26.Bölüm

528 41 9
                                    

Yazar'dan;

Sesler kesildikten kısa bir süre sonra aşağı indi Emine.

"Anne ne oluyor?"

"Birşey olduğu yok Feryat. Hadi ne dikiliyorsunuz sofraya geçelim."
Peşinden giderek sofraya oturdular.

"Abimle yengem nerede?"

"İnmeyecekler bu akşam." Ne olduğunu belli etmek istemeyen bir tavır ile Feryat ve Kumru'nun sorularına kısa kısa cevaplar verip geçiştirdi konuyu. Ardından yemeğe başladılar ara ara üst kattaj yükselen sesler eşliğinde. Diğerleri yaşanan gerginliğin sebebini merak ederken durumdan keyif alan tek kişi Ali'ydi.

***

"Elimizde senin çalışabileceğin tek pozisyon bu maalesef. Ama yine de istemem dersen inşaat alanında çalışan tanıdıklarım var yönlendirebilirim seni. Tabii sonuç ne olur bilmiyorum."

"Teşekkür ederim Feryat abi düşünmen, birşeyler ayarlamaya çalışman bile çok büyük birşey benim için. Yalnız dediğim gibi eğer gerçekten-"

"İçin rahat olsun Berk. Gerçekten bir elemana ihtiyacımız var şuanda. İşte imzalanması gereken dosyalardır, fotokopi işleridir falan bunlar ile ilgileneceksin. Daha açık konuşayım; Getir götür işlerini yapacaksın ama maaş konusunda için rahat olsun çünkü biz çalışanlarımızı mağdur etmeyiz. Gün içinde tüm departmanlarda koşturacağın bir işin olacak o yüzden iyi de bir maaş vereceğiz sana."

"Yüzünüzü kara çıkarmayacağıma emin olabilirsin abi. Çalışkanımdır her işi eksiksiz yerine getiririm."

"Süper! Anlaştık o zaman. Sen giriş için gereken evrakları, kimliğini falan insan kaynakları müdürümüze bırak o senin girişini yapacak. Bu arada biraz bekle genel müdürümüz Aras bey gelsin çünkü genellikle onunla çalışacaksın, o yüzden bir tanışın."

Feryat'ın söylediklerine kafa onayı verdikten sonra beklemeye başladılar. Bu sırada Feryat, Berk'e bilmesi gereken diğer şirket bilgilerini ve kurallarını anlattı. Aradan geçen birkaç dakikanın ardından ise kapı açıldı, Aras girdi odaya.
Berk'i gördüğünde çatılan kaşları ile onu daha önce nerede gördüğünü çıkarmaya çalıştı. Ardından zihnine hücum eden anılar ile sertçe yutkundu.

Flashback.

Yatakta uzanan genç karşısında üzerini giyinen adamı izledi bir süre. Ardından kalkıp yanına adımladı..

"Hemen gidiyor musun?"

"İşlerim var kalamam."

"En azından kahvaltı falan yapsaydık."

"Bak Burak-"

"Berk! Dün geceden beri kırk kere söyledim ayıp oluyor ama artık. İsmim Berk."

"Bak Berk. Dün gece olanlar-"

"Benim hiçbir beklentim yok ki. Dün gece çok güzeldi hatta yaşadığım en çılgınca geceydi ama merak etme senden sevgilim olmanı falan beklemiyorum. Sadece eğer yine karşılaşırsak veya istersen buluşarak birşeyler yapabiliriz tamamen arkadaş olarak. Çünkü ben-"
Lafını tamamlamasına izin vermeden araya girdi.

"Üzgünüm bir daha karşılaşamayız çünkü ben burada değil, İstanbul'da yaşıyorum. Evet dün gece benim içinde güzeldi sen de öyle..Ama tekrarlanacağını zannetmiyorum çünkü buraya bir daha gelir miyim belli değil. Sen de umutlanma lütfen boşuna. Duşunu al, kahvaltını yap güzelce ve çık tamam mı? Hesap işini de dert etme çıkarken halledeceğim."

"Peki o zaman bekle lütfen."
Komidinin dibine bıraktığı çantasını alarak kağıda numarasını yazıp Aras'a uzattı.

"En azından bunu alsan? İkimizden birinde ulaşabilecek birşey olduğu için içim rahat olur benim de. Anlıyorum senin için tek gecelik birşeydi ama olurda dün geceki gibi konuşmaya, dertleşmeye ihtiyacın olursa her zaman müsaitim."
Bir süre Berk'in elindeki kağıt parçasına baktı.

Yaban Çiçeği - GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin