Bölüm 32

17.6K 654 191
                                    

Mervan ağa'dan

Günler geçtikçe Ahuzar toparlanmaya başlıyordu, yaptığı düşük sonrası toparlanması için. Annesi Derya hanım konakta kalıyordu, otel'in şantiyesine uğramak için giyinip konaktan çıkacağım vakit, telefonum çaldı.

Arayan, arkadaşım Mehmet Günay'dı, beni bu saate neden aradığını merak ederek telefonu açtım. Kısa bir sohbetin ardından hastaneye uğramamı ve söyleyeceği şeyin önemli olduğunu söyledi. İsteğini kabul ederek, öğleden sonra yanına gitmeye karar verdim.

Avşin, konaktan gideli bir ayı geçiyordu. Bu günlerde yılmazlar dinî nikâhı bozmak için kapıma dayanacaklardı. Ama önce Avşinle konuşmam gerekiyordu. Eğer kendi isteğiyle boşanmak isitoyrsa onu zorlamayacaktım,

İstemediği sürece yanımda tutamazdım. Bir yandan Avşini düşünürken, bir yandan da şantiyeye varmıştım. yine Behram denen o adam çıka gelmişti, Ortaklık  işini iyice abartıyordu. Ben reddedikçe Ahuzarı ve ölen bebeğimizi kullanıp, çıkar sağlamaya çalıştı. Günahım kadar sevemedim şu adamı.

Ona görünmemek için, arabadan inmeden şantiye'nin diğer otoparkına yerleştirip içeriye girdim. Beni karşılayan kardeşim Jiyan'dı.

"Hoşgeldin Abi"

Hoşbuldum Jiyan, inşaat nasıl ilerliyor bir sıkıntı var mı?" Jiyan, yok abi ne sıkıntısı olacak, sadece senin kayınbaban biraz arıza çıkardı, ama hallettim, halledemeyeceğim birşey değildi.

"Mervan Ağa, Ne dedi yine, diyerek alaycı bir şekilde konuşuyordu." Jiyan, ise abisine katılarak," Valla abi, senin bu kayınbaban delirmiş, Mervan benim damadım diyip, yakında buraya ortak olacağını söylüyordu, bir an sen'in ortaklığı kabul ettiğini düşünüyordum, Sonra sen çıkıp geldin.

O adamı asla ortak olarak almam, bu otel sadece bana ait. İkinci bir kişi asla olmayacak, ayak bağı istemiyorum bir de onun arkasını toplayamam.

İnşaat'ta bir süre oyalanarak ustalarla konuşan Mervan ağa diğer mühendislerle ile de görüşüp, saat ögleden sonrayı bulduğunda, arkadaşı Mehmet' le buluşacağı aklına anca gelebilmişti, saate baktığında Avşin'le
Konuşmak için geç kaldığını fark etti.

Arabasına atlayarak arkadaşı, Mehmet Günay'ın çalıştığı hastaneye gidip, arabası'nı kapalı otoparka çekerek, yukarı kata baş hekimlik bölümüne çıktı.

Asansöre'den indiğimde Mehmet'in odasına doğru yürüdüm. Bana söyleyeceği şeyi merak etmeye başlamıştım, bu şekilde beni buraya getirdiğine göre önemli birşey olmuş olması gerekiyor!

Kapıyı tıklattığımda " gel " sesini duyduğumda, kapıyı yavaşça açıp içeri adımladım. Mehmet beni gördüğünde yüzünde ki ifade den birşey olduğu anlaşılıyordu!

Selam verip, masanın önünde duran tekli koltuklardan birine oturarak, Mehmet'in
Konuşmasını bekledim. Ama konuşacağı yok gibiydi.

"Mervan, Beni buraya bakışmak için mi çağırdın, gel dedin geldim işte söyle ne söyleyeceksen, işim var!" Mehmet, Bu kadar kolay olsa inan söylerdim, şu anda nereden başlayacağımı bilmiyorum. Ahuzar benim bu hastane de çalıştığımı biliyor mu?

"Mervan, Nereden çıktı şimdi bu, bizim konumuzla ne alakası var Ahuzar'ın

"Mehmet, Asıl konu Ahuzar zaten, o yüzden seni çağırdım. Arkadaşı filiz ile seni dolandırmışlar," Mervan, Bu ne demek oluyor! Ne dediğini kulakların duyuyor mu senin?

"Mehmet, İster inan ister inanma kardeşim, bu tamamen sana kalmış. Ahuzar sizi ayakta uyutup hamileyim yalanıyla seninle evlendi. Elime geçen raporlara baktığımda" Ahuzar Nezirxan "
İsmini görünce bakmak istedim. Senin karın hasta Mervan. İncelediğim raporlara bakıldığında, bu değerlerle bir kadın'ın hamile kalması imkansız!

BERDEL+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin