Renata | Aslaz

20: Edward

  Asi Alaz'ın kucağında ne kadar oturduğunu ya da ne kadar süre boyunca öpüştüklerini bilmiyordu. Tek hissettiği Alaz'ın ellerinin altındaki saçı ve teni, ve dudaklarının üstündeki dudaklarıydı. Tek bildiğiyse bunun ne kadar doğru hissettirdiğiydi.

Soluklanmak için geri çekilip "Alaz." diye inledi. Ama onun durmaya niyeti yok gibiydi. Dudaklarına üst üste öpücükler kondurmaya devam edince Asi elini boynunun etrafına sarıp onu koltuğa yapıştırdı. "Dur."

"Yalnız, şu anki amacın beni durdurmaksa..." Alaz'ın suratında yamuk bir gülümseme belirdi. "İşinde bayağı başarısız olduğunu söyleyebilirim."

Asi'nin kaşları ne dediğini anlayamadığı için anında çatılırken kucağında biraz kıpırdanınca Alaz'ın sertleşmiş olduğunu hissetti.

"Ah."

"Ah, ya."

Asi ellerini hızla boğazından çekip göğsüne yerleştirince Alaz güldü.

"Şu an ellerini nereme koyduğunun pek bir önemi yok, güzelim. Olan oldu bir kere."

"Alaz..." Asi yutkundu. "Seni yalnız bırakayım mı?"

"Neden?"

"Şey... Şey için işte."

"Büyük problemimle ilgileneyim diye mi?"

Asi Alaz'ın küçük yerine büyük bir problem demesine istemeden güldü.

"Yani... Daha rahat hissedeceksen."

"İyiyim ben böyle."

"Ama-"

Alaz Asi'yi kucağından kaldırıp yanına oturttu. "Tamam. Bak, sorun kalmadı. Gördün mü?"

Asi adamı mastürbasyon yapsın diye zorla tuvalete yollayamayacağını bildiğinden onun dediğine ayak uydurmaya karar verdi.

"Tamam. Sen öyle diyorsan."

"Öyle diyorum."

Asi bir an için salonda Alaz'ın "büyük" problemi yumuşayana kadar sessiz sessiz otururlar sanmıştı ama aklına gelen soruyla yerinde heyecanla kıpırdanınca adamın dikkatini çekti.

"N'oldu?"

Hafiften pembeleşmiş olan yanaklarıyla ona doğru döndü.

"Ben sana seni ne zaman kıskandığımı söyledim."

Alaz bunun altından bir şey çıkmasını bekliyormuş gibi gözlerini kısıp ona baktı. "Evet?"

"Şimdi sıra sende." Utanmasa gülerek evin içinde birkaç tur koşardı. "Sen beni ilk ne zaman kıskandın?"

"Oo. Vay. Hımm... Bi' düşüneyim." Alaz dudaklarını büzüp bir süre yere baktı. Sonra "Hani şirket bizim bölümü büyütme kararı almıştı da o yüzden işe bir sürü kişi almıştık, hatırlıyor musun?" diye sordu.

"Evet." Asi başını salladı. "Sana en yüksek satışları yapan bölümün müdürü olduğun için ödül verilmişti hatta."

Alaz gülümsedi. "Hatırlıyorsun."

Asi utanarak "Nasıl hatırlamam." dedi. "Sen benim idolüm gibi bir şeydin."

Alaz'ın kaşları şaşkınlıkla havalanmıştı. "Gerçekten mi?"

Asi başını onaylarcasına salladı. "Gerçekten."

"Neden geçmiş zamanda konuşuyorsun peki?"