26. Bölüm

15 7 0
                                    

Efsun

"Lakin mutluluğum ve enerjim yerindeydi."

Ağaçlar esen serin rüzgar eşliğinde hafif hafif yapraklarını savuruyordu. Ay yavaş yavaş yerini almak için yükseliyor ve yükseldikçe üzerimize sahte ışıklarını saçıyordu. Gerçek kimliklerimizi açıklamak için Li ve Nksy formlarımıza dönüşmüştük. Biz dönüşürken adeta dillerini yutmuşlar, şaşkın gözlerle bize bakmışlardı. Yüzlerinde oluşan o şok ifadesi kısa bir süre daha devam etmişti. Dönüşümümüzü bitirdikten sonra gözüm direkt Hyujin'e kaydı. Bana gülümsüyordu. Yanakları yukarı doğru kıvrılmıştı. Yüzündeki mutluluk ifadesi adeta rahatlamış ve cevabını aradığı bir soruyu bulmuş gibiydi. Ya da sadece bana öyle gelmişti.

Lakin Yiğit yüzüne bir yumruk yemiş de afallamış gibi bakıyordu. Yüzündeki şok ve şaşkınlık ifadesi neredeyse ağzından salyalar akıtacak derecedeydi. Bize olan bu garip bakışları bir süre daha devam ederken Li konuşmaya başladı.

"Kıyafetlerimizi nasıl buldunuz?" dedi Li. Kendi etrafında hızlıca dönüp gülümsedi.

Yiğit kafasını iki yana doğru sallayıp Li'ye doğru bir adım attı. "Siz şaka mı yapıyorsunuz?"

Neden şaka yaptığımızı düşünmüştü? Zaten kimliklerimizi bilmiyorlar mıydı? En azından onlar da Aureyn ve Uroras formundayken bunu öğrenmişlerdi.

"Hayır yapmıyoruz. En güvendiğimiz iki insana daha önce de yaptığımız gibi en büyük sırrımızı gösterdik." diyerek öne çıktı Li.

Hyujin Li'nin söylediklerine bir cevap vermeden "Ef sen, sen gerçekten o musun?" dedi.

"Evet. Ben üç büyücünün kitabına layık Nksy. Biliyorum kostümüm biraz fazla gösterişli. Yoksa beğenmedin mi?" dedim kıkırdayarak. Hyujin etrafımda bir tur atıp pelerinimi eline aldı ve incelemeye başladı.

"Hayır da. Bilmiyorum işte sadece şaşırdım."

Yiğit tek kelime dahi etmeden bize bakmaya devam ediyordu. Onu tanımasam ve biraz daha yakınına gidip emin olmasam şaşkınlıktan gözlerinin sulandığını bile söyleyebilirdim.

"Senin bize söylemek istediğin bir şey var mı peki?" Li, Yiğit'ten bir cevap beklercesine ona bakıyordu. Sanırım onun Aureyn formuna dönüşmesini bekliyordu. Tabii bende öyle.

"Biz.."

Yiğit tam ağzını açmış konuşacakken Hyujin araya girdi. "Kızlar biraz bu durumu sindirmemizi mi bekleseniz."

Haklıydı, bunun şaşkınlığını üzerlerinden attıktan sonra bize tam anlamıyla güveneceklerinden emin olmaları gerekiyordu. Daha sonra umut ediyorum ki, onlar da bize gerçek formlarını göstereceklerdi.

"Yiğit bir sorun mu var?" Li'nin yüzündeki tatlı tebessüm bir anda yok olmuştu. Tedirgin gözerle Yiğit'e bakıyordu.

Yiğit kafasını Hyujin'e çevirdi. Bir süre bakışıp gözleriyle aralarında kurdukları anlamadığımız iletişimleri bittikten sonra Yiğit Li'ye doğru yaklaştı.

"Hayır yok. Sadece karşımdaki kız bir süper kahraman!" Şaşkınlığını ve afallamasını silen bir gülümseme takındı yüzüne.

"Sanırım artık gitsek iyi olur." dedi Hyujin omuzlarını silkerek.

Normal formlarımıza dönüşmüş, Yiğit ve Hyujin'den çoktan ayrılmıştık. Yurda doğru giderken şaşkınlığımız, suskunluğumuzun sebebi olmuştu.

"Böyle hayal etmemiştim Ef." Kumsal somurtkan bir ifadeyle bana bakıyo bir yandan da hızlı hızlı yürüyordu.

"Ne bekliyorduk ki zaten?" Yiğit ve Hyujin'e olan sinirimle Kumsala yöneldim.

ASTRAL: Li&Nksy (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin