Öncelikle Vote ve Yorumlarını esirgemeyen arkadaşlara çok teşekkür ederim.
Sizler sayesinde motive olup yazabiliyorum inanın =)
Bu arada eleştiriye de küfür ve hakaret içermediği sürece açığım buradan duyurulur =)
Sizlerden bol bol yorum ve vote bekliyorum arkadaşlar. Şİmdiden keyifli okumalar...
Bu ses. Evet bu ses cenaze marşın. Öldüm mü lan ben? Olum ölmediysem salavat getirip öleyim cenabetsem falan cehennemi boylamıyım. Ne yaparsan yap faydasız, Merdo. O ne demek ağzını hayra aç bir kere de ulan. O zaman ne bekliyorsun açsana gözlerini. Ha ne? Neremi açayım. Aha etrafta karardı valla ölüyorum ya lan ben. Eşhedüenlâ...
Tek gözüm aralandığında iç sesimle verdiğim savaşın bir rüya olduğunu ve halâ çalmakta olan cenaze marşının komidinin üzerinde duran telefonumdan geldiğini anladım.
"Sorun ne Aslan."
"Patron; ya bu kız ya da ben."
"Ne kızı, ne seni, hangi kız oğlum."
"Şu Nilgün olacak çemkirme makinası kız." Nasıl yani bu adam beni bunun için mi aramıştı. Ya da bu arayan gerçekten Aslan mıydı? Kulağımda olan telefonu çekip ekranına baktığım da Aslan'ın ismini gördüm, saatin henüz dokuz buçuk olduğunu gördüğümdeyse şaşkınlığım ikiye katlandı.
"BIRAKSANA BE HAYVAN, ERKEKSEN BIRAKIRSIN." Telefondan gelen kadın sesi Nilgün'e aitti. Bu kız bağırmıyor Aslan'ın dediği gibi çemkiriyordu.
"Biraz daha çemkirmeye devam edersen bırakacağım zaten."
"BIRAK ULAN BIRAK!"
"ASLAN!"
"Patron seç birimizi."
"İlk önce kıza ne yaptın onu söyle."
"Valla ben bir şey yapmadım patron, zaten bir haftadır Kadıköy'deyim biliyorsun. Bu gün içki siparişleri verilecekti, hepsini birlikte verdiğimiz için buradan listeyi almaya geldim. Ofise çıktım bu çaçeron elinde liste sizin deri koltukta karda kalmış kedi gibi kıvrılmış uyuyor. Ben de hadi rahatsız etmeyeyim uyandırmadan alayım listeyi elinden derken. Açtı gözlerini sapık diye bağırmaya başladı." İki yıldır bu adamın bu kadar uzun cümle kurduğunu ilk defa duyuyordum.
"Yuh!"
"Bence de yuh patron."
"SAPIKSIN TABİ ÜZERİME NİYE EĞİLİYORDUN O ZAMAN, AYRICA SOHBETİNİZ BİTTİYSE BIRAKACAKSAN BIRAK."
"Aslan kız şuan nerede?"
"Burada patron, duymuyor musun sesi?"
"O değil konum olarak şuan ne şekilde." Telefonun ucunda ki sessizlikten söyleyeceğinin pekte hayra alamet bir şey olmadığını anlamıştım.
"Eee şey birazcık sağ elimde olabilir."
"Daha açık söyle."
"İKİNCİ KATIN KORKULUKLARINDAN SARKITILMIŞ DURUMDAYIM MERT BEY."
"ASLAAAAAN!"
"Patron?" Ben adama bağırıyorum adam hiçbir şey yokmuş gibi sakince patron diyor.
"Aslan kızı hemen bırak."
"Zevkle patron." Dediğini duyunca dediğimin pekte mantıklı olmadığın karar verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Güvenmiyorum
Romance"Aşk..." diyerek onu ardında bırakıp giden kadının, içinde açtığı yarayı kapatamamış. Bu yüzden kadınlara tüm güvenini yitirmiş Mert Karaaslan... Namı diyar Merdo... Yaşadığı iki ilişkisinde de aldatılmış, son olarak düğününe bir hafta kala, yatağın...