Bölüm 25

34 3 0
                                        

Kuzey masada sadece kendisine karşılık veren Burak'a elini uzatmış tokalaşırken tekrardan "Günaydın ve merhaba hanımlar, beni gördüğünüze çok şaşırdınız sanırım." Diyerek çapkın bir gülüş attı.

Huzur kekeleyerek "Ş-şey aslında evet şey hayır. Ay ne diyorum ben. Sadece karşılaşmayı beklemiyorduk." Dedi. Kuzey "Tabi anladım okul müdürü şu an karne imzalıyor olmalıydı." Diyerek güldü. Burak "Hocam yalnızsınız sanırım, bize katılmak ister misiniz?" Diye sordu. Bu soru karşısında Huzur ve Beliz birbirlerine baktılar. Beliz'in kalp atış sesi dışarıdan duyulacak gibiydi.

Kuzey tekrardan hanımlara dönerek "Aslında evet yalnızım çok küçük yaşlarımdan beri buraya gelmeyi çok severim. Sizin içinde sorun olmazsa katılmayı tabiki isterim." Diye yanıtladı. Huzur "Tabi" derken Beliz bir anda ayağa fırladı. Kuzey'le dip dibe kala durup "Siz geçin, ben bir lavaboya gidip ellerimi yıkamam lazım." diyerek koşar adım masadan uzaklaştı. Burak annesinin bu hallerine pek bir anlam biçemedi. Kuzey, Burak'ın yan tarafındaki sandalyeye geçip oturdu. Garsonlar ona bir servis açarken Kuzey "Sanırım yanlış bir zamanlama oldu." dedi.

Burak "Öyle denilemez hocam. Annem hayatım hakkındaki bazı gerçekleri 20 yıl sonra anlatmaya karar vermişti sadece." dedi. Kuzey bir anlık duraksayıp "Burak sen 20 yaşında mıydın?" diye sordu. Burak evet anlamında kafasını sallayıp önündeki tabaktan bir lokma daha aldı. "Hocam bir soru sorabilir miyim?" diye devam etti. Kuzey fincanına filtre kahvesini doldururken tabi anlamında kafasını salladı. Burak "Siz doğma büyüme buralısınız dimi? Ozaman annemin gençlikteki arkadaşlarını tanıyorsunuzdur?" diye sordu.

Kuzey'in boğazında kalıyordu filtre kahvesinden aldığı yudum. Bir kaç öksürükten sonra Burak "Ya tadını sevmediniz yada sorduğum soruya evet anlamında cevap almam gerekiyor." diye yanıt verdi.

Kuzey kendini toparlayıp "İki sorunada evet cevabını verebilirim. Anneni çok küçüklükten beri tanıyorum. Ve evet arkadaşlarımızın çoğuda ortak bir tek Almanya'daki eşi ve arkadaşlarını tanımam." diye yanıt verdi. Ardından garsona el işareti yapıp filtre kahve demliğini gösterim yenisiyle değiştirelim anlamınsa işaret yaptı.

Burak kahvesinden yudum alıp "Evet kahve soğumuş iyi ettiniz istemekle. Aslında Almanya'ya dair birini tanımamanız mantıklı hepsi gerizekalı." diye yanıt verdi.

Huzur suskun bir şekilde kahvaltısına devam etmeye çalışıyor bir yandanda konuşulanları dikkatle dinliyordu. Aklından ise Burak gerçek babası ile muhabbet ettiğini bilse ne olur diye düşünmeden edemiyordu.

Kuzey "Hepsi derken babanda mı?" diye sordu. Burak bir kahkaha patlattı. Ardından "Ya aslında babam değilmiş biliyor musunuz?" Diyi verdi birden. Masadaki herkes şaşkınlıkla bakıyordu. Burak "Bunu sesli söylemek çok güzelmiş. Hocam kusura bakmayın ama o şerefsizin babam olmadığını öğrenmek beni çok mutlu etti. Kelimelerle anlatamıyorum. Omuzlarım hafifledi resmen." dedi.

Burak bunları söylerken Huzur gözlerini Kuzey'e dikmiş bakıyordu. Tepkisini çok merak ediyordu. Kuzey hem şaşırmış hemde düşünen bir hal vardı yüzünde.

Kuzey "Nasıl yani? O Ahmet şerefsizi senin gerçek baban değil mi? Nasıl olabilir bu?" Diyiverdi. Burak hocasının bu tepkisini çok normal karşıladı. "Yaa hocam ondan sordum ben size annemin arkadaşlarını. Bende 20 yıl sonra öğrenmek zorunda kaldım. Annem zamanında başarabilseymiş kendi babamla büyüyebilirmişim. Belki sevilirdim.." dedi.

Masada sessizlik hakim oldu. Ta ki masaya Beliz gelinceye kadar. Beliz oldukça kendini toplamış bir halde masaya geldi. Her zamanki ses tonunu takınıp "Böldüm galiba ne konuşuyordunuz?" dedi. Burak "Hiç öyle havadan sudan. Belki eskilerdende konuşuruz. Kuzey hocamla önceden tanışıyormuşsunuz sizde. Hocamda konu ve kişilere hakim duruyor." dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 24, 2024 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HuzurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin