Sabah kalktığımda Oğuz yanımda yoktu. Hemen whatsapp dan grup kurup herkesi ekledim ve yüzüğümün fotoğrafını atıp "sanırım sıra bana da geldi🥹" yazıp gönderdim. Kısa süre içinde Melis "ay ohaaa çok iyiii hemen detayyy." Yazarken Ege abi "lan gitmemi mi beklediniz?" Yazdı. Kuzey abi "prensesimiz evleniyo demek he" derken Mert abimden ses yoktu. Ona kırgındım açıkcası zaten. Tamamen boşlamıştı beni aramıyor sormuyor mesaj bile atmıyordu. Herkesi akşam yemeğine davet ettim kutlama için. Ege abi "ordan bana da ev bulun böyle olmayacak." Yazınca "hemen ayarlarız abi sen gel yeter." Yazıp gönderdim. Elimi yüzümü yıkayıp işlerimi hallettikten sonra mutfağa gidip kahvaltı yazırladım ve YouTube den bir şeyler açıp izlemeye başladım. Kahvaltım bitince mutfağı toplayıp laptop dan iş ilanlarına baktım biraz. Birkaç iş hoşuma gidince hemen aramak istedim. Zaten görüşmeye çağırmaları kabul almam hemen hemen bir ayı bulurdu. Birkaç kişiyle konuşup görüşme günü ayarladım. 2 hafta sonra 3 görüşmem olacaktı. Üstümü değiştirmek için odaya çıktım. Markete gidip birkaç şey alacaktım. Altıma kot şort üstüne beyaz crop oversize bir tişört giyip spor ayakkabılarımı aldım. Cüzdanım araba anahtarı ve telefonumu alıp evden çıktım. Kapıyı kilitleyip arabaya bindim. İlk işim Spotify ı bağlamak oldu. Sonra da konum açıp yola koyuldum. Ben keyifli keyifli şarkımı söylerken Oğuz aradı. Hemen açıp "efendim hayatım?" Dediğimde "napıyosun müstakbel karım?" Dediğinde sırıtıp "evdeki eksikleri almaya çıktım müstakbel kocam sen napıyosun?" Dedim. "Çalışıyorum hayatım erken çıkarız ama bugün haber vereyim dedim." "Tamam canım çıkmadan bana yaz ya da ara ona göre masa kurayım." Dedim ve biraz daha konuştuktan sonra öpücük atıp kapattım telefonu. O sırada markete de gelmiştim zaten. Kapıya yakın bir yere arabayı park edip içeri girdim ve market arabası alıp alışverişe başladım. Meyve sebze içecek abur cubur ne eksikse alıp kasaya ilerledim. Dondurulmuş birkaç şey de almıştım. Ödemeyi yapıp hepsini arabaya taşıdım ve yola koyuldum. Eve gelince hemen dondurucuya girmesi gerekenleri yerleştirip soğuk kahve için makineyi çalıştırdım. Makine onu yaparken ben de diğer şeyleri yerleştirdim. Kahvem hazır olunca alıp bahçeye çıktım ve sandalyeye oturup keyif yaptım. Kahvem bittikten sonra mutfağa geçip yemekleri hazırlamaya başladım. Önce tatlı yapacaktım. Cheesecake yapacaktım onun üstüne dondurulmuş kırmızı meyvelerden almıştım. Onu hazırlayıp dolaba gönderdikten sonra fırında mantarlı patatesli tavuklu güveç gibi bir şey yaptım. O pişerken haşladığım patateslerle patates püresi yapıp mercimek çorbası yaptım. Fırındaki yemek olunca üstüne kaşar koyup biraz daha bıraktım ve fırını kapatıp kendi sıcağı ile bıraktım. Bütün işlerim bitince hemen bir duş alıp üstümü değiştirdim. Yemek yaparken çok terlemiştim klimanın hiçbir etkisi olmamıştı. Masayı da hazır hale getirdikten sonra salona geçip oturdum ve yüzüğüme baktım. Bütün gün bakıp durmuştum zaten. Sanki bir rüyada gibiydim. Her şey çok mükemmel çok kusursuz ilerliyordu. Bana imkansız gelen o adamla şimdi evlenecektik ve hatta ilerde çocuklarımız bile olacaktı. Ben düşüncelere dalmış hayaller kurarken kapı çaldı. Kalkıp kapıyı açtığımda herkes karşımdaydı. Melis kapıyı açmamla kollarını bana sarıp "ayy kankaaa çok mutlu oldum yaaaa." Dediğinde gülüp onun heyecanına eşlik ettim. Abimlere de sarıldıktan sonra Oğuz'un dudağından öpüp "hoşgeldin kocam." Diyip sırıttım. O da gülümseyip "kocan sana kurban olur." Diyerek saçlarımın arasına öpücük kondurdu. Herkes elini yüzünü yıkadıktan sonra masaya geçtik. Kuzey abi aryayı getirmemişti. "Abi Arya nerde?" Dediğimde "uyuyodu ben de annemlere bıraktım. Babamın evinde kalıyolar ya artık. İyi oldu biraz ben bi tık daha rahat oldum." Dediğinde kafamla onayladım. Sohbet ede ede yemeklerimizi yedik. Bir süre sonra kapı çalınca Oğuz gidip kapıyı açtı. Ege abi gelmişti. Onu görünce "abiiii" diyip kucağına atladım. O da hiç gecikmeden kollarını bana sarıp etrafında döndürdü. Bizim Ege abiyle aramızda çok farklı bi bağ vardı. Ege abiye tabak çıkartıp yemek koydum. O da hemen masaya geçip sohbetimize dahil oldu. "Umarım bana da yeriniz vardır kalmam için." Dediğinde Kuzey abi "benim evde bir oda boş misafir odası gel kal istediğin kadar." Dediğinde Ege abi teşekkür edip onu onayladı. Dün Oğuz'un nasıl evlilik teklifi ettiğini anlatıp onun hakkında konuştuk. Ege abi de Oğuz ile dalga geçiyordu. Bol sohbet kahkaha eşliğinde yemeklerimizi bitirip salona geçtik. Melis ile mutfağı toplayıp bir yandan sohbet ediyorduk. Toplama işi bittikten sonra Melis kahveleri yaparken ben de tatlıları koydum ve tepsiye yerleştirip içeri geçtik. Ege abi beni yanına oturttu ve sohbet muhabbet edip aradaki boşluğu kapattık. Herkes kendi halindeydi zaten. Kuzey abi "ne zaman düğün yapmayı düşünüyorsunuz?" Dediğinde "abi Oğuz hemen olsun istiyo da ben yeni mezun oldum biraz dinleneyim sonra bi işe başlayayım istiyorum. Bu ay içinde isteme söz nişan yaparız istemede hepsi çıkar aradan ayrı ayrı uğraşmaya gerek yok bence sonra da yavaş yavaş düğün hazırlıkları olsun diye düşündüm ben aceleye gelmesini istemiyorum." Dediğimde beni onayladılar. Ege abi "bulabildin mi peki hiç iş?" Dediğinde "valla bugün üç yerle konuştum görüşme için 2 hafta sonra dediler onlara gideceğim işte." Dedim. Kuzey abi "tanıdıklarım var ayarlayabilirim istersen" dediğinde "abi ben bi kendim bulmaya çalışayım bulamazsam söylerim zaten kimse torpilli gözüyle bakmasın." Dedim. Mert abim sessizdi. Hiçbir şey söylemiyordu. Ona bakıp "Mert abi bahçeye gelir misin bi konuşalım?" Dediğimde kafası ile onaylayıp peşimden geldi. Bahçeye çıkınca "abi bi sorun mu var?" Dediğimde "ne gibi?" Dedi. "Abi evlendin aramıyorsun sormuyorsun merak etmiyorsun evleniyorum bir şey demiyorsun soğuksun bana mesafelisin." Dediğimde "herkes kendi ailesini kuruyo yapacak bir şey yok." Dediğinde hayal kırıklığına uğramıştım. "Biz zaten hepimiz aile değil miyiz? Ben senden çok bi şey beklemiyorum ki evleneceğim diyorum sevinmiyorsun ne düşünüyorsun ne istiyorsun demiyorsun gelip sarılmıyorsun abi çocuk yok karşında bi sorun varsa gel insan gibi konuşalım." Dediğimde sinirle "bir sorun yok Ela kendi aileme işime odaklanıyorum." Dediğinde ağlamamak için dudağımı ısırırken başımla onaylayıp içeri geçtim. O da peşimden geldi. Oğuz'un yanına oturup kafamı omzuna koydum. O da hiç gecikmeden saçlarımın arasına öpücük kondurdu ve beni kolunun altına aldı. Birkaç saat daha sohbet ettikten sonra herkes evlerine gitti. Oğuz ile birlikte salondaki tabak bardakları alıp mutfağa götürdük ve mutfağı toplarken bir yandan konuşuyorduk. Oğuz "ne konuştunuz Mert ile?" Dediğinde "sordum neden mesafeli olduğunu evleneceğimize sevinmediğini neden hiç arayıp sormadığını merak etmediğini, herkes kendi ailesini kuruyormuş kendi ailesine ve içine odaklanmış." Dedim buruk bir gülümseme ile. Beni kendine çekip sıkıca sarıldı ve "üzülme güzelim biliyorsun Mert'in böyle dönemleri oluyor düzelir sen sıkma canını." Dediğinde kafamla onayladım. Mutfağı toplamamız bittikten sonra odamıza çıkıp duş aldık ve derin bir uykuya daldık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abimin Arkadaşı
Ficção AdolescenteBen Ela birlikte büyüdüğümüz kan bağı olmasa da birbirimize aile olduğumuz grubumuzda Oğuz ''ABİ'' ye küçüklükten beri olan aşkımın büyüdükçe kontrol edemeyeceğim bir boyuta gelmesi sonucu başımıza gelenleri okuyacaksınız. Bol gülmeli keyif aldığını...