"Anne!" Diye bağırdım mutfaktaki anneme. "Ben çıkıyorum." Diye devam ederek odamdan çıktım ve dış kapıya doğru yürümeye başladım.
Arkamdan annemin hızla geldiğini ayak seslerinden işitsemde ona dönmemiş botlarımı giymeye başlamıştım.
"Direkt eve geliyorsun tamam mı?" Dedi annem net bir şekilde. Oflamamak için kendimi zor tutarak ona baktım. Evden kaçmamın üstünden neredeyse iki hafta geçmişti. Bu süre de Haktan'la yazışmaktan çok artık sürekli sesli konuşmaya başlamıştık.
Diğer bir gelişme ise annemin artık eskisine göre daha katı olmasıydı sanırım. Beni kısıtlamak istemediğini biliyordum ama bunu istemeyerek şuan bile yapıyordu. Artık eskisi gibi pek dışarı çıkmıyor tüm günümü evde geçirerek akşama kadar ders çalışıyordum. Akşam olunca da zaten direkt Haktan'la konuşuyordum.
"Tamam anne." Dedim ve annemin yanağına kocaman bir öpücük bırakarak kapıyı açtım ve çantamı sırtıma atarak asansöre doğru yürümeye başladım.
Bu gün haftasonuydu ve her ne kadar okul olmasada dershanem vardı!
Asansörden indiğim gibi dış kapıya yönelerek sitenin çıkışına doğru yürümeye başladım.
Tam o sıra telefonumdan yükselen bildirim sesiyle adımlarım yavaşladı. Kalbim her bildirim sesiyle hızlanırken kimden geldiğini biliyordum.
Haktan: günaydın
Siz: günaydınnn
Haktan: hafta sonu niye bu kadar erken saatte kalktın?
Siz: dershanem var
Siz:
Haktan: tüh
Haktan: bende benim için bu kadar erken saatte kalktın diye düşünüp mutlu olmuştum
Haktan:
Siz: ohaSiz: ilk defa sticker attın
Haktan: attığın tüm stickerleri kaydediyordum zaten
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cennet Çiçeği/Texting
RandomLise öğrencisi kız ve kara harp okulu öğrencisi çocuk. "Acılarını anlatmana dayanabilirim ama acını sarmaya dayanamam cennet çiçeği." 161024