10: Kahve Molası

900 58 30
                                    

  Asi yanlarından ayrıldıktan sonra Sude, Rüya'yla baş başa kalmıştı.

Asansörü beklerken İnsanların ona bu kadar iyi davranmasının nedeni acaba kıyafetleri mi, diye düşünüp kızı şöyle bir süzmüştü. Ve sonra otururken fark etmediği bir şey dikkatini çekmişti.

"Tatlım," dedi Rüya'nın dikkatini çekmek için. "Belindeki hırka Asi'nin hırkası değil mi?"

Rüya ona yan bir bakış atıp. "Evet, öyle." diye cevapladı. Soğuk nevale.

"Ne ara bu kadar yakınlaştınız bakayım?" Gülümseyerek koluna girmeye çalıştığında Rüya kendini geri çekip sendelemesine neden olmuştu. Gerizekalı. Kendini beğenmiş ucube. "Daha önce sizi konuşurken hiç görmemiştim. Birbirinizi tanıdığınızı bile bilmiyordum. Bugün birden öğle yemeğini birlikte yemek istediğinizi duyunca şaşırdım doğrusu."

"Ah, şey... Ben yanıma ped almayı unutmuşum da, Asi Hanım bana yardımcı oldu." Asi'nin adını söylerken yüzünde ufak bir gülümseme oluşmuştu. "Hiç tanımadığı birine sırf yardıma ihtiyacı var diye tanışır tanışmaz hırkasını verdi. Melek gibi kadın, sizce de öyle değil mi?"

Hassiktir. Demek tuvalette ondan yardım isteyen kişi Rüya'ydı? Sude onu terslerken sesini hatırlamamasını ummuştu, ama kızın ona olan davranışlarına ve koruduğu mesafesine bakılırsa... Ona yardım etmeyen kişinin Sude olduğunu biliyor muydu acaba?

"Yani, öyle demek istiyorsan." Sude ufak bir kahkaha attı. "Biraz meraklı biri olduğunu da söyleyebilirsin. İnsanların işine bu kadar burnunu sokmasına gerek yok bence. Ondan uzak dursan iyi edersin."

Rüya ona bakarken çenesinin aldığı halden kızın dişlerini sıktığını anlamıştı.

"Bence insanların işine burnunu sokmadan duramayan meraklı kişi sizsiniz. Yoksa dedem hakkında o kadar soru sormazdınız, değil mi?" Sude ağzı açık bir şekilde ona bakarken kız konuşmaya devam etti. "Hem siz neden bizim birlikte yemek yememize şaşırdınız ki? Siz de işe benimle aynı anda başlamadınız mı?"

Sude gözlerini kırpıştırdı.

"Ben-"

"Eğer Asi Hanım'dan hoşlanmıyorsanız ondan uzak dursanız iyi olur. Benden de tabii. Çünkü ben onu şimdiden çok sevdim." Asansör oldukları kata geldiğini haber veren bir ding sesiyle açılınca Rüya içine girip ona sahte bir gülümseme bahşetti. "Ha, ayrıca. Aldığınız kalorilerden şikayetçiyseniz asansör yerine merdivenleri kullanmanızı öneririm." Ve sonra asansörün kapıları Sude içine giremeden suratına kapandı.

Sude sinirden titreyerek olduğu yerde dondu kaldı. Bu küçük orospu onunla böyle konuşma cesaretini nereden bulmuştu? Asi'yi sevdim mi? Asi'yi ne kadar tanıyordu ki onu seviyordu?

Şirkette hemen hemen aynı anda çalışmaya başlamış olabilirlerdi ama Sude onun gibi düşük bir pozisyona takılı kalmaya niyetli değildi. Bu kız onun ayağını kaydırmaya çalışmadan önce acilen yükselişe geçmesi ve onu devre dışı bırakması gerekiyordu, ama nasıl...

Asansörün önünde düşüncelere dalmışken duyduğu bir erkek sesiyle başını kaldırdı.

"Sude Hanım?" Yakup Bey'di bu. "Sizin gibi bir güzelliği kim üzdü bakalım?"

Sude adama bakarken gülümsedi.

Tek yapması gereken ona yakınlaşıp Rüya'yı işten attırmaktı.

x ASİ x

Bora sinirli bir tavırla gülüp Asi'yi geriye doğru ittirdi. Asi onun ellerinden kurtulur kurtulmaz acıyan bileğini ovuşturmaya başladı.

Renata | AslazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin