Ağlasam Sesimi Duyar Mısın?

31. Bölüm

Taslak atıyorum bebeklerim beğenip bol yorum yapmayı unutmayınn iyi okumalaarr
-

-İlahi bakış-

Sorin, alev, çağlar ve kaya arabadaydılar. Arabayı kullanan kayaydı yanında ise alev oturmuş şarkı bulmakla uğraşıyordu. Aslında buluyordu da ama kaya her seferinde beğenmeyip değistirtiyordu. Hoşuna gidiyordu çünkü onun bu mizmiz halleri ya bunun neyini beğenmedin kayacım diye itinayla konuşup söylenmesi. Çağlar ise yine bi sınavdan çıkmısnonun rahatlığıyla arabada bu kadar sese rağmen uyumaya çalışıyordu sorinse buseyle flortleşmeye çalışıyordu ama buse yine zıplayıp işleri terse sürüklüyordu.

'Ya kapat şu telefonu sorin.' Diye önden arkaya bağıran alev bi tek bagirmakla kalmamış aynı zamanda eliyle de sorinin bacağını sallamıştı. Sorin onun bu tepkisine sertçe kaşlarını çatarak tepki vermiş ve önüne dönmesini sağlamıştı.

'Çağlar'ı uyandırayım mi?' Diyen aleve kaya güldü. 'Ben neyine yatmıyorum fıstık?' Diyerek bi eliyle direksiyonu tutup diğeriyle yanağından makas alınca alev sırıttı.

'Inanın bana ne sorinin telefon konuşmasından ne de sizin sarki seçme kavgalarinizdan 1 dakika bile uyumadım.' Diyen caglarla alev şaşkınlıkla ona dönmüştü kayaysa zaten bunu biliyormuş gibi hiç sasirmamis gülerek cevao vermişti. 'Ha flortlesmemizi dinliyorsun yani?' Dediğinde Çağlar tekrar sırıttı. 'Zevk alıyorum oğlum kavga etmenizden.' Dediğinde alev sırıttı. 'Sen bi sevgili yap da burnundan getiricem senin.' Diyip önüne dönünce güzel bir şarkı açmayı tutturabilmisti. Sorinde kavga etmeyi bırakıp derin bir nefes alarak telefonu kapatmıştı. 'Alev  söylesene, sen kayayla kavga çıkarmaktan zevk alıyor musun?' Dedi hüzünlü hüzünlü. Alev bir az düşündü ve kayanın yanağını öperek 'Evet, hemde en büyük zevkim.' Diyip kahkaha atınca sorin içten içe o saf düşünceleriyle buse de kavga çıkarmaktan zevk alıyo sanırım diye düşünüp kendini yatıştırmıştı.

'Yeşil maviye sürüyorum dimi?' Dedi kaya aslında bu bi soru değil oraya gidiyoruz diye haber verme cümlesi niteliğindeydi.  Onların yeri gibiydi orası canları sıkıldıkça oraya gider bazen sınava çalışmaları gerektiklerinde orda sabahlarlardı.

Bu dediğine hiç biri bir şey demedi çünkü hepsi orayı benimdemislerdi oradakiler de bunları benimsemislerdi.

-

Kafeye  girdiklerinde içerinin her zamanki gibi sessiz olduğunu neredeyse 2-3  kişinin oturduğunu gördüler onlarda zaten tıpkı onlar gibi buranın devamlı müşterileriydiler.

Cam kenarına oturdular hemen çaprazımızda ise bir kız  oturuyordu. Daha önce hiç görmedikleri. Saçı başı dağılmış, gözlerindeki rimel öyle bir akmıştı ki yüzü kap kara olmuş, ağlıyan
ama ders çalışmayı da bırakmayan
bir kız. Çağlar yanına gitmek istedi, güzeldi. Masum bir kıza benziyor diye düşündü çağlar. Digerleri çoktan onune dönmüs ne iceceklerine bakıyorlardı. Çağlar ise onu öyle görünce içi parçalanmıştı.

'Oğlum kıza niye dalacakmissin gibi bakıyorsun, korkacak şimdi. Zaten ağlıyor kıyamam.'  Dedi kaya sessiz bir şekilde çağlar ise önüne döndü. 'Ne derdi var acaba?' Diye içinden sordugu soruyu dışına da söyleme gereksinimi duydu.

'Güzel bi kız, hatta baya güzelmiş ama çok masum bir kıza benziyor. Bence sevgilisinden ayrılmıştır.' Dedi alev, o da üzülmüştü onu öyle görünce içinde bi yerlerde bir şeyler kopmuştu sanki, velki de kendiyle bağdaştırmıştı.. buraya gelmeden önce yurt dışında ağlayarak çözdüğü testler ayakta kalmak için içtiği kahveler ve daha bir sürü anı. Düşünmemek için kahve seçmeye çalıştı tekrardan. 'Her zamankinden mi içsek ya?' Dediğinde Çağlar duymamazlıktan geldi. 'Ben dayanamıyorum.' Diye ayağa kalkmaya yeltendiginde alev elini tutmuştu.