BERDEL+18

Bölüm 26

"Sabah üzerimde ki ağırlıkla gözlerimi açmıştım,belimde hissettiğim kollar ve boynumda hissettiğim sıcak nefes ,hiç yabancı gelmiyordu, dün geceyi hatırlamaya çalıştığımda işte o zaman taşlar yerine oturmaya başladı .

Konağa dönerken arabada uyuya kalmış olmalıyım,kafamı çevirdiğimde Mervan ağa arkamda kendini bana yaslamış,mışıl mışıl uyuyordu,kafamı ona doğru çevirdiğim için,burnum burnuna sürtmüştü,huylanmış gibi kaşlarını çattı.

Koynundan çıkmaya çalışsam da, kene gibi,kolları belime yapışmıştı. Mervan ağayı uyandırmak hayatta isteyeceğim son şeydi, üstelik bu durumdayken, ona bu kadar yakın olmak tehlikeliydi, elimi son kez koluna atıp yataktan çıkacaktım ki, çıkamadım.

"Nereye gidiyorsun"? diye sorduğunda gözü hâlâ uykuluydu,

"Ne öküz bir adam!"

"Nereye gittiğimi boşver de,neden benim yatağımdasın onun hesabını ver önce!"

"Karım değil misin?"yanında uyuduğum için birde hesap mı verecem?"

"Evet vereceksin!"ben senin her istediğinde çalacağın kapın değilim Mervan ağa!"

Mervan bu kadın'ın âsiliği'ne ilk kez şahit olmuyordu. damarına basıldığında nasıl deccale döndüğünü seher'den dinlemişti!"nasıl korkuttuysa artık, soluğu Mervan Ağa'nın yanında almıştı, sehere mutfakta yaptıklarını öğrenince gülmemek için kendini zor tutuyordu!"Avşin gibi zararsız birini,seri katili anlatır gibi anlatıyordu!"

"Mervan Ağa'nın bunca yaptıklarına ses çıkarmamıştı, tâki Ahuzar bu konağa gelene kadar,o gün de Avşin'in damarına bastığını fark etmişti,bu halleri Mervan ağayı onunla uğraşmaya daha çok teşvik ediyordu, verdiği cevapları Mervan ağayı sinir etse de onunla uğraşmaktan geri durmuyordu.

Mervan Ağa'nın kollarından kurtulup,yataktan çıkmıştım,ama o hâlâ uyumakta ısrar ediyordu,yetmezmiş gibi birde onunla uyumamı istemişti,saatin kaç olduğundan habersizdim, pencereden dışarı baktığımda sabahı biraz geçmişti," kaç saattir uyuyorduk ?"
Hiç bu kadar uyuduğumu hatırlamıyordum!"

Ben öylece dalıp giderken,bileğime sarılan elle birlikte yatağa çekilmiştim, bedenlerimiz birbirine temas etmesede Mervan ağa üstte ben ise alta kalmıştım,gözlerinde oluşan yoğunluğu görebiliyordum,aç bir kurt gibi,gözleri bedenimde sonrada gerdanımda geziniyordu,"o avcı, ben ise eline düşmüş avı gibiydim!"

Dün üstüme giydiğim elbisemin önü düğmeliydi,elini yanağımdan,boynuma
Oradan da göğüsüme kadar getirmişti,bacak arama yerleştiği için kımıldayamıyordum,bir eliyle tuttuğu bileklerimi, başımın üstünde birleştirmiş ti, diğer eli düğmelerime gitmiş onları tek tek zahmetsizce açıyordu.

Birazdan olacak olan görüntüler aklımdan geçerken, baran'ın söylediği sözler beynimin içinde yankılanıyordu âdeta!"

"O gece konuştuktan sonra indiğim merdivenleri tekrar çıkmak için uzaklaştığımda yanıma gelerek,"sana söylemem gereken, birşey daha var!"demişti.

Olurda Mervan ağa yanına yanaşırsa,
Sana dokunmasına müsade etme?"seni hamile bırakıp kendine mahkûm eder!"o hataya sakın ama sakın düşme!"eğer hamile kalırsan, yılmazlar'ın konağını unut!"demişti,

Mervan ağa daha fazla ileri gitmeden ellerinden kurtulmaya çalışıyordum,ama nafile, çok güçlüydü."Ben çırpındıkça o daha çok kendini bastırıyordu,ıslak dudaklarını,açtığı sütyenimden taşan dolgun göğüslerimin çatalın da gezdiriyordu."

"Çırpınmayı bırak!"seni,benim elimden kimse alamaz" konuştuğunda sıcak nefesini göğüsüm de hissediyordum

Mervan ağa konuştukça içimdeki korku büyümüştü, hayatında" Ahuzar varken bana dokunması kötü hissettiriyordu!"
O gün beni öpüp akşamına Ahuzara gül buketi alıp,konağa dönmeleri gibiydi bu içimdeki his!"