Elitler Sınıfı (Classroom of The Elite) 0. Cilt - Türkçe Çeviri

4. Bölüm: Açılış - 5. Parça

!!!ÖNEMLİ NOT: SERİYİ NORMAL AKIŞINDA SPOİLERSIZ OKUMAK İÇİN 2. YIL, 8. CİLDİN ARDINA OKUNMASI GEREK. AKSİ TAKDİRDE SERİDEN ÇOK FAZLA SPOİLER ALIRSINIZ!!!

Karanlıkta kırmızı bir ışık parladı ve hemen ardından bir duman bulutu yükseldi.

Gün batımından bir silüetin çıktığını gördüm ve doğruldum.

"Özür dilerim. Uyandırdım mı seni?"

"Merak etme, vakit çoktan geldi."

Plana göre saat 11'de yola çıkacaktık ama program değişmişti.

"Bir siyasetçi için yoğun bir gün, değil mi? Seni bu kadar geç saate kadar çalıştırdıklarına inanamıyorum."

"Gece hareket etmek gündüzden daha kolay."

Mika'nın sigara markası onu her gördüğümde değişiyor.

Bu, Mika'nın yattığı her yeni erkeğe aşık olduğunu göstermenin olağan yoluydu.

"Bu işi yapmaya daha ne kadar devam edeceksin?"

"Sonsuza kadar devam edemez... Seninle tanıştığımdan beri çok yaşlandım."

Kadınlar tazelikten ibarettir. Zaman geçtikçe, yıllar geçtikçe tazeliklerini kaybeder ve çürürler. Dünya bunu kabul etmeme eğilimindedir ve aslında bunu kabul etmekten nefret eder, ancak yalnızca bunu anlayanlar başarılı olacaktır.

Sadece gençliklerini bir silah olarak kullanmakla kalmazlar, aynı zamanda ellerinde başka bir silah daha vardır.

"Size tavsiyem, bu oyundan çıkmanızın zamanı geldi."

"Bunu senden duyduğuma biraz şaşırdım, Atsuomi."

Komik bir sırıtışın ardından Mika yatağından kalktı, üzerinde hâlâ kıyafetleri vardı.

"Ben de benim için de ayrılma zamanının geldiğini düşündüm. Ama gelecek için bir planım yok. Kendimi biriyle evlenirken ve mutlu bir aile kurarken hayal edemiyorum. Kendimi çocuk sahibi olurken, arkadaş anneler edinirken ya da çocuklarımı ilkokula gönderirken görmüyorum... Kendime gülmekten kendimi alamıyorum."

"İyi olacaksın."

"Bilmiyorum. Kendi cinsiyetimden insanlar tarafından nadiren sevilirim. Düşündüğünden daha zor zamanlar geçirebilirim. Ama... sanırım bu işe girişeceğim. Bana çok para kazandırdın ve hayal kurmama izin verdin."

Mika'nın serveti iyi bir yaşam için yeterli olmalıydı.

Ama bu kadın parasını genç yaşta kazanmış.

Yaşam standardını düşürmekten biraz korkuyor olmalı.

"Son olarak, sana büyük bir iş vermek istiyorum."

"...Ne?"

Bir evlilik sözleşmesi çıkardım ve masanın üzerine koydum.

"Ha? Bu ne?"

"Benimle evlenmeni istiyorum."

"Benimle dalga mı geçiyorsun?"

"Tabii ki dalga geçmiyorum."

"Atsuomi..."

Mika yaklaştı, gözleri hafifçe yaşarmıştı... küçük bir kahkaha attı.

"Ne istiyorsun? Beni seçecek türden bir adam değilsin, değil mi?"

"Beni sevdiği kadınla saf bir evlilik yapmak isteyen bir adam olarak görmüyor musun?"

"Hiç de bile."

"Bu doğru. Bu senin istediğinden çok farklı bir evlilik, herkese uyan tek tip bir evlilik."

Başarmam gereken bir geleceğim var. Ve bunu gerçekleştirmek için onun gibi birine ihtiyacım var.

"Ne demek istiyorsun?"

"Yeni bir sorunum var. Ve bunu çözmek için yardımına ihtiyacım var."

"Bana anlayabileceğim bir şekilde açıkla."

"Bir çocuk. Kendi özümden ve kanımdan bir çocuk. Gücümü arttırmak için önemli bir hamle olacak."

Mika şaşırmıştı ama çok geçmeden ne demek istediğimi anladı.

"Yani... Bir bebek sahibi olmamı mı istiyorsun?"

"Evet. Tabii ki buna değecek kadar para ödeyeceğim."

"Dur bir dakika. Neden ben? Eğer parasını ödemeye hazırsan bebek sahibi olmak isteyen bir sürü kadın var."

"Eğer mesele sadece paraysa bu doğru, ama sen pek çok açıdan uygunsun. İş dünyasında bazı bağlantıların var ve iyi bir yalancısın. Önemli olan insanları kandırabilme yeteneğidir. Eğer insanlar çocuğumu tanımadığım bir kadının doğurduğunu öğrenirse, bunun bir önemi olmaz. Ayrıca iyi eş rolünü de oynamalısın."

"Anladım... Ama ne kadar süre için? Bana daha ne kadar süre boyunca iyi eş rolü oynatacaksın?"

"Merak etme. Zamanı geldiğinde hamileliğini açıklayacağım ve tören yapacağım. Bebeğimiz olur olmaz seni serbest bırakacağım."

Anlamıştı ama yine de durumu tam olarak kavrayamıyordu.

"Seni seçmemin bir nedeni daha var. Kökenleriniz genel olarak toplumun değerlerinden açıkça daha aşağı. Annen mizu-shoubai'de eğitimsiz bir kadın. Kız kardeşin de öyle. Defalarca evlenip boşanmış ve hiçbir değeri olmayan bir hayat yaşayan bir aile."

(Çeviri Notu: mizu-shoubai, alkol veya seks işçiliği yapan işletmelerde çalışanlara atıfta bulunmaktadır.)

"Vay canına, bu biraz kaba değil mi...? Yine de doğru."

Üstün bir annenin üstün bir çocuğu, pırlanta gibidir.

"Benim işim yol kenarındaki sade bir taşı parlatarak değerli bir taş gibi parlamasını sağlamak. Onu öyle bir parlatacağım ki, sıradan bir taş bir elmastan daha değerli olacak."

"Demek bu yüzden..."

"Daha önce de söylediğim gibi, etrafınızdaki herkesi kandırmak asla iyi bir fikir değildir. Beceriksiz bir kadını taşıyıcı anne yapmak kolaydır, ama kurnazlık kokusunu gizlemek zordur. İş insanlarını kandıramazsınız; koku alma duyusu keskin olanları."

Değerli çocuğunuzu şova çıkarmak için uygun yollardan geçmeniz gerekir.

Bu açıdan Mika, benim projeyle olan bağlantımı bilen pek çok kişi için doğal bir seçim olacaktır.

"İstediğiniz herhangi bir yöntemi seçebilirsiniz. İdeal olarak, bir ila bir buçuk yıl içinde bebek sahibi olabilmelisiniz."

Çocuğumu Beyaz Oda'ya yerleştirerek Beyaz Oda'nın varlığını da kanıtlamış oluyorum.

Bu gerçekten devrim niteliğinde bir plan.

-BÖLÜM SONU-