"Ne istiyorsun Yiğit?" Dedim sabırsızca. Neden sürekli karşıma çıkıp duruyordu bu çocuk?
"Sevgilinle konuşuyorsun galiba." Dedi gözleriyle elimde ki telefonu işaret ederek. Bir an telefona bakıp ekranı kapattım ve cebime koydum. "Sanane." Dedim sinirle. Bir de buna hesap verecektik.
"Banane?" Dedi kaşlarını kaldırarak. "Evet. Sanane. Tekrar soruyorum. Ne istiyorsun?" Birazdan öğretmenler zili çalacaktı ve sınavım vardı!
Normal olarak karşımdaki şahısın da vardı ama bu onun umurunda mıydı? Tabii ki de hayır.
"Emin olmak istedim." Dedi ellerini ceplerine yerleştirerek. "İnan ne için emin olmak istediğin umurumda değil. Sınavım başlayacak. Aynı zamanda seninde sınavın." Diyerek tam yanından geçerken beni durdurdu.
"Bu kadar umursamaz olmayı bırak."
Durup gözlerimi kapattım. Derin bir nefes alıp tekrar ona döndüm. "Anlamadım?"
"Bu kadar diyorum. Bana karşı, umursamaz olmayı bırak." Dediğinde kaşlarımı çattım. "Sana karşı umursamaz olmaya çalışmıyorum. Çünkü bunun için çaba sarf etmeme gerek yok. Zaten umurumda değilsin!" Dediğimde öfkeyle gözlerini kapattı.
"Sesini yükseltme." Dedi sinirini bastırmaya çalışarak.
"Bak Yiğit. Benimle derdin ne bilmiyorum ama daha fazla etrafımda dolaşmayı bırak. Amacın ne anlamıyorum. Sınavım başlayacak. Görüşmemek üzere." Dedim ve bu sefer beni durdurmasına izin vermeden kantinin çıkışına doğru yürümeye başladım ve hızla kendi sınıfa girdim.
Çok şükür hoca gelmemişti. Hızla sırama oturup hoca gelmeden Yiğit yüzünden yazamadığım mesajı yazıp yolladım.
Haktan:
Haktan: Anında mavi tik?
(07.30)Siz: Galiba WhatsApp'ta bir sorun var.
Siz: WhatsApp yöneticilerine bir bildirmek lazım.
(10.50)Normalde şuan sınav başlamıştı ama dersimizin hocası daha gelmemişti. Muhtemelen o gelince bizim sınavımız başlayacaktı.
Haktan: Haklısın. Kesin bir sorun vardır.
Haktan: Yoksa anında mesaja bakmanın başka bir açıklaması olamazdı değil mi?
Haktan: Aksi takdirde sohbette beklediğini düşünürdüm.
(11.00)Siz: Yoook canım. Sen düşünme böyle şeyleri.
Siz: Boş verelim ya WhatsApp'ın problemi.
Siz: Hem benim birazdan fizik sınavım var:(
Siz:
(Yoook canım. Sen düşünme böyl...) Yanıt verdi:
Haktan: Canım?(Hem benim birazdan fizik...) Yanıt verdi:
Haktan: Birazdan fizik sınavın var ve benimle mi konuşuyorsun?(Canım?) Yanıt verdin:
Siz: Lafın gelişi.(Birazdan fizik sınavın var...) Yanıt verdin:
Siz: Konuşmayayım mı?Haktan: Konuş.
Haktan: Hep konuş.
Haktan: Her neyse. Sınavın var.
Haktan: Sana başarılar. Telefonu bırakmam gerek.
Siz: Peki görüşürüz:)
Haktan: Görüşürüz cennet çiçeği.
...
Benim Haktan'ın attığı fotoya Max tepkim:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennet Çiçeği/Texting
CasualeLise öğrencisi kız ve kara harp okulu öğrencisi çocuk. "Acılarını anlatmana dayanabilirim ama acını sarmaya dayanamam cennet çiçeği." 161024