29. Bölüm

399 12 1
                                    

Sabah kalkıp hızlıca hazırlanmaya başladım. Erkenden sınavım vardı. Mutfağa gidip hemen bir şeyler atıştırdım ve evden çıktım.

 Mutfağa gidip hemen bir şeyler atıştırdım ve evden çıktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hızlıca otobüs durağına gidip otobüsü beklemeye başladım. Kısa bir süre sonra geldi ve 20 dakikanın sonunda okuldaydım. Hemen sınıfa gittim ve yerime oturdum. Hoca da içeri girip kağıtları dağıttı.
Sınavım bitmişti güzel de geçmişti. Saat 4 de bir sınavım daha vardı o yüzden kütüphaneye geçip çalışmaya başladım. Çalışma arasında Oğuz aradı. Konuşmak için kütüphaneden çıktım ve hemen telefonu açtım. Oğuz "napıyosun yavrum?" Dediğinde "napim aşkım kütüphanedeyim diğer sınava çalışıyorum. Sen napıyosun?" Dedim. Oğuz "çalışıyorum güzelim. Nasıl geçti sınavın?" Dediğinde gülümseyip "güzel geçti hayatım. Şey dicem eğer işin erken biterse benim sınavım 6 gibi bitecek yemeğe mi gitsek? Dürüm yeriz." Dediğimde "olur güzelim sen istersin de yemez miyiz? Ama önce babamın yanına uğrayalım uyar mı sana?" Dedi " olur aşkım görmüş olurum hem bende bayadır görmüyorum." Dedim. Biraz daha sohbet edip dedikodu yaptıktan sonra kapatıp kütüphaneye geri döndüm ve çalışmama devam ettim. Sınav saati yaklaşınca kantinden kek ve kahve alıp biraz telefonumla ilgilenip fotoğraf çekildim. Tatlı çıktığımı düşündüğüm bir fotoğrafı story attıktan sonra kahvemi yudumlamaya devam ettim. Kahvem bitince ayaklanıp sınıfa gittim ve yerime oturdum. Kısa bir süre sonra da hoca gelmiş ve sınav başlamıştı...

Sınavdan çıkıp hemen Oğuz'a yazdım. Bu sınavım da gayet güzel geçmişti ama düşündüğümden daha uzun sürmüştü. Oğuz bahçede beni beklediğini söyleyen bir mesaj atınca koşar adım yanına gittim. Arabanın önüne yaslanmış beni bekliyordu. Bu çocuk gittikçe yakışıklı mı oluyordu yoksa bana mı öyle geliyordu. Gülümseyerek ona yaklaşıp sıkıca sarıldım ve dudağına öpücük kondurup arabaya bindim. Oğuz da hemen binip arabayı çalıştırdı ve sohbet ederek Nurten teyzelere doğru gittik. Kısa bir süre sonra gelmiştik. Arabadan inince Oğuz'a dönüp telaşla "aşkıımm elimiz boş geldik bi şey alsaydık." Dediğimde gülümseyip "aldım ben yavrum arka koltukta." Dediğinde gülümseyip arka koltuktan poşeti aldım. İçeri girmeden yanağına bir öpücük kondurduktan sonra içeri girdik. Nurten Teyze ve Ümit amca çay içiyordu. Kapı sesini duyunca ikisi de bize döndü. Gülümseyip "Ümit amcaa nasılsınnn?" Diyerek ona doğru yürüdüm. O da aynı gülümsemeyle karşılık verip sarılmak için kollarını açarken bir yandan "seni gördüm çok çok iyi oldum güzel kızım." Dedi. Hemen kollarına girip sıkıca sarıldım. Nurten teyze bana bakarak "hoşgeldin kızım." Dediğinde şaşırsam da bozuntuya vermeden "hoşbulduk Nurten teyze." Diyerek ona da sarıldım. Poşeti göstererek "tabaklara koyup getireyim mi?" Diye sordum. Nurten teyze "sen zahmet etme kızım." Diyince çatık kaşlarla "ne zahmeti Nurten teyze saçmalama." Diyip mutfağa yürüdüm. Tabakları çıkartıp tatlıları koydum ve salona götürdüm. Oğuz'un çıkardığı sehpalara tatlıları koyup Oğuz'un yanına oturdum. Ümit amca "siz de çay alsaydınız." Dediğinde Oğuz "yok baba yemeğe gideceğiz seni görmek istedik." Dedi. Biraz sohbet ettikten sonra vedalaşıp favori dürümcümüze doğru gittik. Buranın en büyük sıkıntısı park yerinin olmayışıydı. Yer bulduktan sonra arabadan inip yürümeye başladık. Oğuz kolunu omzuma atıp beni iyice kendine çekti ve saçlarımın arasına öpücük kondurdu. Kısa bir yürümenin ardından gelmiştik. Boş bulduğumuz masaya oturup siparişlerimizi verdik ve sohbet etmeye başladık. Oğuz "eve geçince istersen eşyaları arabaya koyalım geçelim artık öbür eve." Dediğinde kafamla onayladım. Oğuz ellerimi tutup "çok özledim seni." Dediğinde gülümseyip dudağımı ısırdım. Oğuz'un gözleri anında dudaklarıma kaydı ve kısık bir sesle inledi. Onun bu haline gülümseyip oturduğum yerden kalktım ve yanına oturup elimi bi anda erkekliğine attım. O da böyle bir şey beklemiyor olacak ki anında kafasını bana çevirdi. Rahattım çünkü en dipteki masadaydık ve onun sırtı insanlara dönüktü. Zaten sert olan erkekliğini biraz daha sertleştirip elimi çektim. İnleyerek bana baktı ve "eve gidince bunun intikamı ağır olacak küçük hanım." Dediğinde gülümseyerek "zevkle bekliyorum." Dedim. Yemeklerimiz gelince yemeğe başladık. Normalde de az yemek yiyen bir insan değildim ama burda özellikle Oğuz ile çok yiyorduk. Ben iki dürüm Oğuz üç dürüm gömdükten sonra hesabı ödeyip eve geçtik. Eşyaları arabaya taşıdık ve kapıyı kilitleyip çıktık. Bu evle bir işimiz kalmamıştı artık. Uyku bastırınca gözlerimi kapattım. Yolumuz çok kısa sayılmazdı. Kısa bir süre sonra da uyuya kalmışım...

Olduğum yerden havalandığımı hissederek gözümü araladım. Oğuz alnıma öpücük kondurup "uyu güzelim." Dediğinde hiç düşünmeden gözlerimi geri kapattım. Açık tutacak halim yoktu zaten. Yatak odamıza gidip beni yatağa bıraktı ve üstümü değiştirip makyajımı sildi. O da duşa girip kısa bir süre sonra yanıma yattı. Kafamı göğsüne koyup gözlerimi kapattım ve huzurlu bir uykuya daldım...

Abimin ArkadaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin