Yazar'dan;
Hastane.
Fadime'nin anlattığı bardağı taşıran son damla olmuş, Emine hanım fenalaşınca hastaneye kaldırılmıştı.
Herkes endişeli bir halde doktordan gelecek haberi beklerken Toprak koridorda sağa sola volta atmaya devam ediyordu. Bakışları bir köşede öylece oturan Kumru'ya takıldığında öfke ile yürüdü üzerine.
"Hala burada ne yüzle oturuyorsun sen ha ruh hastası pislik?" Her zaman olduğu gibi ikisinden birinin diğerine zarar vermemesi için Feryat araya girdi.
Gerçi Toprak ne kadar bağırıp çağırsa da Kumru'ya zarar vermek gibi bir şey düşünmezdi onun aksine. Üstelik birde hamile iken..
"Sen de kalk git eve. Erdem götür şunu buradan."
"Şu mu? Ne ara düşman kesildiniz ya siz hepiniz bana? İçeride yatan sadece sizin değil, benim de annem. Ve iyi olduğunu görmeden hiçbir yere gitmeyeceğim anlaşıldı mı?"
"Hadi gidelim ortalık zaten gergin."
"Dokunma bana" dedi kolunu Erdem'in elinin arasından çekerek.
"Tamam Erdem bırak kalsın. Annem uyanınca nasıl olsa kendisi kovacak." Dedi Fuat karşısında duran bedene iğrenir bakışlar atarak.
O sırada Emine uyanmış ve başucunda doktorunu görmüştü.
"Nasıl hissediyorsun kendini?"
"Bir an zamanı geldi sandım." Diye burukça bir gülümseme ile karşılık verdi doktorunun dediğine.
"Bak Emine sen güçlü bir kadınsın. O yüzden seninle hep açık konuştum-"
"Biliyorum yaklaşıyor zamanı. Ama evlatlarıma sakın birşey söyleme. Ayrıca en az üç sene dememiş miydin? Daha iki sene dolmadı bile."
"Ama sen böyle stres yaşarsan kalbin buna beklediğimizden daha erken bir tepki verebilir. Şükür ki sadece ufak bir kalp spazmı geçirmişsin. Ya kalp krizi geçirseydin?"
"Dikkat edeceğim. Çocukları göreyim, bana iyi gelirler hızla toparlarım zaten."
"Şuan sadece bir kişi görebilirsin dinlenmen lazım. Kimi çağırayım?"
"Kimler burada?"
"Tüm çocukların dışarıda senden bir haber bekliyorlar."
"Söyle Kumru boşuna beklemesin gebe hali ile. Ali'yi görmek istiyorum."
"Tamam söylerim ama kendini yormamaya, üzmemeye dikkat et lütfen." Emine ile konuşmasını tamamlayıp dışarı çıktı doktor.
Odadan çıktığında herkes başına toplandı hemen.
"Annem nasıl Hilmi abi?"
"Durumu şuan için iyi Feryat. Aşırı strese bağlı küçük bir kalp spazmı geçirmiş. Bundan sonra huzurlu ve stressiz bir ortamda bol bol dinlenip kalbini daha fazla yormaması gerekiyor."
"Peki görebilir miyiz?"
"Şuan sadece Ali'yi görmek istiyor ve senin beklememeni, eve gitmeni söyledi." Şaşırdı Ali doktorun bu dediğine.
"Ali mi dedi gerçekten? Emin misiniz?"
"Evet seni görmek istiyor zaten gayet kendinde şuan. Sadece kısa tutmaya ve yormamaya çalış lütfen. Geçmiş olsun tekrar."
"Sağolasın Hilmi abi." Doktor yanlarından ayrıldığında Kumru daha fazla orada durmak istemediği için hastane çıkışına doğru ilerlerken Ali odaya girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaban Çiçeği - Gay
Aktuelle Literatur[TAMAMLANDI] Feryat, Trabzon'da ailesi ile yaşayan otuz bir yaşındaki genç bir adamdı. Sekiz senedir kalbi tek bir isim ile, Ali ile çarpmaktaydı. Öyle ki Feryat'ın bu sevgisine sadece ailesi değil, tüm çevresi, tanıdık tanımadık herkes şahit olmuş...