Elitler Sınıfı (Classroom of The Elite) 0. Cilt - Türkçe Çeviri

2. Bölüm: Proje - 1. Parça

!!!ÖNEMLİ NOT: SERİYİ NORMAL AKIŞINDA SPOİLERSIZ OKUMAK İÇİN 2. YIL, 8. CİLDİN ARDINA OKUNMASI GEREK. AKSİ TAKDİRDE SERİDEN ÇOK FAZLA SPOİLER ALIRSINIZ!!!

Ryotei Sasagawa. Ocak ayının sonlarıydı ve kar yağmamasına rağmen hava sıcaklığı sıfırın altındaydı.

(Çeviri Notu: ryotei 料亭: Geleneksel Japon Restoranı.)

Bu soğuk havada bir saattir beyefendinin gelmesini bekliyordum.

"Hava soğuk, Ayanokouji-san... Naoe-sensei ne zaman geliyor...?"

Üçüncü kez yakınan Kamogawa ısınmak için ellerinin içine nefes verdi.

"Hep yaptığı şey. Naoe-sensei için belirlenen zaman sadece bir formalite."

"Bu, en kötü ihtimalle bir ya da iki saat geç kalacağı anlamına mı geliyor?"

Görünüşe göre, bu adamın hayal edebileceği en kötü şey buydu.

"Ne kadar safsın. Bugün buraya gelirse şanslısınız. Çoğu zaman hiç gelmez."

"Oh, hayır... Gelmeme ihtimali olan birini daha ne kadar bekleyeceksin?"

"Sonsuza kadar. Ondan haber almadığım sürece, dükkan kapalı olsa bile bekleyeceğim."

"Öleceksin, biliyorsun..."

Kendinize Naoe grubunun bir üyesi diyorsanız, ölmeye razı olmalısınız ama eminim Naoe-sensei ölenleri umursamayacaktır.

Biz sadece aracıyız.

Daha ziyade, Naoe-sensei'yi ryotei'de bekleyenler bu fikre pek sıcak bakmıyor.

"Ama... Birinin zamana karşı böylesine sorumsuz olabilmesi inanılmaz. Normalde çok sinirlenirdim."

"Zamana karşı sorumsuz mu? Gerçekten böyle mi düşünüyorsun?"

"Evet, öyle düşünüyorum."

"Geç kalmak bile Naoe-sensei için bir silah. Ganryujima Adası ve Musashi Miyamoto'nun hikâyesinde olduğu gibi."

(Çeviri Notu: Ganryujima Adası ve Musashi Miyamoto: Bu hikâye, Musashi Miyamoto'nun üç saat geç geldiği iki Japon kılıç ustası arasındaki bir düelloya atıfta bulunmaktadır.)

Elbette, normalde böyle eski bir hikâyeyi strateji olarak kullanmazdı. Tam da Naoe-sensei olduğu için bu tür kaba önlemler almasına izin veriliyor.

"Temel önerme, bir toplantıdan geri çevrilenlerin %80'inin uyuyana kadar ağlamaktan başka çaresi olmadığıdır."

Bu veriler Naoe-sensei'ye pek fazla kişinin karşı koyamadığının kanıtıdır. Şu anki Başbakan'ın bile Naoe-sensei'den sürekli yardım istemekten başka çaresi yok. Ne kadar beklemek zorunda olurlarsa olsunlar, Naoe-sensei'yi gülümseyerek selamlıyorlar.

"Diğer %20... Onlar ne olacak?"

"Geri kalan %20 aptalı dinlemenin ne faydası var?"

"Şey, sadece bilmek için..."

"Ekildikleri için o kadar sinirlenmişlerdi ki bana bağırdılar ve Naoe-sensei'yi arayıp kendilerini daha ne kadar bekleteceğini söylemesini talep ettiler."

Yanımdaki Kamogawa boğazını temizlerken yutkundu.

Kısa bir süredir siyasetin içinde olmasına rağmen Naoe-sensei'ye emir vermenin ne kadar korkunç bir şey olduğunu biliyordu. Ancak bu tür durumlarla her karşılaştığımda, kararlı bir duruş sergiledim ve hepsine aynı yanıtı verdim.