı kadar nazik öpüyordu dudaklarımı.

Onu içimde hissediyordum. Sertliğinin varlığıyla hissettiğim acı son bulup zevk almaya başladığımda kucağında hareket etmeye başlamıştım. Beni desteklemek için kalçalarımda duran elleri daha iyi olduğumu fark edince bacaklarıma indi. Gerisini bana bırakıyormuş gibiydi.

Hareket ettim. O içimdeyken kendimi ona sürtüyorken başını arkasındaki kapıya yaslamış dişlerini sıkıyordu. "Sikeyim!"

Boynundaki adem elmasının hareketlerini seyrediyorken biraz daha hızlandım. Kucağında hafif hafif zıplamaya başlamıştım. Nefeslerim yetersiz geliyordu. Göğsüm hızla inip kalkıyorken kendimi ona her çarptığımda ağzı kapalı bir şekilde inliyordu.

Bacaklarımı okşayan parmaklarını hissediyordum. İkimizin de kasılmaları o kadar artmıştı ki zevkten gözlerim dolmuştu. Neredeyse bacaklarına uzanacak haldeydim. Kalçamı kaldıracak gücüm dahi kalmamışken hâlâ zevkle üzerinde hareket ediyor olduğuma inanamıyordum.