Sabah erkenden kalkıp duşa girdim. Sonra da hazırlanmak için giyinme odasına geçip kıyafetlerimi giydim. Saçımı kurutup şekil verdikten sonra hızlıca makyajımı yapıp kahvaltı hazırlamak için aşağı indim. Hızlıca kahvaltılık bir şeyler hazırlayıp Oğuz'u kaldırmak için odaya çıktım.
Yanına gidip yanağına boynuna dudağına bir sürü öpücük kondurup her yerini ruj yaptım. Gülümseyerek gözlerini açtı ve "günaydın yavrum. Bakıyorum barışmışız." Dediğinde "istiyosan küsebilirim?" Dedim sorar gibi. Bir anda beni altına çekip üstüme çıktı ve "bana bir saniye bile küs kalma." Diyerek dudaklarıma yapıştı. Biraz öpüştükten sonra "aşkım makyajımı bozduuuunnn." Diyerek dudak büzdüm. Birkaç kez daha dudaklarımdan öptü ve geri çekilip "duşa girip geliyorum bebeğim." Dediğinde "çabuk gel çay soğuyacak." Dedim ve yataktan kalkıp rujumu düzelttim. Sonra da mutfağa gidip sosyal medyada dolandım. Kısa bir süre sonra Oğuz gelince çayları doldurmak için ayaklanacaktım ki Oğuz "sen kalkma hanımım ben doldururum." Dediğinde sırıtarak ona baktım. Çayları doldurup yanıma oturdu. Sohbet ede ede kahvaltımızı yaptıktan sonra masayı topladık. Oğuz beni okula bırakıp işe geçecekti. Okula geldiğimizde inmeden dudağına bir öpücük bırakıp arabadan indim. Benimle birlikte o da inince şaşkın şaşkın ona baktım. Yanıma gelip belimden tutup sertçe kendine çekti ve dudaklarıma yapıştı. Uzun süre öpüştükten sonra ayrılıp boynuma da bir öpücük bıraktı ve "çıkmadan yaz ben almaya geleceğim seni yavrum." Dediğimde "tamam aşkım." Diyerek yanağından öptüm. Gitmeden "o Kerem'den bir şekilde uzak dur eğer sana başka bir şey söylerse söyle bana." Dediğinde kafamla onayladım. Okula girip kantinden kahve aldım ve sınıfa geçtim. Ebru ve Gamze kısa süre sonra yanıma geldi. Ebru sırıtarak "Naptınız siz öyle ya kapı önündeee." Dediğinde gülümseyip kafamı öne eğdim. Utanmıştım. Gamze "niye ayrılmadınız siz?" Dedi gözlerini devirerek. Gözlerimi ona diktim ve "fotoğrafı senin attığını biliyorum. O Kerem'e de söyle bizimle uğraşmayın. Bizim ilişkimiz öyle kolay kolay yıkabileceğiniz bi ilişki değil." Dedim. Bir şey diyecekti ki hoca sınıfa girip sınav kağıtlarını dağıttı. Yarım saatin sonunda sınavı bitirip Oğuz'a mesaj attım. Sonra da bahçeye çıkıp banklardan birine oturdum ve telefonumla ilgilenmeye başladım. Bir süre sonra Oğuz gelince hemen arabaya bindim ve yanağına öpücükler kondurdum. Oğuz "nasıl geçti güzelim sınav?" Dediğinde "kötü geçti bi tık. Dün çalışamadım çok. Ama kalmam bence." Dedim. Oğuz "aç mısın?" Dediğinde sırıtarak "hemde nasıllll." Dedim. O da sırıtarak "hemen doyuralım minik bebeğimizi." Dedi ve yola koyuldu. Evin yakınlarındaki hamburgerciye gelip güzelce karnımızı doyurduk. Sonra da Oğuz beni eve bırakıp işe geri gitti. Arabayı bana bırakmasını istemiştim. Melis'e müsait olup olmadığını sordum. Evin eksiklerini almak istiyordum. Yarınki sınava çok çalışmıştım önceden en emin olduğum ders olduğu için bugün çalışma ihtiyacı hissetmedim. Melis müsait olduğunu söyleyince arabanın anahtarını alıp evden çıktım. Birlikte İkea'ya gidip mutfak için araç gereçler alacaktık. Yemek takımları çatal bıçak takımı tava tencere saklama kabı gibi bir sürü ıvır zıvır şey vardı. Evde vardı çoğu şey ama yeni ev yeni eşyalar istediğim için onları yenileyecektim. İkea'ya geldikten sonra alışverişe başladık. Melis de ev için bir şeyler alacaktı. Birkaç saat sonra yemek bölümüne gidip yemeklerimizi yedik. Eşyaları da arabaya yerleştirip eve döndük. Melis birkaç parça şey alsa da ben çoğu şeyi halletmiştim. Evlere dağıldıktan sonra aldığım şeylerin bir kısmını makineye atıp bir kısmını elimde yıkadım ve düzen oturtmaya başladım.
2 saat sonra kapının çalması ile işimi bırakıp kapıyı açmaya gittim. Oğuz gelmişti. Gülümseyerek ona sarıldım ve içeri geçtik. Oğuz "yavrum ne yaptın çok açım ya?" Dediğinde dudağımı ısırarak "şey yapamadım. Alışverişe gittik Melis ile düzen kuruyodum mutfakta dalmışım yapamadım yemek. Özür dilerim." Dediğimde beni kendine çekip sarıldı ve "sana kurban olurum niye özür diliyorsun bebeğim. Söyleriz yemek gelir. Hatta verelim sipariş bende yardım edeyim sana." Dediğinde gülümseyerek ona baktım. Hemen yiyecek bir şeyler sipariş verdi ve üstünü değiştirip yardıma geldi. O saklama kaplarına malzemeleri doldururken bende yıkanan tabak çanak çatal bıçak ne varsa yerleştiriyordum. Zaten çok bir şey kalmamıştı. Yemek geldiğinde biz de işimizi bitirmiştik. Salona geçip yemekleri yerken izlemek için film açtık. Bir yandan yemek yiyor bir yadan sohbet ediyor bir yandan da filmi izliyorduk. Oğuz'a "ne zaman bırakıyorsunuz babamla çalışmayı?" Dediğimde kafasını bana çevirip "sözleşmemiz var. Bitince bırakabiliriz anca. Ama daha 6 ay var." Dediğinde dudak büzerek kafamla onayladım. Sonra da "beğendin mi aldıklarımı?" Diye sordum. Gülümseyerek "sen alırsın beğenmez miyim? Çok güzel hepsi." Dediğinde kocaman gülümsedim. Yemeklerimizi yedikten sonra Oğuz'un dizine yattım. Eve gelince pijamalarımı giyip makyajımı çıkartmıştım. Oğuz da hiç gecikmeden saçlarımla oynamaya başladı. Kısa süre sonra da uyumuşum zaten. Havalandığımı hissedince gözlerimi hafif araladım. Oğuz dudağıma öpücük bırakıp "uyu güzelim." Dediğinde sorgulamadan gözlerimi kapatıp uyumaya devam ettim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abimin Arkadaşı
Roman pour AdolescentsBen Ela birlikte büyüdüğümüz kan bağı olmasa da birbirimize aile olduğumuz grubumuzda Oğuz ''ABİ'' ye küçüklükten beri olan aşkımın büyüdükçe kontrol edemeyeceğim bir boyuta gelmesi sonucu başımıza gelenleri okuyacaksınız. Bol gülmeli keyif aldığını...